Allah Kur’an-ı keriminde sevmediklerini bildirmiştir. Allah israf edenleri, riyakar davrananları, fesat çıkaranları, müsrif davrananları, böbürlenenleri, kibirlenenleri, saldırgan davrananları, küfre batmış şirk koşan inkarcıyı, iki yüzlü hainleri, kafirleri, haksızlık yapan zalimleri, nimetlerine teşekkür etmeyenleri, sınırları aşanları sevmez. ‘’ İnancınızı ister gizleyin ister açığa vurun; unutmayın ki O gönüllerin en mahrem sırrını bilendir.’’(Mülk suresi;13.ayet). İnsanın tasavvur yanlışlığı akla, dile ve nihayet eyleme yansıyan sonuçtur.
Allah’ın sevmediği davranışlardan kaçınmak, Allah’ın sevgisine nail olmanın şartıdır. Her mümin bunun idrakinde olmalıdır. Allah’ın verdiği nimetleri yerinde ve zamanında Allah’ın rızasına göre kullanmamak, haddini aşmak, kendini israftır. ‘’Ey ademoğulları! Her ibadet yerinde/ibadette ziynet ve zarafetinizi takının. Yiyin için ama israf etmeyin. Çünkü Allah israf edenleri sevmez.’’(Araf suresi;31.ayet.) Allah’ın verdiği nimetlerin kadrini bilerek şükrünü yerine getirmek gerekir. ‘’ Allah’ın sana verdiği nimetlerden daima Allah’ın rızası için harcayarak ahiret (mutluluğunu) ara. Ama yine de dünya geçimi için gerekli olan payını ihmal etme. Allah sana bol nimet vererek nasıl iyilikte bulunmuşsa sende Allah’ın yaratıklarına iyilikte bulun. Ve yeryüzünde fesat çıkarıcı olma. Çünkü Allah fesat çıkaranları sevmez.’’(Kasas suresi;77.ayet).
Bütün nimetler Allah’ın insan oğluna ikramıdır. ‘’Ey insanlar! Çardaklı ve çardak sız bahçeleri arıyı, çeşit çeşit ekinleri, yediğiniz zeytinleri ve narları birbirine benzer veya farklı özelliklerde yaratan Allah’tır. Her biri meyvesinden verdiği zaman meyvesinden yiyin ve çocuklarınız ile başka hakkı olanların hakkını/payını da hasat gününde verin. İsraf etmeyin. Çünkü Allah, savurganları/müsrifleri sevmez.’’(Enam suresi;141.ayet.)’’ Kasıntılık yapıp insanlara karşı böbürlenme ve yeryüzünde çalım satarak dolaşma! Zira unutma ki, kendini beğenmiş kibirli hiç kimseyi Allah sevmez.’’(Lokman suresi;18.ayet).’’ Şüphesiz Allah, bu kibirlenenlerin gizlediklerini de, açığa vurduklarını da bilir ve böylesine kibirlenenleri sevmez.’’(Nahl suresi;23.ayet.) ‘’ Allah ribayı/ tefecilik ile elde edilen haksız kazancın bereketini yok eder, karşılıksız yapılan yardımları ise kat kat artırarak bereketlendirir. Ayrıca Allah, küfre batmış inkarcıyı sevmez.’’(Bakara suresi;276.ayet).
