ROPÖRTAJ

Murat Çiçek “KANDİL, ÖCALAN’I DİNLEMEDİ”

Geçtiğimiz hafta HDP Batman Milletvekili Adaylarını ağırladığımız “Cumartesi Buluşmalarımız”da bu hafta ise AK Parti Batman Milletvekili Adayları ile bir araya geldik.

Murat Çiçek “KANDİL, ÖCALAN’I DİNLEMEDİ”
26-10-2015 18:40
Google News

Van Kahvaltı Salonu’nda, yazar ve çalışan kadromuzla birlikte gerçekleştirdiğimiz programa, 2. Sıra Adayı Ziver Özdemir, 3. Sıra Adayı Murat Çiçek, 4. Sıra Adayı Adile Gürbüz, İl Başkanı Diyaettin Uçar ve Merkez İlçe Başkanı Kenan Özoğul katıldı. 1. Sıra Adayı Ataullah Hamidi ise seçim programına katıldığı gerekçesiyle söyleşimize eşlik edemedi.

***

Söyleşimize konuklarımızdan Murat Çiçek’in “Kandil, Abdullah Öcalan’ı dinlemedi. Öcalan, silahlı unsurlarınızı sınır dışına çekin demişti” sözleri damgasını vuruyor. Milletvekili Adayı Ziver Özdemir’in, 7 Haziran seçimlerine ilişkin yaptığı özeleştiri, Adaylardan Adile Gürbüz’ün ise kendilerine yönelik yürütülen baskı ve tehditlere ilişkin açıklamaları da son derece dikkat çekiciydi…

“SÜREÇ MECLİSE TAŞINSIN DİYE HDP’Yİ DESTEKLEDİLER”

Sohbetimiz, Milletvekili Adayı Ziver Özdemir’in sürece ilişkin değerlendirmeleriyle başlıyor. 7 Haziran seçimlerinde AK Parti’nin oy oranındaki düşüşü ele alıyor Sayın Özdemir “7 Haziran seçimlerinin analizlerini yaptık. Türkiye genelinde, Kürtlerin AK Parti’den desteklerini çektiğiyle ilgili polemikler yapıldı. Ancak sadece bölgede değil, Türkiye genelinde oy düşüşü vardı. Bölgemizde ise vekil sayısını etkilediği için biraz daha görünür oldu. Bunun en önemli sebebi, çözüm süreciyle ilişkili. Bölgedeki insanlar, sürece karşı daha duyarlı. HDP’nin barajı aşarak meclise taşınması ve bu sorunun mecliste çözülmesi için HDP’yi destekleyerek iradelerini beyan ettiler” diyor.

“PKK, SÖZDE ATEŞKES İLAN ETMİŞTİ”

Yazarımız Şehmus Temiz’in sorusu üzerine, 7 Haziran seçimleri sonrası yaşanan çatışmalı süreçten bahsediyor Sayın Özdemir “7 Haziran öncesinde PKK’nin sözde ateşkes ve çatışmasızlık hali vardı. Sözde diyorum, çünkü bölgede hesaba çekilmeyen, haraca bağlanmayan işadamı kalmadı. Demokratik ortamda ağır eleştiri getiren bazı insanlar infaz edildi. O korku dünyası 7 Haziran’dan önce başlamıştı. 7 Haziran sonrasında iyice ayyuka çıktı. En barışçıl süreçlerde bile PKK, hiçbir zaman durmadı. İşadamlarından vergi adı altında haraç alındı. Haraç vermeyenlerin araçları yakıldı” ifadelerini kullanıyor.

“ÇÖZÜM SÜRECİ DEVAM ETMELİ”

Çatışma ortamının başladığı süreci soruyor yazarımız Eymen Eren. Konuğumuz Ziver Özdemir “1. Dünya Savaşı, bir Sırp milliyetçisinin öldürülmesiyle başlamıştı. 7 Haziran’dan sonraki süreç de Suruç’la başladı. Ama aslında bunun öncesi var. Örgüt, çözüm sürecini baskı ve tehdit unsuru olarak kullandı. Çözüm sürecinin iyi niyetle devam etmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü huzur ve barış için olmazsa olmazlardan biridir.  Biz bölge insanı olarak 7 Haziran’dan önce de bazı şeyleri görüyorduk. Hatta defalarca Genel Merkeze, İçişleri Bakanlığına gittik. Çözüm sürecini destekliyorduk ama çözüm süreci, bölge insanını PKK’nin insafına ve vicdanına havale etme projesi olmamalıydı. Bülent Arınç’ın da söylediği gibi, karakollara el sallayarak önünden geçmeye başlamışlardı. AK Parti Hükümeti tarafından çok iyi niyetle çözüm süreci devam ettirilmek istendi” açıklamasını yapıyor.

