Gür “Sadece kişisel haklarımızı değil haksızlığa, zulme, eşitsizliğe ve adaletsizliğe uğramış bütün insanların hakkını savunmayı kendimize görev addediyoruz. Bugün Yemen’de önlenebilir sebeplerden dolayı binlerce çocuk ölüme mahkûm edilmiş durumda, aynı şekilde Suriye, Irak ve birçok İslam ülkesinde durum bu şekilde ve bizler o insanlarında haklarını korumakla mükellefiz. Her fırsatta sözde demokrasisi ile övünen batı ülkeleri de ne zamanki hukuku sadece yasalarda değil gerçek hayatta korumaya ve uygulamaya başlarsa inanıyorum ki dünya o zaman daha adil, huzurlu ve yaşanılacak bir yer olacak. İnsanların yaşama hakkı, güvenlik hakkı, ibadet hakkı, eğitim hakkı, sağlık hakkı, seçme ve seçilme hakkı, oy kullanabilme hakkı gibi birçok hakkı vardır. İdarecilere de bu hakları koruma ve en adaletli şekilde uygulama görevi düşmektedir” dedi.