ROPÖRTAJ

“HDP, BİZİM GÖZBEBEĞİMİZDİR”

Merhaba sevgili okur...

“HDP, BİZİM GÖZBEBEĞİMİZDİR”
05-03-2015 17:34
Google News

Bendeniz biricik yazarınız yine bir aday adayı ile karşınızdayım.

En başında da belirtmiştim, aday adaylarını size tanıtmak için kolları sıvadım, sizin sormak istediğiniz bütün sorularla ziyaret turlarına başladım.

Bugünkü konuğum, Halkların Demokratik Partisi (HDP) Batman Milletvekili Aday Adayı Mehmet Demir.

Belediye Başkanlığı sürecinde adını sıkça duydunuz.

Zira Batman Belediye Başkanlığı için de aday olmuştu kendisi.

Gel gör ki yaşanan aksaklık ve hatalardan ötürü başvurusu veto edildi. Bu açığı, Milletvekili Aday Adaylığına başvuru yaparak kapatmak istedi.

Siyasete atılma sürecini “bölgenin ve gerek Ortadoğu’nun sorunlarını göz önüne aldığımda bu sorunların çözümüne daha aktif katılmam, çözüm yöntem ve görüşlerimi dile getirmem gerektiğini düşünerek siyasette yer almak istedim” sözleriyle açıklıyor sayın Demir.

Ve Batman’dan Meclis’e gönderilmesi gereken Vekil profilini de biiir biiir anlatıyor söyleşimiz sırasında.

Sayın Demir’e aday adaylık sürecinde başarılar diliyor, siz okurlarıma mutlu ve umutlu günler diliyorum.

 

MEHMET DEMİR KİMDİR?

1968 yılında Gercüş’ün Yamanlar Köyünde doğdum.  Zaman zaman çobanlık, zaman zaman da çiftçilik yaparak büyüdüm. Köyümüzün yarısı Hıristiyan’dı, yarısı Müslüman’dı. Hoşgörülü olmayı, ötekileştirmemeyi öğrenerek büyüdüm. İlkokulu köyde, ortaokul ve liseyi Mardin’in Midyat ilçesinde okudum. Dicle Tıp Fakültesini bitirdim. 1994 yılından bu yana hekim olarak çalışıyorum. Yaşamın bütün zorluklarını ve güzelliklerini yaşamış biri olarak halkıma daha faydalı olabilmek için HDP’den Milletvekilliği Aday Adayı oldum.

 

TÜRKAN: TABİPLER ODASI BAŞKANLIĞI İLE TANINDINIZ. BU SÜREÇTE YAPTIĞINIZ ÇALIŞMALARDAN BAHSEDER MİSİNİZ?

DEMİR: 2009 yılında Batman’a geldim. 2010–2014 yılları arasında Batman Tabipler Odası Başkanlığını yaptım. Sivil toplum kuruluşu olarak üstlendiğimiz misyon ve sorumlulukla faaliyetlerde bulunduk. Batman Tabip Odasını kendisinden söz ettirir duruma getirdik. Büyük şehirlerdeki Tabipler Odası gibi fark edilen, konuşulan, görüşüne başvurulan bir Tabipler Odası var ettik. Tabi bu yalnızca benim çabalarımla değil, çalışma arkadaşlarımın çabalarıyla bu noktaya geldi. Toplumsal sorunlara duyarsız kalmadık. Üzerimize düşen bütün vazifeleri fazlasıyla yerine getirdik. Dönemin sorunlarına karşı basın açıklamalarımızla, eylem ve etkinliklerimizle toplumun kanayan yaralarını sardık.

 

TÜRKAN: NEDEN SİYASET?

DEMİR: Hem doğup büyüdüğüm köyde yaşadığımız sorunlar, hem bu bölgede yaşadığımız sorunlar hem de Kürdistan’da süregelen sorunlar karşısında aktif olarak çözüme dahil olmam gerektiğini düşündüm. Sistemin tasvip etmediğimiz eylem ve anlayışlarına karşı mücadele etmek için siyasete katılmayı kendi açımdan uygun gördüm. Hekim olarak yıllardır halkıma hizmet veriyorum ve birçok insana bu anlamda faydalı olduğumu düşünüyorum. Aday olurken bir gözüm de arkamda kalıyor, hastalarımda kalıyor. Ancak gerek bölgenin ve gerek Ortadoğu’nun sorunlarını göz önüne aldığımda bu sorunların çözümüne daha aktif katılmam, çözüm yöntem ve görüşlerimi dile getirmem gerektiğini düşünerek siyasette yer almak istedim.