“BATMAN’DA ALDIĞIMIZ OY, BÖLGE İLLERİNE GÖRE İYİ

AK Parti’nin oy kaybına ilişkin değerlendirme yapan Sayın Özdemir “Vatandaşta korku dünyası oluşturuldu. Baskı ve tehditler oldu. Bazıları da iyi niyetle barajı aşsınlar, çözüm süreci parlamento çatısı altında çözülsün diyerek HDP’yi destekledi. Biz de oy kaybımıza ilişkin yerelde özeleştiri yapabiliriz. Mutlaka eksiklerimiz vardır. Ancak 7 Haziran psikolojisini anlamak lazım. Baskı, tehdit, şantaj vardı. Üniversitelerde 28 Şubat ikna odaları gibi ikna komisyonları vardı. Demokratik şartlarda ikna etmek ayrı bir şeydir ama PKK giyimli birini yanına alarak, parmak sallayarak, insanlara gözdağı vermek, ikna etmeye çalışmak ayrı bir şeydir. Buna rağmen, 7 Haziran’da Batman’da istediğimiz şekilde olmadıysa bile bölgeyle kıyaslandığında sonuçlar iyiydi. Diyarbakır’da 10 yıl bakan yardımcılığı yapmış ve bakanlık yapmış çok iyi isimler liste başında olmasına rağmen sadece 1 vekil çıktı. Van’a baktığımızda 8 vekilden sadece 1 tane çıkardı. Mardin’de 6 vekilden 1 tane çıkardı. Batman’a baktığımızda halimizin çok da ağır özeleştiri yapmamızı gerektirmediğini söyleyebiliriz” ifadelerini kullanıyor.

“ÇÖZÜM SÜRECİNİN MİMARI ERDOĞAN’DIR

Çözüm süreci konusunda HDP’yi eleştiren Sayın Özdemir “2002’de başlayıp, 2005, 2009 ve 2011’de adımlar atıldı. Demokratikleşme projeleri uygulandı. Kürtlerin asimilasyonu ile ilgili konularda elini taşın altına koyan Recep Tayip Erdoğan kimliği var. Huzur ve barışın, Türkiye’de kalkınmanın, bu sorunu çözmekten geçtiğine inandığı için cesaretle adımlar attı. Birileri bu süreci bozabilir. İnşa etmek zordur ama bozmak kolaydır. Birileri bozuyor, tehdit ederek bu işlerin ortağıyım diyor. PKK’nin yaptığı bu. Biz olmasak çözüm süreci yürümez tehdidini elinde tutuyor. Oysa keşke HDP bu olaylara samimi yaklaşıp elini taşın altına koysaydı, toplumdan daha büyük destek alırdı” diyor.

“BAŞKA ÜLKELERE ÇÖZÜM SÜRECİNİN ÖRNEKLERİNİ İNCELEDİK”

Çözüm sürecini anlayabilmek için başka ülkelerde bunun örneklerini de incelediklerini açıklıyor Sayın Özdemir “İrlanda’ya gittik. En tecrübeli bakanlarla, başbakanla, gizli arabulucularla ve basınla görüştürdüler. Böyle süreçlerin her an sekteye uğrayabileceğini bize örneklerle anlattılar. Türkiye’de de bu süreç dört dörtlük yürümez ki. Her gün yeni illegal örgütler çıkıyor. Küçük devletçiklerin planları yapılıyor. Böyle bir coğrafyada bu süreci başlatıyorsunuz. Çünkü aksi takdirde ellerimizde prangalar var. Sanayileşeceğim diyorsunuz, rakipleriniz engel çıkarıyor. Ekonomiden güç alayım diyorsunuz, kazandığınızın yarısından fazlasını silaha harcıyorsunuz. Bu yükü Türkiye’nin omzundan atabilmek için çözüm sürecine ihtiyaç var” diyor.

