NEYİNİZ EKSİKTİ EY HASANKEYFLİLER?

Recep Kavuş

4 yıl önce

Son iki yılı saymazsam tam 30 yıl Hasankeyf’i yaşatmak için mücadele ettim. Son iki yılda da mücadele etme koşulları ortadan katlığından ve artık umudumu yitirdiğimden dolayı pasif kaldım.   Hasankeyf’i yaşatma mücadelesinde hiçbir gizli ajandası ve hesabı olmayan bir avuç gönüllü olarak çok çaba sarf ettik. Bu günlerde ne kadar haklı ve kutsal bir mücadele olduğu daha çok anlaşılan çabamıza başta Hasankeyflileri katmaya bir türlü ikna edemedik. Her seferinde bizimle ortaklaşmak ve birlikte mücadele etmemek için bahaneler buldular. Yani bize karşı mesafeli durdular. Birde bununla da yetinmediler. Bizi ihbar ettiler, bir yerlerden güç bulduklarında bize saldırmaya çalıştılar. Hiç unutmamam; Bir gün ailemle gittiğim Hasankeyf’te aracımı Has Bahçeye doğru giden sokak kenarına çarşıdan bir şeyler almak için park etmiştim.  Köşedeki Motel sahibi ve çalışanları bunu bahane ederek bana saldırmıştı. Her etkinliğimizde Hasankeyf’e gelen heyetlere eşlik ettiğimizde mutlaka bir tatsızlık yaşıyorduk. İki elin parmak sayısı kadar kişi bizi anlıyor ve destekliyordu. Onlardan bir kısmı, zaman içerisinde siyasi çıkarlar ve barajdan gelecek kamulaştırma parası nedeni ile bizi yarı yolda bıraktı. Melül ve çaresiz Dicle’ye ve talihsiz Hasankeyf’e bakmaya yüreğim elvermediğinden, çabalarımız sonuçsuz kaldığından dolayı bakacak yüz bulamayıp 2 yıldır gidip görmedim. Doğrusunu ne durumdalar, ne yapıyorlar pek de merak etmiyorum kendilerini. Hasankeyf’e geçmişte sahip çıkanların önünde eğiliyor ve her türlü dayanışmaya hazır olduğumu burada belirttikten sonra, geriye kalanların her ne sıkıntı ve zorluk yaşıyorlarsa müstahak olduklarını söylemeden de geçemeyeceğim. Bizi bir türlü anlamayan, anlamak istemeyen Hasankeyflilerin ekonomik, sosyal ve moral açısından iyi haberler gelmiyor. Çok pişman ve çaresiz oldukları, kendilerini kandırılmış olarak his ettikleri duyumlarını alıyorum. Hasankeyfli esnaf İmran Saruhan bir şiirle olup bitenleri dillendirmeye çalışmış. Saruhan’ın “Neyimiz Eksikti” başlıklı şiiri Hasankeyf’te yitirilen değerleri çok iyi anlatmaya yetiyor. “Neyiniz eksikti ey Hasankeyfliler neyiniz?” Bakın İmran Saruhan ne güzel anlatıyor aslında eskiden hiçbir şeyinizin eksik olmadığını ve bu gün onlardan hiç bir eser kalmadığını.  

 NEYİMİZ EKSİKTİ! Her şeyimiz tamamdı Sanki eksiğimiz ne vardı Be iki gözüm! Hasankeyf baba, Dicle anaydı Taştan evlerimiz Çamurdan tandırımız Sevgiyle çarpan  Yüreklerimiz vardı Nice medeniyetlerden Binlerce tarihi eser Farklı Diller dinler  Ve kültürlerimiz vardı Neyimiz eksikti be üstadım 45mt kareye sığan duygularımız İçine tandır ekmeği doğradığımız  Ekşi ayranımız Mehiremiz,lebeniyemiz vardı Mis kokan domatesin yanında  Terruzimiz pivazımız vardı Antik çağdan kalma  klimalı mağarımız  kuş bakışı kalemiz vardı Hersene bizi ziyarete gelen Leylek babamız Akşam üzeri resital veren Hajhajoklarımız seranat veren Kuşlarımız gözleri kamaştıran Gelinciklerimiz pırpızeklerimiz Güllerimiz lalelerimiz nergislerimiz vardı Söylesene usta neyimiz eksikti Onurumuz gururumuz ve itibarımız vardı Ta afrikadan amerikan asyadan  Dünyanın heryerinden Misafirlerimiz vardı Onları sevgiyle ağarladığımız Yol geçen hanımız Ve çardaklarımız vardı Saygıyla baktığımız büyüklerimiz Sevgiyle izlediğimiz miniklerimiz vardı Özlemle hasretle andığımız Ceddimiz ve türbelerimiz vardı Ziyaret ve mesire yerlerimiz  Vardı değilmi abicim..! Şimdi geriye ne kaldı usta Sadece koca bir "HİÇ"

İMRAN SARUHAN

YAZARIN DİĞER YAZILARI