Batman Belediyesinin yaşanan şu zorlu süreçte ne zor şartlarda görev yaptığını bilen biliyor.
Bilmeyen de bilsin diye en azından bildiklerimizi sizlerle paylaşalım dedik.
Batman Belediyesi dört bir yandan baskı ve kuşatma altında olduğu bir dönemden geçiyor.
Bir yandan merkezi idare diğer bir yandan da siyasi iradenin Belediye üzerinde ağır bir vesayeti söz konusudur.
Batman Belediyesinin seçilmişlerinin, çoğunluktaki kesimin bağlı olduğu siyasi iradeden daha fazla bir etkisi söz olduğu biliniyor.
Yöneticiler attıkları her adımda siyasi kıstaslara dikkat etmelidir.
Yani yerelden yönetimi esas alan bir anlayış diğer bir taraftan merkeziyetçi bir yaklaşım sergiliyor diyebiliriz.
Bu sorun Belediyenin karar verme süreçlerinde idarecilerin önünde ciddi anlamda bir engeldir.
Örneğin Belediyede birlikte çalışacakları kadrolar noktasında sürekli tıkanma yaşanıldığı biliniyor.
Elbette Belediyeleri tümü ile siyasetten ayrı düşünmek doğru değildir.
Ancak DBP’li bazı Belediyelerde bu işin dozu biraz kaçırılıyor gibi.
Batman Belediyesi’nin de bu belediyelerden biri olduğunu söyleyebiliriz.
Bu temelde bir örnek verecek olursak BAL Liginde mücadele eden Gercüş Bağlarspor’un, Belediye Batmanspor ismini alması meselesinde yaşanan karar ve sonrasındaki belirsizlik gibi…
Diğer bir taraftan merkezi idarenin yani devletin çok ciddi anlamda Belediyeye baskı ve engellemeleri söz konusudur.
Hiçbir Belediye, Batman Belediyesi kadar denetim altında ve destekten mahrum bırakılmıyor.
Kentin imar yerleşim alanın imarının büyük bölümünün hala Özel İdarenin yetkisinde olması bir kere merkezi yönetimin yaklaşımının en somut örneğidir.
Diğer yandan hemen hemen ay geçmiyor ki müfettişler Batman Belediyesini teftiş ediyor.
Ani teftişlerle, soruşturmalarla, suç duyuruları ve baskınlarla Belediyeye neredeyse nefes aldırmıyorlar.
Bu yetmiyormuş gibi hukuksuz bir şekilde görevden uzaklaştırmalar ve tutuklamalarla Belediye yönetimi tasfiye edilmek isteniliyor.
Önce Belediye Eş Başkanı Gülistan Akel canlı kalkan olduğu için tutuklandı.
İddianame beklenmeden hemen Sincan yüksek güvenlikli cezaevine gönderildi.
Gülistan Akel 10 yıldır Batman Belediyesinde çok önemli görevlerde bulunmuş, adeta Belediyecilik okulundan mezun olmuş biriydi.
Belediye Eş Başkanı ile birlikte uyum içersinde önemli hizmetlere imza atıyordu, aynı anda Batman Kent Konseyi Başkanıydı.
Mehmet Ali Nasıroğlu genç olmasına rağmen Türkiye’nin birçok önemli inşaat firmasında görev yapmış, Batman’a hizmet edebilmek için siyasete atanmış biriydi.
Belediyede deneyimi, halkla ilişkileri ve gece gündüz demeden çalışmaları ile göz dolduran Belediye Başkan Yardımcısıydı. O da canlı kalkan olduğundan dolayı tutuklandı.
Ardından da Kırıkkale F tipi cezaevine gönderildi.
Bu gelişmelerden sonra Belediye Eş Başkanı Sabri Özdemir ve üyesi olduğu 18 Belediye Meclis Üyesi, Bağlar Mahallesinde özyönetim ilanı açıklamasına katıldıkları için görevden uzaklaştırıldı.
Bu uygulama bu güne kadar Batman Belediyesine karşı yürütülen en büyük hukuksuzluk örneğiydi.
Bununla sadece Belediye Eş Başkanı Sabri Özdemir değil bütün Batman halkı cezalandırılmak isteniliyor.
Ama her şeye rağmen geçmiş süreç içerisinde Batman Belediyesi ciddi anlamda hizmetler veriyor ve yenilikler yapıyor.
Personel ve piyasa alacakları zamanında ödeniyor, şeffaf yönetim gereği halka hesap veriliyor, yeni yatırımlar ve projeler hayata geçiriliyor, hatta sınırları aşan Kobanê ve Şengal halkı için yardım organizasyonlarında yer alıyordu.
Diğer bir yandan başta halk otobüsleri olmak üzere araç filosunu daima güçlendiriyordu.
Bütün engelleme ve müdahalelere rağmen Batman halkına hizmet için büyük bir çaba sarf ediyorlardı.
Bütün kesimlere çağrımızdır Batman Belediyesini, hizmet üretebilmesi için lütfen biraz rahat bırakın.
Merkezi ve siyasi vesayet biraz olsun nefes aldırsa eminiz ki Batman Belediyesi halka daha iyi hizmetler verecektir...