“LONDRA’DA DA MASA DAĞILMIŞTI”

Avrupa’dan örnekler vermeye devam ediyor Sayın Özdemir “Mesela Londra’da biz sürecin nihayetine gelmiştik ama İran’ın yaptığı en büyük eylemlerden biriyle karşılaştık dediler. Masa tamamen dağılmış ama belli bir süre sonra tekrar toparlanmış. Bu işi çözme gayretiyle yanyana gelip masayı tekrar kurduklarını anlattılar. Yine 10 yıllık başbakanlık yapan biri anlatmıştı. İra’nın ileri gelenleri varmış cezaevinde. Yılbaşıyla ilgili özel bir izin talebinde bulunmuşlar. Gündeme taşımışlar.  Adalet Bakanlığına gidilmiş. Buna imza vermemiş. Başbakan o riski almış ve onun yerine imza atmış. Onları dışarı salmış. Ama o korkuyla o Noel’i yaşayamadım diyordu”

“ÇÖZÜM SÜRECİ, KÜRT SORUNUNU ÇÖZMEYİ VAAT ETMİYOR”

Yazarımız Gül Mirkan, son süreçte yaşanan çatışmalarda sivillerin de öldüğünü hatırlatıyor. Bu yaşananların, AK Parti’nin oy oranını etkileyip etkilemediğini soruyor. Milletvekili Adayı Murat Çiçek “Biz çözüm sürecine yaklaşırken oy hesabı yapmıyoruz. Çözüm süreci ilk ortaya konduğunda, AK Parti’nin aleyhine olacağı söyleniyordu. AK Parti bu riski göze aldı. Kürt sorununu demokratik yöntemlerle çözmeyi amaçladı. Çözüm süreci iki boyutlu bir şey. İç boyutuna bakarsak, çözüm süreci, Kürt meselesini çözmeyi vaat etmiyor. Çözüm sürecinde murat edilen şey şuydu, Türkiye’de artık silahla hak aranmayacak, silah, hak arama yöntemi olarak görülmeyecek, Kürt sorunu barışçıl ve demokratik yöntemle çözülecektir. Yani çözüm süreci, Kürt meselesinin çözümünün birinci adımıdır. Kürt meselesini çözmek o kadar kolay bir şey değil. PKK ile bir pazarlık süreci değildir. PKK’nin silahı bırakıp siyasete entegrasyonu, Kürt halkının, daha sonra Alevilerin, gayri Müslimlerin, Roman’ların sorunlarının çözümü için siyasal iklim inşa etmeyi vaat eden bir süreçtir” açıklamasını yapıyor.

“SİVİL ÖLÜMLERİNDE GÜVENLİK ZAFİYETİ VAR”

Aynı soruya Vekil Adayı Ziver Özdemir ise “Burada vatandaşın güvenliğini devlet mi sağlıyor, PKK mı sağlıyor? PKK sağlıyorsa ve devlet bunu bozuyorsa devletin yakasına yapışalım. Ama devlet burada güvenliği sağlıyorsa, birileri silahla sokaklara girip vatandaşları kullanıyorsa, sivillerin ölümüne sebep oluyorsa vatandaş bunu sorgulamalı. Evet, devletin zafiyeti vardır. Burada hiçbir sivil vatandaşın tırnağının kanamaması gerektiği konusunda her türlü tedbir almalı. Ancak devlet sivilleri öldürüyor denilirse haksızlık yapmış olunur” yanıtını veriyor.

“KANDİL, ABDULLAH ÖCALAN’I DİNLEMEDİ”

Milletvekili Adayı Murat Çiçek, ilginç tespitlerde bulunarak “Yeniden şekillenen Ortadoğu düzeninde Amerika, Rusya, tek başına oyun kuramıyor. Oyun kurabilmek için güçlü ve yerli bir güce ihtiyaç var. Tarihten günümüze gelen ve üstümüze sinen Kürt-Türk kardeşliği var. Bu kardeşliği yeniden tesis edelim. Bir takım güçlerin yeniden şekillendirmeye çalıştığı Ortadoğu coğrafyasında adil, barışçıl ve insani bir düzen talep edelim. Kürtlerin de öz vatanında daha özgür olmasını sağlayalım dedik. Bu süreçte biz ne yaptık? Akil insanlar heyetini kurduk. Meclis çözüm komisyonunu kurduk. İki reform paketi çıkardık. Çözüm sürecini yasalaştırdık. PKK ne yaptı? Elinde bulunan 3–5 kamu görevlisini serbest bıraktı. Bunun dışında hiçbir sorumluluğunu yerine getirmedi. 3 Ocak 2013’de Öcalan, güçlerinizi sınır dışına çıkarın dedi. Çıkarmadılar. Sonradan kongreyi toplayın, silah bırakın dedi. Bırakmadılar. Kandil, Abdullah Öcalan’ın yazılı ve sözlü hiçbir talimatına uymadı. Çözüm sürecini akamete uğrattılar” diyor.

