ÖLÜLERİN SESSİZ GÖÇÜ

Recep Kavuş

6 yıl önce

Her göç, berberinde hüzün de getirir.

Göç edenler hiçbir zaman geride bıraktıklarını unutmaz, hüzün de bırakmaz peşlerini.

Hüznü o kadar keskin ki yürekleri kanatır.

Kana kana yaşarlar göçe maruz kalanlar.

En acılı göçleri de bu coğrafya yaşadı.

Hala da yaşıyor.

Çaresizlikten, yokluktan ve de zorbalıktan.

Göçlerin hüzünleri birbirine benzer.

Her  bir göç, giden için de kalan için de göz yaşından başka bir şey vermiyor.   

Hepsi de vakitsiz ve keyifsiz.

Sonu gelmiyor gidişlerin bir türlü.

Her biri, imkan ve gücünü  yettiği uzaklığa kadar gidiyor.

Göç, bu coğrafyada bir kader ve kurulmuş saat gibi adeta.

Bitmiyor, tükenmiyor bir türlü.

Yollar da, kentler de yoruldu ama göç yorulmuyor.

Her şeyi ve herkesi bırakıp gitmek elbette öyle kolay değildir.

Ama mecbur bırakılıp çaresiz kalınca insanın gitmekten başka bir yolu kalmıyor.

Gidenler de kalanlar da hep dertli ve kederli.

Yaşadıkça her an, herkes bir göç adayıdır.

Ta ki ölene kadar.

Ölünce de “ ebedi istirihatgahına çekildi” deniliyor.

Deniliyor denilmesine de artık durum hiç de öyle değil.

Mezarda da ölüye de artık rahat yok.

Mezardakiler de göçertiliyor.

Bu ara Ilısu Barajı Suları altında kalacak olan Hasankeyf, ölülerin sessiz göçüne tanık oluyor.

Bin bir acıya, savaşa, yıkıma, maruz kalan Hasankeyf, şu anda sessiz bir şekilde ölülerin göçünü seyrediyor.

Devlet Su İşleri (DSİ) 16. Bölge Müdürü Ali Naci Kösalı “80 mezarı, suyun erişemediği yere taşıdık” diyor.

“Mezarların taşınması için 435 talep daha var” diyor.

Herkes sular taşınmadan ölüsünü taşıma derdinde bu aralar.

Ölülerin çürüyen bedenleri birer birer mezarlardan çıkarıp taşıyor.

Kazılan mezarlarda ölülerinden geriye hiçbir şey kalmasın diye bir daha bir daha bakıyorlar.

Ölen, bir kez daha ölmüş gibi ağlıyor yakınları.

Yakınları bir daha yas tutuyor ölülerinin ardından.

Acılar bir daha yenileniyor.

Büyük acılara şahit olan bu coğrafya, yeni acılarla tanışıyor.

Çünkü ölülerin sessiz göçü yaşanıyor.

Yakınlarının imdadına yetişeceği ölüler, sular yükselmeden taşınacak.

Sahipsiz mezarlar ise sulara gömülecek.

Hasankeyf' te hem göçen ölür hem de geride kalacak ölüler için hüzün var.

Göç edenin ve edemeyenin acısı, hüznü bir birine karışıyor.

Çünkü ne giden ölünün ne de geride kalanın rızasıyladır bütün bu yaşananlar.

YAZARIN DİĞER YAZILARI