Toplumsal ilişkilerde Allah’ın rızasını kazanmak gerekir. ‘’ Allah’a iman etmeniz ve onun buyruklarına uymanız nedeniyle haksızca sizi öldürmek isteyenlere karşı, kendinizi korumak ve onları öldürmek üzere sizde savaşın. Ancak sınırı aşıp haksız yere saldırmayın. Çünkü Allah saldırgan davrananları ve saldıranları sevmez.’’(Bakara;190.ayet). ‘’ Yetkili konuma gelince de hemen seni ret etmeye, insanlar arasında bozgunculuk/ fesatçılık yapmaya, ekonomiyi, doğal dengeyi ve insan neslinin sosyal yapısını bozmak üzere uğraşmaya başlarlar. Halbuki Allah bozgunculuğu/ fesatçılığısevmez.’’(Bakara suresi;205.ayet.) ‘’ Anlaşma yaptığın bir topluluğun ihanet edeceğini, inandırıcı delillere dayanarak düşünür ve endişeye kapılırsan hemen onlarla olan antlaşmayı iptal et. Çünkü Allah iki yüzlü hainleri sevmez.’’(Enfal suresi;58.ayet)
Allah’a iman, Resulüne itaati gerektirir. Aksi davranan küfür ehlidir. ‘’ Yine onlara, Allah’ın tek ilah olduğunu ve belirttikleri ile elçisine itaat edilmesi gereğini söyleyerek tekrar tekrar hatırlat. Onlarda O’nu ve bildirdiklerini ret edip küfre saparlarsa, bilsinler ki, Allah, kafirleri sevmez.’’(Al-i imran suresi;32.ayet).‘’İman edip salih amel gerçekleştirenlerin karşılık olan ödüllerini ise tam olarak ödeyeceğim. Çünkü Allah haksızlık eden zalimleri sevmez.’’(Al-i imran suresi;57.ayet) ‘’ Şunu da iyi bilin ki Biz, gerçek inananlar ile iki yüzlü olanları kesin belirlemek amacıyla, örneğin size üzüntü verici bir olay geldiyse, mutlaka aynı sıkıntının bir benzerini size karşı olan bir topluluğa da veririz. Böylesi sıkıntılı günleri, insanlar arasında döndürür dururuz, sizlerde bir birinize bakarak ya sabredip şükredenlerden veya imanından vazgeçenlerden olursunuz. Şunu bilesiniz ki Allah, bu son şekilde davrananları zalimlerden sayar ve öğlelerini sevmez.’’(Al-i imran suresi;140.ayet).
Yalnız Allah’a kulluk edilir. ‘’Ey insanlar! Sadece Allah’a kulluk edin, hiçbir şeyi O’na ortak koşmayın. Anne ve babaya, yakın akrabaya, yetimlere yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolda kalmışlara, iman etmesi nedeniyle yurdundan göç edip size sığınanlara iyilik edin. Kuşkusuz Allah, kibirli ve kendini övenleri sevmez.’’(Nisa suresi;36.ay.).’’ Dünya hayatı ve düzeninin böyle olduğunu bilin ki; Allah’ın size verdiği dünya nimetlerinden kaybınız olduğunda boşuna üzülmeyin/ kendinize dert yapmayın veya bir nimet verdiğinde hemen böbürlenip fazla sevinmeye/övünmeye kalkmayın. Çünkü Allah kendini beğenip övünenleri ve nimetleri kendisinin verdiğini aklına getirmeyip teşekkür etmeyenleri sevmez.’’(Hadid suresi;23.ayet)
Demek ki rızkın/nimetin bol veya az verilişi, ya amellere göre hak ettiği için, ya kişinin kendi sınavı için veya başkalarının sınavında görevlendirilmiş olduğu içindir. Dolayısıyla gerek kendimize ve gerekse başkalarının imkanlarına bakarak değerlendirmek veya kıskanıp göz koymak, imrenmek açıkça yanlış olmaktadır. Çünkü gerçek nedeni ancak Allah bilir. ‘’Ey iman edenler! Allah’ın size helal kılmış oldukları iyi şeyleri ve hak ederek elde ettiklerinizi bir birinize haram etmeyin. Ve size bildirmiş olduğumuz sınırı aşmayın. Çünkü Allah sınırı aşanları sevmez.’’(Maide suresi;87.ayet). ‘’Hiç kuşku yok ki Allah inanıp güvenenleri savunacaktır. Çünkü Allah ihaneti tabiat edinen hiçbir nankörü sevmez.’’(Hac suresi;38.ayet) Ey Müslüman kardeşim; Allah’ın sevmediği tutum ve davranışlardan kaçınalım. Allah’ın sevgisinin gayretinde olalım ki, dünya ve ahiret saadetine nail olalım. İnşallah! Selam ve dua ile.