 

TÜRKAN: NEDEN HALKLARIN DEMOKRATİK PARTİSİ (HDP)?

DEMİR: Bir gün havarileri Hz. İsa’ya demişler ki biz seni seviyoruz. Hz İsa inanmamış, Hayır demiş. Havarileri de neden inanmıyorsun diye sormuş. Hz İsa demiş ki beni ancak gözbebeğiniz gibi sevdiğiniz zaman bu sevgiye inanırım demiş. HDP de bizim gözbebeğimizdir. Şu anda Türkiye’de ülkenin gerçek muhalefetini yapan, dil, renk, din, mezhep ayırımı yapmaksızın bütün farklıları kucaklayan, bu farklılıkları özgünlükleriyle yaşatmayı sağlayan başka bir partidir. Farklılıkların birliği mantığıyla siyaset yapan bir partidir. Özellikle ülkenin en can yakıcı sorunu olan Kürt sorununu kendine temel mücadele alanı seçtiğinden dolayı HDP’de siyaset yapmayı uygun gördüm. Çözümün HDP’de olduğunu düşünüyorum.  Ayrıca 1 Mart’ta yapılan HDP İl Kongresinde Genel Başkan Selahattin Demirtaş, Batman’da 4 milletvekilinin 4’ünün de alınması yönünde önümüze bir görev koydu. Bu görevi yerine getirmek için, 4 milletvekilinden biri olmak için aday oldum.

 

TÜRKAN: BELEDİYE BAŞKANLIĞI İÇİN ADAY ADAYI OLDUNUZ. ANCAK ADAYLIĞINIZ SON GÜNDE VETO EDİLDİ. O SÜREÇTE NELER OLDU, ANLATIR MISINIZ?

DEMİR: Her yerde, bütün alanlarda, mesleki alanlarda da bazen yol kazaları olabilir. Bence o dönem yapılan şey, alınan karar, parti görüşü değildi. Birkaç kişinin kendi yetkilerini kötüye kullanarak yaptığı bir girişimdi. Zaten değerlerine inandığımız ve gözbebeği gibi sevip koruduğumuz bu hareket o dönemde buna yönelik soruşturma yaptı. Suç işlemiş olan kişilere gerekli müeyyideler uygulandı. İnanıyorum ki önümüzdeki süreçlerde ne Kürdistan’da ne Türkiye’de bu hataların olmasına müsaade edilmeyecektir.

 

TÜRKAN: ÇÖZÜM SÜRECİNİ VE PKK’NİN SİLAH BIRAKMASINI DEĞERLENDİRİR MİSİNİZ?

DEMİR: Kürt özgürlük hareketi silahı bir amaç olarak almamıştır. Ve ne yaptığının farkında olmayan bir hareket değildir. Kurulduğu günden bu yana silahı sadece öz savunma aracı olarak kullanmıştır.  Abdullah Öcalan’ın 2002 yılı Newroz’unda iğne ile kuyu kazarcasına başlatmış olduğu bu sürecin 28 Şubatta artık resmi müzakereye geçtiğini görmek mutluluk veriyor. Türkiye’nin, Ortadoğu’nun ve Kürdistan’ın geleceğinin bu süreçte olduğuna inanıyoruz. Olması gereken bir süreçtir. Umut ediyorum ki bu süreç arzulanan şekliyle, kaybedenin olmadığı, herkesin kazandığı onurlu bir şekilde sonuçlanacaktır. Kürt özgürlük hareketinin bu konudaki samimiyetine inanıyorum. Ancak devletin samimiyetini sorguluyorum. Çünkü devlet, hiçbir zaman kendi arzu ve isteğiyle var olan realiteyi kabul etmemiş, bugüne kadar ya iç dinamiklerin ya da uluslararası güçlerin baskısıyla bir şeyleri yapmıştır. Pratik olarak ciddi adımlar atmıyorlar. Mesela bir yandan çözüm sürecinden bahsederken, bir yandan İç Güvenlik Paketini meclise getirmeleri inandırıcılığı kaybettiriyor. Aynı şekilde 12 Eylül darbesinin getirmiş olduğu yüzde 10 seçim barajına can simidi gibi davranmaları da bu inandırıcılığı yitiren başka bir durum.  Bu konuda silahların bırakılmasını ve çözüm sürecini destekliyoruz ama karşı tarafın iyi niyetine de inanmak istiyoruz. Devlet eğer samimiyetine inanmamızı istiyorsa ayak sürterek değil, devlet imkânlarını kullanarak değil, temel insan hak ve hürriyetlerini temel alarak adım atmalıdır.

