Arıtma tesisinde yaptıkları incelemede arıtma tesisine gelen kanalizasyon sularının yaklaşık % 60’nın tesise alınabildiğini, bunun da % 50 sinin hiçbir arıtmaya tabi tutulmadan Batman Çayına akıtıldığını, geri kalanında ancak mekanik arıtmayla % 40 oranında arıtıldığı biyolojik arıtma yapılmadığından insan ve çevre sağlığı açısından anlamlı bir şey ifade edilmediğini tespit ettiklerini belirten Demir ve Korkmaz “Batman Kanalizasyon sularının yaklaşık % 40’nın da direk olarak Batman Çayına verildiğini gördük. Dolayısıyla arıtma tesisinde toplam kanalizasyon sularının yaklaşık % 25’nin ancak mekanik arıtılabildiğini ve geri kalanının Batman Çayına verilmesinden dolayı halk sağlığı ve çayda yaşayan diğer canlılar için ciddi bir tehdit olduğunu ve çözülmesi gereken ilk problemlerimizden biri olduğuna karar verdik. Şehrin kanalizasyon hatları, yağmur suyu hatları ve içme suyu hatlarına ait bir dijital haritamızın ve altyapımıza ait sağlıklı manuel haritalarımızın da olmadığının farkına vardık. Şehrimizin kanalizasyon kanallarının ve yağmur suyu kanallarının tamamen birbirine karıştığını fark ettik. Bazı yerlerde kanalizasyon hatlarının yağmur suyu hatlarına, bazı yerlerde ise yağmur suyu hatlarının kanalizasyon hatlarına bağlandığını ve bununla ilgili sağlıklı bir verinin elimizde olmadığını gördük. Büyük yağmur suyu kanalı olarak yapılıp Batman Çayına direk bağlanan yağmur suyu hatlarına kanalizasyon hatları da bağlandığından, kirlenen bu suyun hiçbir şekilde arıtma tesisine uğramadığını ve bununda Batman Çayı için ayrıca tehdit oluşturduğunu tespit ettik. Hasankeyf Barajı Suların tutulması ile kanalizasyon göledine dönüşecek olan baraj ve aynı zamanda durgunluk yaşayacak Batman Çayı için de bu kirli suların çok daha büyük bir tehdit olacağı ve acilen çözülmesi gereken en öncelikli problemlerimizden biri olduğuna karar verdik. İleri Biyolojik Arıtma Tesisi için büyük bir bütçe ihtiyacı olduğu için öncelikle yukarıdaki problemler çerçevesinde projelerin hazırlanması, mali fizibilitelerin hazırlanması ve hem İller Bankası nezdinde hem de Çevre ve Şehircilik Bakanlığı nezdinde yurt içi ve yurt dışı hibe ve/veya kredilere başvurabilmek için Atıksu Altyapısının Rehabilitasyonu ve Atıksu Bertaraf Yöntemlerinin Belirlenmesi Mevcut Atıksu Arıtma Tesisine Biyolojik Arıtma Proseslerinin Eklenmesi ve Entegre Su Yönetim Planının Hazırlanması ve projelerinin yapım işini ihale ettik. Projelerin hazırlanması için altı ay öngördük ve özellikle büyük bir miktarı hibe olan Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca koordine edilen İPA 3 hibe kredisine uygun bir şekilde hazırlanması için yaklaşık üç aydır çalışmalarımızı sürdürüyorduk. Birinci Projenin tamamlanması ile birlikte hem şehrimizin tüm altyapısına ait dijital ve manuel haritalara sahip olacak ve hatların nerede birbirine karıştığını tespit edecektik. Hem de bu tespitler doğrultusunda bu sorunların giderilmesi ile ilgili fizibilitelerimiz hazırlanmış olacaktı. İkinci Projenin tamamlanması ile birlikte de ihtiyaç duyulan İleri Biyolojik Arıtma Tesisinin Kapasitesinin ne olması gerektiği ve bunun için gerekli olan mali kaynağın kaç lira olması gerektiğinin tespitleri yapılmış olacaktı. Batman halkının sağlığı, Batman Çayının temiz kalması, altyapı sorunlarının tespitinin kolaylaştırılması gibi birçok problemin çözümüne katkı sağlayacak olan başlattığımız bu projelerin takipçisi olacağız” dedi.