Aziz Sancar Batman’da

Aziz Sancar Batman’da
18-09-2023

Batman Üniversitesi tarafından geçtiğimiz günlerde düzenlenen “Kırsal ve Bölgesel Kalkınmada Üniversitelerin Rolü” başlıklı öğrenci buluşması etkinliği şüphesiz Batman’da gerçekleştiren etkinliklerin en iyilerindendi diyebilirim.

Bu önemli buluşma Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir’in öncülüğünde gerçekleşti.

Batman Valisi Ekrem Canalp’ın; “Öğrenci-Akademisyen Buluşmaları” çerçevesinde Aziz Sancar’ın kendi kaleminden biyografisini kaleme aldığı ve onu Nobel ödülüne taşıyan çalışmalarını anlattığı 10 bin adet eserin Tübitak tarafından basılarak bu kitapların evlatlarımıza gönderilmesine önayak olması şüphesiz ki çok sevindirici.

Geçen sene kırk öğretim elemanının katıldığı bu sene neredeyse yüz elli akademisyenin katılacağı öğrenci-akademisyen buluşmalarında evlatlarımıza hediye edilecek.

 **

“Kırsal ve Bölgesel Kalkınmada Üniversitelerin Rolü” adlı konferansa başta Prof. Dr. Aziz Sancar olmak üzere Tübitak Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, Batman Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İdris Demir, İzmir Yüksek Teknoloji Enstitüsü Rektörü Prof. Dr. Yusuf Baran, Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Şehmus Demir ve Hakkari Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Pakiş hocalar katıldı.

Her hocanın konuşması birbirinden değerliydi şüphesiz…

O gün sadece Konferans salonunda bulunan öğretim elemanları ve öğrenciler değil; bütün Türkiye Aziz Sancar’ın ne söyleyeceğine kilitlenmişti adeta.

Gerçekten de Batman’da okuyan öğrencilerimize Aziz Sancar’ın bizzat hitap etmesi, onların sorularını alıp cevaplaması çok değerli ve istisnai idi elbette…

Umarız ki bu tip çalışmalar, öğrencilerimizin motivasyonunu yükseltir ve şehrimizin başarı çıtasını yukarılara taşır.

**

Unutmadan, Batman Üniversitesinin Youtube hesabında “Canlı Yayınlar” kısmında iki saati aşkın kayıt duruyor. Öğrencilerimize, çocuklarımıza mutlaka izletelim (İzlemek için)

**

Unutmadan,  Aziz Sancar’ın ağabeyi ve yengesinin Batman’da öğretmen olarak görev yaptıklarını, o sırada kendisinin Batman’a birkaç kez geldiğini ve o yıllarda dahi Batman’ı çok sevdiğini ve beğendiğini söyledi.

Sözü çok uzatmadan Aziz Sancar’ın neler söylediğini özetle aktarayım:

“Sizleri ismen tanımıyorum. Hiçbirinizin hayat öyküsünü birebir bilmiyorum. Ama emin olun, hepinizi çok iyi tanıyorum. Çünkü gözlerinizdeki ışık; bana hiç yabancı değil. İçinize sığdırmakta zorlandığınız heyecanınız, bana hiç yabancı değil. Beni dinlerken kafanızdan geçen muhtemel düşünceler, bana hiç yabancı değil. Kaygılarınız, endişeleriniz, soru işaretleriniz bana hiç yabancı değil. Çünkü karşınızdaki bu adam bir zamanlar sizlerin hissettiğini hissediyordu. Sizlerin kurduğu hayalleri kuruyordu. Sizlerle benzer bir yaşam sürüyor, yarınını planlamaya çalışıyordu. Ve o adam biliyor ki; sizlerin arasından başarılarıyla, yaptığı çalışmalarla, bilimde, sanatta ya da herhangi başka bir alanda ortaya koyduklarıyla yıllar sonra gençlerle buluşacak ve başarılarının ardındaki ilhamı, azmi, çalışmalarını anlatacak.”