“SİLAHLAR BIRAKILIRSA SÜREÇ DEVAM EDER”

Yazarımız Nihat İpekyüz’ün “Bizi nasıl bir süreç bekliyor?” sorusuna yanıt veriyor Sayın Çiçek “Biz iktidarda kaldığımız sürece çözüm süreci yürürlükte kalacak. 3 Ocak 2013’e dönülürse, PKK silahlı unsurlarını sınır dışına çekerse, Türkiye’ye silah doğrultmaktan vazgeçerse çözüm süreci olduğu gibi devam edecek”

“SİYASETTE HDP’NİN DE ÖNÜ AÇILMALI”

Gazetemiz Sahibi Ercan Atay, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın “Bundan sonra çözüm sürecinin filmini çekersiniz” sözlerini hatırlatıyor. Sayın Çiçek “Eğer siz bu ülkeye ve insanlarına silah sıkarsanız, yüzde 90 oy aldığınız yerlerde hendek kurup sivilleri öldürürseniz tabi ki çözüm sürecinin filmini çekersiniz. Şartları yerine getirin, çözüm sürecinin kendisini gerçekleştirelim. Çözüm süreci başlı başına Kürt meselesini çözemez. Öncelikle siyasetin önünü açmamız lazım. HDP’nin de siyasetinin önünün açmamız lazım. Ben şu an HDP’nin de bu kargaşa ortamındaki siyasetten mutlu olduğunu zannetmiyorum” ifadeleriyle yanıtlıyor sorumuzu.

“İZLEME HEYETİNE BİLE GEREK KALMAYABİLİRDİ

“Cumhurbaşkanı Tayip Erdoğan, çözüm sürecinde izleme heyetinin kurulmasına neden onay vermedi?” sorusunu yöneltiyoruz. Sayın Çiçek “PKK birçok sorumluluğunu yerine getirmediği için pürüzler oluştu. Bakın hükümet şu anda PKK militanları geçerken Valilerin operasyonları engellemesiyle suçlanıyor. Hükümet o güvenceyi oluşturmuştu. İzleme heyetine bile gerek kalmadan silahları gömüp çıkabilirlerdi. Ama yükümlülüklerini yerine getirmediler. Bu tür sıkıntılar, tekrar mayın döşenmesini ve silah sıkılmasını gerektirmemeliydi” diyor.

“BURHAN KUZU’NUN SÖZLERİNE KATILIYORUM”

Anayasa Komisyon Başkanı Burhan Kuzu’nun “Millet istikrarı değil, kaosu seçti” sözleri hatırlatılıyor. AK Parti’nin Kadın Vekil Adayı Adile Gürbüz “AK Parti’lilerin söylediği kelimeler mercek altına alınıyor. Söylenmek istenilen değil de anlaşılmak istenen vurgulanıyor. Burhan Kuzu’nun söylemek istediği, koalisyon döneminin bir belirsizlik ve kaos ortamı olduğudur. İnsanların tercihlerinin yanlışlığı değil. Bundan ziyade iktidar olma özeliğinin kaybedilmesi ile Türkiye’de bir belirsizlik ortamı oluştuğunu ve bundan dolayı kaosa sürüklendiğini söylemiştir.  Orada seçimlere yapılmış bir saygısızlık cümlesi değildir. O söz, gidişata ve şuan yaşadığımız olaylara vurguydu. Burhan Hocamızın dediği gibi kaos ve belirsizlik ortamındayız. Ben de o sözüne katılıyorum” diyor.

“KİMİ ADAY GÖSTERSEK KAZANIRIZ YANILGISINA DÜŞTÜK”

Yazarımız Nihat İpekyüz “AK Parti, Kürtlerin oyundan vazgeçip, beyaz Türklerin oylarına mı yöneldi?” sorusunu yöneltiyor. Milletvekili Adayı Ziver Özdemir “Oy kaybı ile ilgili özeleştiri yapıyoruz. Bazı eksiklerimiz oldu. 2011 sonrası, AKP Türkiye’de ciddi adımlar attı. Ustalık dönemimizdi. Toplumun beklediği adımları attık. Ancak 13 yıllık sürekli iktidar döneminde, 2011 seçimden sonra 2014 yerel seçimlerinde, şu anda HDP’nin bölgede olan psikolojisinin benzerini yaşadık. Biz kimi aday göstersek AKP’ye oy veriliyor, nasılsa seçimleri götürüyoruz mantığı bir kısım idarecilerimizde gelişti” diyor.

