Batman’da üretilen mobilya, ev gereçleri veya elektronik malzemenin Battı illerine gönderilmesi alışıldık bir durum değildir.
İş gücü, hammadde ve enerji bizde olmasına rağmen, yıllardır her türlü temel ihtiyaç dışarıdan kentimize gelmektedir.
Yani un var, şeker var ama helva yapmayı beceremedik bir türlü.
Yaptığımız helva da ancak ihtiyaçlarımızı karşılayacak düzeydedir.
Kentimizde tekstil alanında birkaç işletme dışında üretilen yiyecek, giyecek gibi temel ihtiyaçlar da bölgenin ihtiyaçlarını karşılamakla sınırlı kalıyor.
Tekstilde ise üretilen giyim malzemeleri Türkiye’nin dört bir yana dağılıyor.
Ancak son yıllarda mobilya alanında ve hamur makinesi alanında üretim yapan birkaç işletme, ürünlerini Ortadoğu ve Türkiye’nin batısına pazarlamaktadır.
Bu sıralar Ortadoğu’da IŞİD’den kaynaklı kaos nedeni ile ihracat neredeyse durmuş durumda.
Ortadoğu’daki istikrarsızlık Batman’ın ekonomisine olumsuz bir şekilde yansıyor.
Batman’daki işletmeler bunun için yeni arayış ve pazarlara yönelmiş bulunmaktadır.
Özellikle Türkiye’nin batı illerinde kendilerine pazar bulma uğraşı içerisindeler.
Bilhassa mobilya ve halı üretiminde Türkiye içinde de Batmanlı firmalar bayilik sistemi ile ciddi bir potansiyele sahiptir.
Yani anlayacağınız geçmişte olduğu gibi Türkiye’den bölge illerine doğru ticarette su hep aynı istikamete akmıyor.
Batman’dan doğru battı illerine de Batman’da üretilen ürünler gönderiliyor.
Bölgeler arası eşit bir düzeyde olmasa da sanayide üretilen malzemeler noktasında, su tersine de akmaya başladı.
Bu pek alışık olmadık bir durumdur tabi.
Bu durum karşısında şaşıran ve buna inanmayanlarda oluyor.
Bu yüzden de, Batman’da üretilen malzemeleri batı illerine taşıyan kamyoncular sorunlar yaşıyor.
Batman’da üretim yapan bir mobilya fabrikası Bursa’daki bayisine bir siparişlerini yükleyip gönderir.
Mobilya yüklü kamyon Bursa’ya doğru yol alırken bir arama noktasında güvenlik güçlerini yükünün ne olduğunu ve nereden nereye getirdiğini sorar.
Kamyoncu ün mobilya olduğunu Batman’dan Bursa’ya getirdiğini söyler.
Polisler kamyoncuya inanmazlar ve kamyonu saatlerce didik didik ararlar.
Tabi yükün sadece mobilyadan ibaret olduğunu görünce de özür dileyip giderler.
Anlayacağınız suyun tersine akması karşısında birileri şaşırıyor.
Şaşırmamak hatta buna sevinip desteklemek lazım.
Suyun karşılıklı akması her bakıma herkesinde yararınadır.
Tersine akmaya başlayan su süreklilik kazanınca şaşkınlıktan kaynaklı ufak tefek engeller de ortadan kalkar.