 

TÜRKAN: HÜKÜMETİN SAMİMİYETİNE İNANMADIĞINIZI SÖYLEDİNİZ. OYSA HÜKÜMET KANADINDAN SÜREKLİ TRT ŞEŞ’İ AÇTIK GİBİ SÖYLEMLER GELİYOR. BU KONUDA NE SÖYLEMEK İSTİYORSUNUZ?

DEMİR: Bakınız TRT Şeş, İlker Başbuğ döneminde 2007 yılında açılmıştı. Ordu tarafından kararı verilmiş ve öyle hayata geçirilmiştir. O dönem Öcalan’ın televizyonunu izleyeceklerine bizim yani ordunun televizyonunu izlesinler mantığı ile açılmış bir kanaldır. Hatırlarsanız bu yıl eğitim-öğretim yılı başında Kürt dili ile eğitim veren okullar açılacaktı. Bunlara bile müsaade edilmedi. Peki, madem TRT Şeş’i bu halkın diline saygı gösterdikleri gerekçesiyle açıyorlarsa, neden Kürtçe eğitim-öğretim veren okullara müsaade etmiyorlar? Eğer çözüm sürecinin inanarak yapılması isteniyorsa en azından bu tür konularda iyi niyet adımlarının atılması gerekiyor.

 

TÜRKAN: ADAYLIK SÜRECİNDE NASIL BİR ÇALIŞMA YÜRÜTECEKSİNİZ?

DEMİR: Bizde şu anda sürece kimlerin katılacağı ile ilgili HDP Seçim Komisyonu tarafından değerlendirme yapılacak. Alınan karar doğrultusunda kendimizi halka tanıtabilme imkânına ulaşırız. Başvuru süreçlerinin bittikten ve Seçim Komisyonunun alacağı kararlardan sonra seçim stratejisi netleşecektir. Gerekirse ev ziyaretleri, gerekirse mahalle toplantıları, gerekse de mitingler şeklinde kendimizi halka anlatacağız, tanıtacağız. Ancak dediğim gibi, seçim komisyonunun vereceği karardan sonra bu konu netlik kazanacak.

 

TÜRKAN: BATMAN’IN VE BÖLGENİN EN ÖNEMLİ SORUNU SİZCE NEDİR?

DEMİR: Batman’ın, bölgenin ve hatta ülkenin en büyük sorunu savaştır. Savaşın olduğu bir yerde hiçbir insan kendi geleceğini göremez. Bir an önce savaşın onurlu ve barışçıl yöntemlerle sonuçlandırılması lazım. Diğer bir sorun da işsizlik. Bölgede sanayi yok. Gaziantep’ten sonra altyapısı gelişmeye en müsait olan il Batman olmasına rağmen, sanayileşmede en geri illerden biriyiz. İstihdam alanları yaratılmalıdır. Siyasi parti veya görüş ayrılığı gözetilmeksizin, herkes bu konuda ortak hareket edebilmeli, istihdam olanakları için güç birliği yapmalıdır. Bakın bölgede nitelikli eleman sorunu var. Meslek edindirme kursları yetersizdir. Herkes iş arayan konumundadır. Ne iş olsa yaparım diyor. Çünkü bir mesleği yok. Bölge insanını, iş konusunda aranılır duruma getirmek lazım. İş arayan değil de iş alanında aranılan konuma getirilmelidir.

 

TÜRKAN: HDP BARAJI AŞAR MI, AŞMASI İÇİN NE YAPILMALI?