ANADİLDE EĞİTİM  HAKTIR

Anadilde eğitim konusu açılıyor. Milletvekili Adayı Ziver Özdemir “Anadilde eğitim bir haktır. Şu anda Türkiye’de çözüm sürecinde adım adım bütün alanlarda çalışmalar yapıldı. Ancak anadilde eğitim için anayasal değişiklik gerekiyor. Siz Türkiye’de bu sistem içinde anadilde eğitimi veremezsiniz. Anayasal değişiklik lazım. Altyapı oluşturuluyor şu anda. Bütün dünyadaki örnekleri incelendi. Türkiye’ye nasıl uyarlanır diye çalışmalar yapıldı ama anayasal değişiklik olmadan anadilde eğitim yapılamaz. Anadilde eğitime kimse bir hak değil diyemez. Herkesin temel hakkıdır” açıklamasını yapıyor.

“ANADİLDE EĞİTİM, MUTLAKA SAĞLANACAK

Milletvekili Adayı Murat Çiçek ise “Anadilde eğitim bir pazarlık söz konusu olamaz. Şartlar oluşacak ve bu hakkı vereceksiniz. Türkiye’de eninde sonunda anadilde eğitim dönemine geçilecektir. Ama bir günde bunu yapmak teknik olarak mümkün değil. Yaşayan Diller Enstitüsü kuruldu. Seçmeli Kürtçe dersi veriliyor. Bunun sonraki aşaması özel eğitimde anadilde eğitimdir. Şu anda anadilde eğitim verecek kadrolar çok yetersiz. Bunun altyapısı oluşuyor. Çözüm süreci devam ederse, demokratik yapı normale dönerse anadilde eğitim mutlaka gelecektir” yanıtını veriyor.

BATMAN İÇİN PROJELERİM VAR”

Milletvekili Adaylarından Adile Gürbüz, Meclise girmesi halinde Batman için yapmayı düşündüğü projelerden bahsediyor “Uyuşturucu bağımlılığı tedavi ve rehabilitasyon merkezi AMATEM’le ilgili Başbakanımızın eşiyle görüştüm. Hanımefendi şunu söyledi, Türkiye’nin dört bir yanında bunları her ile yayacağız ama öncelikli hedefimiz Doğu ve Güneydoğu’dur dedi. Güneydoğu’da Batman’ı pilot il seçeceklerini söyledi. Bu konunun takipçisi olacağım. Bunun dışında kadın ve gençlerin çok talep ettiği, kadın merkezleri, gençlik evleri ve aile destek merkezlerinin kurulmasını istiyorum. Hibe ve proje konusunda sivil toplum kuruluşların çok daha fazla söz almasını istiyorum. İlerleyen süreçte bunun takipçisi olmaya adayım”

“DİYARBAKIR’DA BOMBA PATLADI, HDP’NİN OYU ARTTI”

1 Kasım seçimleri için oy tahmini isteniyor AK Parti İl Başkanı’ndan. Sayın Diyaettin Uçar “Oy beklentisi, halkın özgür iradesidir. Seçim gününe kadar bölgede veya Türkiye’de nasıl bir olayın cereyan edeceği muammadır. Ben 7 Haziran öncesi, HDP’nin barajı aşması şapkadan tavşan çıkarmak olur demiştim. Diyarbakır’da bir bomba patladı, seçime 2 gün kalmıştı. Anketler yüzde 10’un altındayken, Diyarbakır olayından sonra yüzde 3–4 oy oranı arttı. Şu anda oy tahmininde bulunamıyorum. Temennim, sakin bir seçim süreci geçirmektir” diyor.

“4 VEKİLLE MECLİSE GİTMEK İSTİYORUZ”

Oy tahminine ilişkin Milletvekili Adayı Ziver Özdemir ise “Oyları arttıracağız. 7 Haziran’la karşılaştırırsak, şu anda farklı bir siyasi iklim var. 7 Haziran’da HPD barajı aşsın da 6–7 Ekim olaylarının benzeri olmasın diye oy verenler oldu. Şu anda ise durum farklı. Oy oranımız artacak. Listeyle, partinin siyasetiyle değil, siyasi iklimle alakalı. Amacımız tabi ki her siyasi parti gibi en iyi sonucu alıp 4 vekille Meclise gitmek” yanıtını veriyor.

