EĞİTİM

DAĞ FARE DOĞURDU!

DAĞ FARE DOĞURDU!

DAĞ FARE DOĞURDU!
01-09-2021 10:00
BATMAN
Google News

Yıllardır,bir taraftan Ali Cengiz oyunları ile takla attırılan sanal rakamlar ,halka enflasyon olarak sunuldu. Diğer taraftan "işçi ,memuru, asgari ücretliyi, emekli, enflasyona ezdirmedik" nutukları atıldı.

Oysa başta açlık ve yoksulluk sınırındaki artışlar olmak üzere, tüm veriler sokakta, pazarda mutfakta yaşanan hayatın, gerçek gayriresmi enflasyonu ile ezim ezim ezildiğimizi göstermektedir.

Özellikle son 3 yıldır derinleşen ekonomik kriz ve son bir buçuk yıldır,ekonomik krizin etkisini arttıran pandemi koşullarında, maaşlarımız  her geçen yıl yoksulluk sınırından biraz daha uzaklaştı, açlık sınırını biraz daha yaklaştı.

15 derecenin 1'inci kademesinden,hizmetli olarak görev yapan ,eşi çalışmayan, 2 çocuklu, en düşük maaşı alan kamu emekçisinin; 2012 yılı temmuz ayı itibariyle eş ve çocuk yardımı dahil 1758 TL olan maaşı ,aradan geçen dokuz yıl içinde 3052 TL artışla (%174 )4810 lira olmuştur.

Buna karşın aynı dönemde 4 kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı 6617 TL artışla, (% 221) 9612 lira ,açlık sınırı ise 2032 TL artışla (%221)2951 TL'ye ulaşmıştır.

15 derecenin 1'inci kademesinden hizmetli olarak görev yapan bekar kamu emekçisinin ,2012 yılı temmuz ayı itibarıyla 1518 lira olan maaşı ise 9 yıl içinde 2704 TL artışla (%78'i )Bugün itibarıyla 4222 TL olmuştur.

Sadece en düşük maaş değil ortalama Real maaş da son 9 yıl içinde ciddi ölçüde erimiştir.

ortalama maaş son dokuz yılda 456 dolar (%58) edildi)

15 temmuz 2012 tarihinde 1946 TL olan ortalama maaş ile 1081 Amerikan doları alınabiliyor iken,aradan geçen 9 yılda ,ortalama maaş ile alınabilecek dolar, 456 birim azalarak 625 dolara inmiştir.

Son 5 yılda ortalama maaş ile alınan çeyrek altın sayısı 6,5 adet azaldı.

15 temmuz 2017 tarihi itibari ile ortalama maaş ile 13,5 adet çeyrek altın alınırken , Bur yay8;2018'de 11adet,.2019 da 10adet, 2020'de 7 adet  2021'de 6'5Adeta  düşmüştür.Yani 15 temmuz 2021 itibariyle ortalama maaş ile alınan çeyrek altın sayısı 7 azalarak 6,5 adet inmiştir.

Öte yandan her yıl daha adaletsiz hale getirilen gelir vergisi tarifesi ,maaş zamlarının daha cebimize girmeden buharlaşmasına yol açmaya devam etmiştir.

Özellikle ekonomik krizin pandemi ile yüklendiği son 2 yılın en çok kaybeden kesimlerinin başında kamu  emekçileri ve emeklileri gelmektedir.

Son 2 yıl içinde resmi enflasyon %32,36 artmıştır. Ancak iğneden ipliğe, artarak devam eden zam yağmuru resmi enflasyonun, halkın yaşadığı gerçek hayat pahalılığını yansıtmaktan uzak sanır rakamlardan ibaret olduğunu fazlasıyla ispatlamıştır.

Bağımsız iktisatçılardan oluşan "Enflasyon Araştırma Grubu"tarafından açıklanan verilerde yaşadığımız gerçek enflasyonun resmi enflasyonun en az iki buçuk katı olduğunu ortaya koymaktadır.

Buna göre 2020 yılı resmi enflasyonu TÜFE  14,60 olarak açıklanmıştır. Ancak ENA grup verilerine göre, 2020 enflasyonu %36,72 dir.

TÜİK vasıtası ile açıklanan verilere göre, resmi enflasyon son 1 yılda (2020 Haziran- 2021 Haziran) %17,52 oranında artış yaşanmıştır. ENAgrup verilerine göre ise son 1 yılda enflasyon %45,4 artmıştır.

2019 Haziran-2021 Haziran arasını kapsayan son 2 yılın resmi enflasyonu %32,36 artarken, dört kişilik bir ailenin yoksulluk sınırı ise aynı dönemde %38,6 artmıştır.

Kamu emekçileri bu dönemde de enflasyon farkını 6 ay geriden almaya devam etmiştir.Dolayısıyla temel maaş unsurlarında ki %29,85 lik artış oranı resmi enflasyonun bile altında kalmıştır.

Yani 15 derecenin 1. Kademesinden de hizmetli olarak görev yapan, bekar, kamu emekçisinin eline geçen maaş son 2 yılda %30, 5 artmıştır.

TÜİK verileri Tüketici Enflasyon (TÜFE) ile yurtiçi üretici enflasyonu(Yİ-ÜFE) arasındaki makasın son 2 yılda daha fazla açıldığını göstermektedir. Bu durum artan üretim maliyetinin kaçınılmaz olarak nihai tüketicilere yani bizlere yansıması dolayısıyla, Hayat pahalılığının artmaya devam etmesi demektir.

Bu yıl da 23 Ağustos 2021 yılında Hükümet ile Hükümet yandaşı olan Memur-Sen ve Kamu Sen arasında 5,5 milyon Kamu emekçisi ve emeklisi ile aileleri ile beraber 20 milyon vatandaşı ilgilendiren 2022-2023 dönemlerini kapsayan TİS 6. Dönem sözleşmesi imzalandı.Bu Hükümet ile yapılan görüşmelerde emekçilere ölümü gösterip ,sıtmaya razı olma politikası izlendi Adeta kamuoyundan ve KESK ten kaçırılarak bir oldu bitti ile imzalar atıldı

bu ağır ekonomik tablolara rağmen iki yılda emekçilerin maaşlarında ortalama % 17 lik bir artış yapılmıştır.Matematik biliminin yanılmama gibi bir karekteri vardır .verilen artı ortanları ortadadır. Şöyle ki;

100 TL maaş alan öğretmen yeni zamlarla;

İlk 6 ay: 105x6= 630 TL

2nci 6 ay: 112.3 x 6 = 674 TL

3ncü 6 ay: 121.3 x 6 = 728 TL

4ncü 6 ay: 130 x 6 = 780 TL alabilecek,

Toplamda : 2812 TL olacak,

Hiç zam olmadaydı 100 TL x 24 ay = 2400 TL olurdu.

2812 / 2400 = 1,17...

Yani aslında zam  24 ay ortalaması: yüzde 17

Anlayacağınız 6. Dönem toplu iş sözleşmesinde de emekçiler açısından dağ fare doğurmuştur.

İktidara ve yandaşlarına sorarsan Biz kamu emekçilerini ihya ettik maçlarında %30-40 artış sağladık diyorlar bu artışları nasıl  bulmuşlar da  görelim...

Yoksa siz hala düşünmeden alkışlayanlardan  misiniz?

Allah (C.C) kur'an-ı Kerim'de insanlara ,pek çok ayette; Düşünmez misiniz diye? sorar ve hatırlatmada bulunur.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
BATMAN'IN SİZCE EN ÖNEMLİ SORUNU NEDİR?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
23 Nisan 2024 e-gazete