HALKIN SESİ

BİR KALP BİN UMUT PLATFORMU

BİR KALP BİN UMUT PLATFORMU

BİR KALP BİN UMUT PLATFORMU
21-07-2020 16:47


Henüz çiçeği burnunda bir teşekkül olmasına rağmen bulunduğu kulvarda saygı ile tanınan, takdir edilen ve parmakla gösterilen yardımseverlerin tekvin ettiği  (oluşturduğu) bir sosyete (cemiyet, dernek) 
BİR KALP BİN UMUT PLATFORMU. 
1.) *"Dest Dan Hev -Yardımsever
Yardımseveri bize en net bir o kadar da manidar bir şekilde veren Kürtçe olan "dest dan hev" tümcesidir.
Analitik (parça parça ilerleyerek bütüne varma) düzlemde etimolojik analizini yaparsak eğer bize; müşterek oluşu birlikteliği ifade eden bir tümcedir. 
Dest: el
Dan: vermek 
Hev: birbirine demektir. 
Bu haliyle bu ifade Türkçede birbirine el vermek vermek ya da daha doğru bir ifadeyle el ele vermek diye karşılık bulur. 
Yani yardımseverlik Kürtçede bir kişinin eylemsel pratiğini değil müşterek ve kolektif pratikliği ifade ediyor. 
Biz de teşkilat olarak, olandan olmayana akan müşterek pratiğin yapıldığı o köprünün temel yapı taşlarıyız.
2.)RAFİNE INSANLARIN TEŞEKKÜLÜ
Rafine insan, icraat insanıdır. 
Toplumun dışında değil içindedir. 
Hatta dokunulma mesafesindedir. 
Toplumdan aldığında çok daha fazlasını topluma geri verme motivasyonu ile çalışır. 
"Her toplum layık olduğu idare şekliyle yönetilir" deyimini benimsemez toplum için daha iyiyi arar. 
"Kar realizasyonu" yaparak köşesine çekilmez, tüm varlığıyla üretime devam eder. Birikimlerini içinde yaşadığı toplumun sürdürülebilir refahı için kamuya mal etmekten imtina etmeyen insandır rafine İnsan.
 (Daha tafsilatlı malumat için servet Topaloğlu’nun "rafine insan kimdir " başlıklı yazısına bakınız) 
İşte yukarıda saydığım tüm nitelikleri kendi şahsında toplayan ihtiva eden ve bunun da pratik karşılığını geliştirerek topluma geri veren gönüllü bireylerin tekvin ettiği organizasyonun adıdır 
BİR KALP BİN UMUT
3.) Kıyamet kopmadan önce biri elini uzatır diğerine…
Bu cümle daha önce izlemiş olduğum bir diziden bir replik. 
Benim için çok çarpıcı ve müthiş bir anlamı içeriyor bu söz. 
Toplum hafızasında kıyamet kavramı ve olgusu bir tür menfi bir durum olarak tahayyül edile gelmiştir. 
Oysa üzerinde yoğunlaşmaya başladığımızda bize daha müspet bir tasvir çizer. 
Kadim Kürt dilinde kıyamet "piştdawî" demektir. 
Pişt art, dawî ise son demektir. 
Üzerinde yoğunlaştığımız kavram bize sonra gelen, sondan sonra, sonun ardı" olarak karşılık verir Türkçede. 
Bir bitişi değil sonun ardından gelişi anlatır. 
Nitekim yüce dinimizde ruhların ebediyete irtihal etmesinden sonra ki var olacak ve sürmeye devam edecek olan yaşamı bize yüce kitabımızda anlatmıştır.  
Yani kıyamet bir şeyi beraberinde yeni bir sürece doğru sürüklemek demektir. Bir Kalp Bin Umut Platformu üyeleri işte kötü durumdaki aileleri, ekonomik olarak tabiri caizse düşkün durumda olanlara el uzatarak bir kıyamet başlatarak (ki metafor yapılmıştır) o insanları sonraki sürece doğru yani kötü durumdan iyiliğe doğru sürükleyerek yeni sürece (iyiliğe ) dahil etmek için tüm enerjisini hasretmiş ve bunu kendine misyon edinen biricik bir yapıdır.
4.) Herkesin acısı sevgisi kadar
Bu söze aşinayım dediğinizi duyar gibiyim :) 
Bu söz merhum Müslim Gürses’in okuduğu bir eserinden küçük bir pasaj. 
Ama durumumuzu terennüm eden (ifade eden, anlatan) belki de en güzel söz. 