“TEHDİT EDİLİYORUZ”

Yazı İşleri Müdürümüz Ubeyd Baş’ın “seçim çalışmaları yürütürken güvenlik kaygısı yaşadığınız ya da tehdit aldığınız oldu mu?” sorusuna Milletvekili Adayı Adile Gürbüz “Tehdit konusunda AK Parti’nin yaşadığı sıkıntıları herkes biliyor. Bize sosyal medyadan gelen hakaretlerin haddi hesabı yok. En son, HDP İl Başkanı, belediye başkanının görevden uzaklaştırılması ile ilgili basın açıklaması yaparken, bundan sonra AK Parti’liler Batman’da rahat etmeyecek siyaset yaptırtmayacağız dedi. Biz ise uzlaşmacı kimliğimizi ön planda tutarak siyasete devam ediyoruz” diyor.

TEHDİTLERE PABUÇ BIRAKMAM”

Tehdit ve baskı sorusuna Milletvekili Adayı Ziver Özdemir “7 Haziran’daki tehdit ve baskı ortamını herkes biliyor. Ben dava şuuruyla hareket ediyorum. Safım nettir. Birilerinin tehditleri çok da umurumda olmaz. Allah’ın verdiği canı sadece Allah alır. Kimsenin tehdidine pabuç bırakmadım, bırakmam da. Elbette tedbir alırız. Ama baskı ve tehdidin olduğu ortamlarda insanlar huzursuz oluyor. Demokrasi diyeceksiniz, sivil siyaset diyeceksiniz, yan tarafta sivil siyaseti silahın vesayeti altında tutacaksınız. Bu bir çelişkidir” diyor.

“TEHDİT DEĞİL AMA HAKARET ÜZÜYOR”

Aynı soruya Milletvekili Adayı Murat Çiçek ise “Ben şahsi bir tehdit almadım. Ama çok hakarete uğruyoruz. Tehditten daha çok üzüyor. Siyasal pozisyonumuzdan kaynaklı tehditler oluyor. Siyasetin dili, üslubu çok önemlidir. Toplum yeterince kutuplaştı. Siyaset diline dikkat etmemiz gerekiyor. Toplum ayrışıyor. Toplum ayrışırsa siyasetin pozitif dil kullanması, yapıcı olması çok önemlidir. Biz buna özen gösteriyoruz. Dileriz ki herkes gösterir” yanıtını veriyor.

“HÜDA PAR’DAN SONRA BELKİ BAŞKA PARTİLERE DE GİDERİZ”

1 Kasım seçimlerine girmeyen Hüda Par’ın, AK Parti’ye destek verip vermeyeceği soru işaretlerine neden oluyor. Geçtiğimiz hafta AK Parti Milletvekili Adayları’nın Hüda Par İl Teşkilatına gerçekleştirdiği ziyareti soruyor Ercan Atay. Milletvekili Adayı Ziver Özdemir “Seçim süreçlerinde bütün siyasi partiler birbirini nezaketen ziyaret etmelidir. Ama bakıyorsunuz biri randevunuza cevap vermiyor ya da görüşmek istemiyor. Biz de artık olmazsa olmazımız olarak görmüyoruz. Seçime 10 gün var. Belki, Saadet Partisi, CHP ya da HDP’yi de ziyaret edilebiliriz” yanıtını veriyor.

“BATMAN’IN ADI, SPORLA ANILMALI”

Spor Yazarımız Mehmet Boğa, kendi alanından soru yöneltiyor konuklarımıza. Spor konusunda Milletvekili Adayı Adile Gürbüz “Spora ilgi duyuyorum. Maçlara geliyorum. Avrupa şampiyonasında gelen Selim Sadak ve engellilerde şampiyonluklara gelen arkadaşlarla sık sık yanyana geliyoruz. Batman’ın adı sporla anılması lazım. Batman’ın normalleşmesi için bu uzun soluklu bir süreç. Hayatın her alanını normalleştirmeye çalışıyoruz. Sporu, kültürü, sinemayı, sanatı başarılarla gündeme getirmek istiyoruz. 1 Kasım’dan sonra inşallah daha aktif sporun yanında yer alacağız”