“O motivasyon genlerimizde var, tarihi mirasımızda var, kültürel kodlarımızda var, kültürel kodlarımızda var. Eğer bizi bu güne getiren dünü bilirsek, yarınımızı da öngörebilir, geleceğe yönelik projeksiyonlarımızı daha sağlam yapabiliriz. Bizler “Benim manevi mirasım ilim ve akıldır” diyen bir büyük kahramanın, Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu ülkenin çocuklarıyız. Bizler zamanın en büyük ar-ge’cisi, mucidi fatih Sultan Mehmet’in torunlarıyız. Bizler ilk emri “oku” olan bir dinin ahlakı ile sarmalanan insanlarız. “İlim Çin’de bile olsa gidip alın” diyen bir geleneğin temsilcisiyiz. Solduğumuz iklim İbn-i Sinaların, Ali Kuşçuların, Ömer Hayyamların, Mimar Sinanların iklimidir. Eğer bu iklimi solumayı bilirseniz, sizlere neyin miras bırakıldığını anlarsanız, size bu günü getiren dünün sorumluluğunu hissederseniz geriye sadece başarmak için yola çıkmak kalacaktır.”

 “Peki, nasıl oldu da oldu? Mardinli Aziz Sancar, okuma yazma bilmeyen anne ve babanın çocuğu nasıl başardı? Sizlerle sırrımı paylaşmakta sakınca görmüyorum. Başarmanın formülü de olan bu sır tüm dezavantajları avantaja çevirebilecek sihirli bir sırdır: Azim, inanç ve çaba... Eğer bu üç cevhere sahipseniz sizlere belki de aşılmaz engeller gibi gelen, umutsuzluğa ve daha kötüsü başaramama duygusuna sürükleyecek bütün dezavantajların aşılması gereken küçük engeller olduğunu göreceksiniz”

“Siz yolunuzda yürüyün, başarı sizi takip edecektir”

“Ben bu yola Nobel alayım çıkmadım ama başarıyı çok istedim. Siz yolunuzda yürüyün, başarı sizi takip edecektir. Nobel, bu başarıyı tescilleyen bir faktör oldu sadece. Doğup büyüdüğüm memleketime borcumu ödemek için doğduğum yer olan Savur'a yakın bir bölgede iki yıl sağlık ocağı doktorluğu yaptığımda da Nobel aklımda yoktu. Sadece başarmak istedim. İnsana fayda sağlamak ve onların sorunlarına çare olmak gurur vericiydi. Bu gururu yaşadıkça başarmak için bir şeyler yapabilmek duygusu, coşkumu daha da artıyordu. Ben de buna kavuşmak için çabaladım.”

“Geleceğe dair sorularınızı artıracak. Ancak şöyle geçmişe kısa bir yolculuk yaptığımız zaman görüyoruz ki; insan, en sıkıntılı döneminde en verimli işleri yapmıştır. İşte benim de söylemek istediğim, hepimizin bu mantaliteye sahip olması gerektiğidir. Yaşanan ne olursa olsun hepimizin kendisini yenilemesi gerektiğidir.”

“Bizler sizler için sadece bir işaret fişeği olabiliriz. Kendi yolunuzu kendiniz açacak, bizleri geçeceksiniz. Ne diyordu Atatürk: ‘Ey yükselen yeni nesil, gelecek sizindir. Cumhuriyeti biz kurduk; onu yükseltecek ve sürdürecek sizsiniz. O yüzden; her ne iş yapıyorsanız, işinize Odaklanın. Belki sizin bile beklemediğiniz sonuçları, başarıları bu yolla alacaksınız. Odaklandığınız sadece bireysel başarınız olmasın. Omuzlarınızda tüm insanlık varmış gibi şevkle yapın işinizi.”

 “Az gelirli bir aileydik, babam ve annem okuma yazma bilmezdi. Ama babam o dönemdeki çoğu erkek gibi kahveye gitmedi, sürekli ailesine bakabilmek için çalıştı. Annem de öyle üstelik annem her zaman okumamız için bizi destekledi” (Kaynak: tubitak.gov.tr);

**

Batman’da okuyan öğrencilerle Nobel ödüllü bilim insanı Aziz Sancar’ı buluşturmak için gerçekten de dertli olmak gerekiyor.

Şairin dediği gibi,

“Sen yanmasan

Ben yanmasam

Biz yanmasak

Nasıl çıkar karanlıklar aydınlığa!” demeden gelmiyor baharlar…

Esasında Aziz Sancar’ın hikâyesini de özetliyor bu mısralar…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?