Bugün ulusumuzun ne kadarda nahoş ve canhiraş bir vaziyette olduğunu müşahede ettiğimiz için cansiparane bir şekilde çalışıyoruz. 
Toplumuna ulusuna hemşerilisinin bu canhıraş vaziyetine bigane kalan toplumsal sınıf bilinci olmayan toplumla örgütlenemeyen ve marjinal olanlara öfkemiz acımızın ne denli büyük olduğunu aşikar ediyordur zannımca. 
Tüm öfkemizin sebebi herkesin acısı sevgisi kadardır sözünde formüle edilmiştir. 
Sevgimizin en büyük emaresi de acımızın doğurduğu o öfkenin içinde gizlidir. 
Zaten acı duyan insanlardır kötü vaziyeti tebdil etmeye güç yetiren.
5.) Erdemli insan erdemli toplum
Kişi kendisinde olmayanı başkasına veremez.
Durgun suya atılan taş önce kendi merkezinde çember / dalgalar oluşturur. 
Daha sonra merkezde başlayan devinim diğer merkezlere doğru dalgalanarak akar. 
İşte bu küçük örnek bile kişinin ancak kendinde olanı yani merkezde oluşturduğu hareketliliğin önemini vurgulamak adına yeterli bir örnektir. 
İşte bundan dolayı bizlerde önce erdemli insan diyoruz. 
Erdemli insan erdemli topluma doğru akışı sağlayan yegâne faktördür. 
Erdemli eylemin toplumsal düzende açığa çıkacak kendisinin pratik karşılığını bulacak bir zemine ihtiyacı vardır. 
İşte ilkyazının sonunda köprüdür dediğim teşkilatımızın sahada yaptığı irili ufaklı iyilik dokunuşları ile toplumda yaratmaya çalıştığı, ulaşmak istediği ereği o zeminin ta kendisidir. Karşılıklı eylemin yapıldığı o köprünün temel misyonu işte "erdemli topluma doğru" şiarının zeminini yaratmaktır tekvin etmektir.
6.) Tekdir ve takdir
Amma da teşkilatını övdün ha! diyenleriniz olacaktır tabii olarak. 
Fakat bu övgü değil takdir etmektir. 
Övgü ve takdir birbirinden ince bir çizgi ile ayrılırlar. 
Övgü yalan ve hileli olabilir ama takdirde böyle bir şey söz konusu değildir. 
Tüzel bir kişilik resmi ya da gayr-i resmi bir teşekkül sıradan bir insan. 
Bunlar toplumsal ya da kitlesel zararlar verdiğinde nasıl ki tekdir ediliyorsa hatta yeri geldiğinde toplumdan aforoz ediliyorsa aynı şekilde tasvip edilen bir eylemin öncülüğünü yaparak bu işle bireyleri ve kitleleri arkasından peşi sıra sürükler ise ve toplumsal bir faydanın zeminini yaratmaya çalışıyorlar ise takdir edilmelidir de.  
Bunu neşretmek hak verirsiniz ki övmek değil hakkını teslim etmektir, takdir etmektir. Ve paylaşılarak kitlelere önayaklık etmektir. 
Biz de huzurunuzda hazırda önce teşkilat üyelerimizi sonrada varlıklarından hiç haberimiz olmayan gönül dostlarımızı yaptıkları bu işlerden dolayı önce teşekkür sonra da takdir ediyoruz.
Not yerine: yazdıklarım medya ve tanıtım birim başkanlığını ifa eden Ceylan Hanımın teşkilatımızın faaliyetlerini anlattığı tanıtım yazısının devamıdır. 
Bizi tanımak isteyenler için teşkilatımızın panaromasını ancak bu şekilde verebilirdik. 
Ayrıca bu yazının diğer bir amacı iyilik için efor sarf edenlerin hakkını teslim etmek onlara teşekkür etmek ve takdir etmektir. 
Bir Kalp Bin Umut Platformu ailesine teşekkürü her zaman borç bilirim. 
Bu arada kuruluşumuzun kısa adı kayıtlara kalben olarak geçmiştir. 
Her ne yapıyorsanız kalbinizden gelerek "kalben yapın" çünkü kalp yüce yaradanın nazargahıdır. 

Bir Kalp Bin Umut Platformu Teşkilat Başkanı 
Mehmet Tahir Yaşar

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?
BUNLAR DA İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
ÇOK OKUNAN HABERLER
SOSYAL MEDYA