“SABRİ ÖZDEMİR’İN GÖREVDEN ALINMASI TASVİP EDİLEMEZ

Gazetemizin Sahibi Ercan Atay, Belediye Başkanı Sabri Özdemir’in, İçişleri Bakanlığı tarafından görevden alındığını hatırlatıyor. Konuyla ilgili görüşlerini paylaşan Vekil Adayı Ziver Özdemir “Demokratik yollarla, halkın iradesiyle göreve getirilen bir insanın, o görevden başka yollarla alınması elbette tasvip edilemez. Ancak bu halkın iradesiyle seçilen birinin, o makamı hiçe sayarak istediği gibi hareket etmesi de yanlıştır. Ben milletvekiliyim ama hiçbir kanunu tanımıyorum. Böyle bir şey var mı? Elbette görevden almanın tasvip edilecek bir yanı yok. Şimdi ben de sorayım, acaba bu olay anlaşmalı mı yapıldı, bu seçim öncesi AK Parti’ye gelecek olan oyun önlenmesi mi amaçlandı?” diyor.

“HIZLI TREN, HAYALLERİMDEN BİRİ”

Okurlarımızdan gelen soruyu yöneltiyoruz konuklarımıza. “Tren istasyonu, şehir dışına çıkarılmayacak mı?” sorusuna Milletvekili Adayı Murat Çiçek “Avrupa’da, Amerika’da bütün medeniyetlerde tren istasyonları çok güzel binalarla şehrin ortasındadır. Tren kültürü apayrı bir kültürdür. Bizim eksiğimiz şuydu, belki oraların peyzajını ve garımızı daha iyi hale getirebiliriz. Mesela Batman-Diyarbakır arası hızlı tren olmasını çok isterim” diyor.

TPAO’NUN ÖZELLEŞMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL

Yine okurlarımızdan gelen “TPAO özelleştirilecek mi, özelleşirse işçilere kim sahip çıkacak?” sorusuna Sayın Ziver Özdemir “TPAO’nun özelleşmesi söz konusu değil. İşçilerle yaşanan sorun hakkında defalarca hem Genel Müdürlük, hem Enerji Bakanlığı hem de Başbakanımızla görüştük. Bu sorunun mutlaka çözülmesi gerektiğini söyledik ancak TPAO’nun şuanda özelleştirmesi hakkında herhangi bir şey duymadım” yanıtını veriyor.

“MASAYA OTURTACAK TEK GÜÇ AK PARTİ’DİR”

Gazetemizin Sahibi Ercan Atay “1 Kasım’da seçmen, neden AK Parti’ye oy versin?” sorusunu yöneltiyor konuklarımıza. Milletvekili Adayı Adile Gürbüz “İnsanlar AK Parti’ye güveniyor. Ne olursa olsun, çözümün AK Parti’de olduğunu biliyorlar. Geçen seçimde kimse AK Parti’nin iktidardan düşeceğini hesaba katmadığı için, oy vermeyenler çok oldu. AK Parti iktidarı kaybedince ne kadar büyük sorunla karşı karşıya kaldığımızı gördük. Siyasete kalite getiren bir parti olarak bizim partimiz her zaman seçmenin gönlünde yer alıyor. Birinci meselemiz barışı tesis etmek iken inanıyorum ki ilk tercih yine AK Parti olacaktır. Eğer masaya tekrar oturacaksak burada masaya oturtacak tek kudret yine AK Parti’dir” diyor.

“BARIŞ İÇİN AK PARTİ İKTİDARA GELMELİ

Sorumuza Milletvekili Adayı Murat Çiçek ise “Bu ülkeye huzur ve barış gelecekse mevcut siyasal denklem içerisinde AK parti kadro elleriyle gelir. Mevcut muhalefet partilerine bakın. Barışa en yakın parti, AK Parti’dir. Yaşadığımız sorunların demokratik, barışçıl ve siyasal yöntemlerle çözümünü sağlayacak tek partidir. Ekonomik istikrar için AK Parti. Ortadoğu ve mazlumları için AK Parti diyorum” yanıtını vererek sohbetimizi sonlandırdı.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
ANKET TÜMÜ
BATMAN'IN SİZCE EN ÖNEMLİ SORUNU NEDİR?
ARŞİV ARAMA
E-GAZETE TÜMÜ
26 Nisan 2024 e-gazete