DEMİR: HDP’nin barajı aşmama gibi bir sorunu yok. Bizim Türkiye genelinde yüzde 15’lerde bir oy potansiyelimiz var. Bu potansiyel sandığa yansımıyorsa, kendimizi gözden geçirmemiz gerekiyor. Sorunu dışarıda aramak yerine, kendimize yönelmemiz lazımdır. Bu potansiyeli sandığa yansıtabilmek için de halkın tasvip ettiği, halkın gönlünde taht kurmuş insanlar aday gösterilmelidir. Mutlaka ama mutlaka örgütlü bir seçim çalışması yürütülmeli. O zaman ben inanıyorum ki bütün bölge illerinde AK Parti, milletvekili çıkarmakta zorlanacaktır. Batman açısından düşünecek olursak HDP Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın dediği gibi dört milletvekilinden dördünü alma potansiyeli vardır. Bu potansiyeli sandığa yansıtmak bizim görevimiz olmalıdır. Seçimlerde Türkiye genelinde yüzde 14’lere varmazsak kendimizi başarısız hissetmemiz gerekir.

 

TÜRKAN: ADAY ADAYLIĞI İÇİN AK PARTİYE BAŞVURULARDA YOĞUNLUK YAŞANDI. BUNU NEYE BAĞLIYORSUNUZ?

DEMİR: Evet, bölge illerinin genelinde AK Partiye yoğun başvurular yapılıyor. AK Parti, iktidar partisidir. Kimisi ilerisi için yatırım yapıyor, ileride bazı görevleri alabilmek için başvuru yapıyor. Kimisi de HDP barajı aşamazsa, AK Partide son sırada bile olsak meclise gireriz deyip bunun hesabını yapıyor. Bu konuda AK Parti’ye başvuru yapanları hayal kırıklığına uğratabiliriz. Yeter ki HDP olarak halkın hassasiyetlerini göz önünde bulundurarak seçim çalışmalarımızı yapalım. Bakın Türkiye halkları güvenlikli bir ortamda yaşamak istiyor. Ama bölge insanı şunu iyi bilmeli, AK Parti’ye oy vermekle bu sağlanmaz.  AK Parti’ye oy vermek demek, var olan sistemin ve anlayışın devamı etmesi demektir.  Savaşa onay vermek demektir. Oysa HDP’ye oy vermek demek, savaşın bitmesine ve çözüm sürecimim kararlı bir şekilde devam etmesine destek vermek demektir.

 

TÜRKAN: BATMAN MECLİSTE NASIL TEMSİL EDİLMELİ. BATMAN’DAN MECLİSE GİDECEK VEKİL PROFİLİ NE OLMALIDIR?

DEMİR: Mutlaka belirli dönemlerde birileri, görev icabı toplumun önünde olabilir. Ama bu, o insanın toplumun diğer bireylerinden daha iyi olduğunu göstermez. Sadece daha fazla sorumluluk aldığını gösterir. Seçilecek milletvekili de bunun bilincinde olmalıdır. Bölgedeki olayları ailesel çıkarlar değil de toplumsal çıkarları gözeterek meclise taşımalıdır. Meclise gönderilecek vekiller, insani değer yargılarını, ahlaki prensiplerini asla göz ardı etmemeli, yolsuzluğa bulaşmamalıdır. Alevilikte bir söz vardır eline, diline, beline dikkat et derler. Batman’dan meclise gönderilecek kişiler, bu sözdeki yaşam felsefesini hayata geçirmiş kişiler olmalıdır. Toplumun diğer yargılarını savunmalıdır.  Ailesel çıkarı değil, toplumsal çıkarı gözeten, aşiretiyle değil erdemleriyle anılan kişiler olmalıdır. Bizim bir paradigmamız ve bir inancımız var. Bu paradigma Abdullah Öcalan’ın paradigmasıdır, inancımız da Kur’anı Kerim’dir. Bunları iyi öğrenmiş ve hayatına iyi şekilde uygulamış kişilerin Meclise gönderilmesi gerekiyor.

 

TÜRKAN: SON OLARAK NE SÖYLEMEK İSTERSİNİZ?

DEMİR: HDP’den aday adaylık başvurusunda bulunan bütün arkadaşlarıma başarılar diliyorum. Bu seçimde Batman ve Türkiye açısından en iyi sonucun çıkmasını temenni ediyorum. Hepimiz toplum açısından en faydalı sonucun çıkması için çaba harcamalıyız. Hepimiz aynı gemideyiz. Ama birileri bu gemiyi batırmak istiyor. Bu gemi batarsa hepimiz batarız. Bu gemiyi kurtarmak hepimizin insani görevidir.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
BATMAN'IN SİZCE EN ÖNEMLİ SORUNU NEDİR?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
25 Nisan 2024 e-gazete