ÇÖZÜM SÜRECİ NEDEN DEVAM ETMELİ?

ATİLLA ATAY

10 yıl önce

Geçtiğimiz günlerde çözüm süreci ile ilgili farklı gelişmeler oldu. Hükümet yetkilileri çözüm sürecinin devam edeceğini belirterek konuyla ilgili toplantılar, çalışmalar yaparken kandilden gelen olumsuz açıklamalar süreç açısından kafaları karıştırdı.

Biz buradan kimin ne dediğinden ziyade sürece odaklanarak sürecin devamını istiyoruz.

Süreç devam etmeli, çünkü artık analar ağlamasın istiyoruz. Analar sinelerine taş bağlamasın, toprağa baktıklarında can pareleri yüreklerini dağlamasın…

Süreç devam etmeli ki genç gelinler eşlerini, genç kızlar sevdiklerini toprağa gömmesin. “Doğmamış yetimler” olmasın, çocuklar babasız büyümesin.

Süreç devam etmeli ki çocuklar korkulardan, gerilimden arınsın. Renkli hayaller kursun çocuklar, oyun oynasınlar.

Süreç devam etmeli ki umutlar olsun. Umutlar yeşersin, yuvalar kurulsun, yuvaların içi mutluluk ve huzurla dolsun.

Süreç devam etmeli ki esnaf güler yüzle kepenk açsın, müşterisine gülümsesin.

Süreç devam etmeli ki soframızda sıcacık ekmeğimiz bulunsun, fırında kuyruklarda beklemeyelim.

Süreç devam etmeli ki parklarda, bahçelerde eşimiz dostumuzla oturup sevinç ve tebessümle muhabbet edebilelim.

Süreç devam etmeli ki Ankara’dan İzmir’den Batman’a gelen öğretmen, memur, öğrenci sinelerimizde taşıdığımız sevgi, muhabbet ve misafirperverliğin sıcaklığını hissedebilsin, mukabelede bulunsun.

Geçtiğimiz günlerde yaşanan olaylardan sonra çözümsüzlüğün, şiddet ortamının bizi nasıl olumsuz etkilediğini gördük, yaşadık. Aslında şunu da anladık, bu süreç sırat köprüsü misali kıldan ince kılıçtan keskin…

Belki bir yanlış dört doğruyu götürüyor bu süreçte. O yüzden radikal bakmamak, empati kurmak ve şartlar ne olursa olsun sürecin devamını arzulamak gerekir. Doğu ve batı kamuoyu sürecin geldiği noktaya bakmıyor, sürecin neyi getirip götürdüğünden ziyade barış ortamının sağlanmasına bakıyor. Sürecin destek aldığı yegâne nokta akan kanın durmasıdır.

Tüm taraflar halkın ne istediğine bakmak zorundadır. Öyle ya herkes belli bir kesimi, görüşü temsil ederek bu süreçte bir taraf oluyor. Peki, halk neyi istiyor? Halk çözümden yana. Halk barıştan yana. Halk kardeşlikten yana. Halk, silah seslerinin kesilmesini istiyor.

Hükümetin daha somut adımlar atması gerekiyor amenna. Yaşanan olaylar, bütüncül bir çözüm olmadan önceki adımların çok şey ifade etmediğini gösterdi bizlere.

Kandil ve HDP’nin de süreci basite indirgememesi gerekiyor. Daha ılımlı, daha yumuşak bir tavır sergilemesi gerekiyor.

Bu süreç devam edecektir. Buna inancımız var. Ulusal basında aydınları takip ederken de bunu görüyoruz. Kürt meselesine bakış açısındaki değişimleri, bölgeyi analiz stillerindeki farklılaşmayı görüyoruz. Belki de çözüm sürecinin sunduğu bir nimettir bu. Bölge insanının sesini duyuyor ve empati kurabiliyor batıdaki vatandaşımız. Bunlar güzel şeyler değil mi? Bunlara sevinmemiz, sürecin devamı için seferber olmamız gerekmez mi?

Bütün mesele bakış açısındadır. Güzellikleri görmemiz, bardağın dolu tarafına bakmamız gerekiyor. Kürtler de Türkler de birbirini daha iyi anlamalı, uzun yıllardır zihinlerine vurulan zincirleri kırmasını bilmeliler.

Haydi Anadolu, gün kardeşlik günü diyoruz. Süreç devam etmeli, doğudan batıya… Herkes bunu arzulamalı. Bu hepimizin yararına olur.

Çözüm süreci devam etmeli, etmeli ki Kürtler de Türkler de daha demokratik daha güvenli ve daha müreffeh bir hayat yaşayabilsin...

YAZARIN DİĞER YAZILARI