Heidigger'in dünyasında gördüğü bir rüya gibiydim.Siyah ve simsiyahtı her şey.Üstelik gözlerini de ekmeğimize dikmişti bütün Ámá develer.Arsızlık ve realizm arasında bir gelgitdim artık.
Seni seviyordum sevgilim ; ama sen hep TL gibiydin ve dolar karşısında değer kaybediyordun sürekli...O kırmızı poşetin altından çok sular akmıştı...Ya da ne bileyim o elime lolipop verdiğin ve tokat atabileceğin günlerdeki TL veya çocuk değilim mesela.Mutsuz şiirlerin
Dengb/g/ejlerle uyutulmuş çocuklarıydık biz,
Bazen Raskolnikov'un Kürdili Hicazkar ve nihavent makam yollarında.
Kimbilir belki de bazen samsun asfaltında....Dostu değildim Dostoyevski'nin belki hiçbir masal kitabında ;ama sen de biliyorsun ki bütün suç ve ceza bilye dağıtıp dağıtıp insan neyle Yaşar diyen Tolstoy'daydı.
Annem kanserdi ;ama pankreasın ya bundan haberi yoktu ya da çalışmıyordu...Yirmi dakika, sadece yirmi dakika önce gelebilseydim. Ellerini tutacak, gözlerine bakacak ve seni seviyorum diyebilecektim; ama kahve molası verdiler beni sol yanımdan tutukluyan polisler...Benim için annem, onlar için kahveydi daha önemli olan.
Ben de Thomas More'ın ütopyasında gezerken 1 Osman kedisi ya da Schrödinger'in kedisi(yüzde elli ölü yüzde elli diri: kuantum)veya bilemedin bir sokak kedisi ne kadar olmuş diye hesap yapıyordum ki 1 GANA CEDİSİ(Dolar karşısında dünyada en çok değer kazanan Gana para birimi) 1.42 TL olmuş dediler ve dikkatimi dağıttı ,tüm hesabı karıştırdım...Alt üst olmuştu köle itim de kahraman egom da süper Man egom da.Gerçi bilmeyen zannedecek ki maaşını dolarla ya da altınla alıyorsun. Rabbim sana bir YürO/euro ya kulum dedi mi bu iş tamamdır.Aşka ihanet, halıya halıya hıyanet/pisleyen adama ne yapmalı ya da halıya pisleyen kediye?Altmış akılsız, altmış da pislik için değdi mi...
Bir Guguk kuşu dönüyor beyinciklerimde.Sartre'nin bulantısı gibiyim.Oğuz Atay'ın bütün cümlelerinde bir anlatım bozukluğuyum.Bütün sözcüklerden ve düşlerden düşüyorum..Üstelik tutunacak hiçbir ses veya harf de kalmadı sen olmayınca.Hiçbir hastalık temizlemez artık şu içimde gezen pisliği.Bu arada bir barda neoliberal Afrika'da bir yamyam ırkçılığı bitirmiş..Nasıl mı?Sormuşlar siyah ve beyaz adam hakkında ne düşünüyorsun?Demiş ki hımmm... Ben siyah ve beyaz adam arasında asla ayrım yapmam ki ikisinin de tadı aynı ve harika benim için...Bir de e Afrika'da Corona hastası sayısı sıfırmış..Çünkü devlet bakanının yaptığı açıklamaya göre hiç test yapılmıyormuş...Küresel ısınma yalanları,yalan rüzgarları, kaos yılanları ve dijital cezaevlerinde dijital işkenceler..Ve yanıbaşımda vurulan Adalet ve dahi Ağa oğlu.Gökte yıldırım, yerde indirim ve sindirime talep İbo Show da başlıyormuş. Gözün aydın, evin şen ola Türkiye..Zihin oyunları...Gizli algılar...Subliminal mesajlar. Yuhhanna 34.Kuran 109.sure 6.ayet.Papaz ezan okumada Allahu Ekber, Allahu E
Ekber.İran'da 500 mola sahte rakıdan zehirlenmede.
Allah'tan bir dilek diledim ;ama o da olmadı..Babamı çok özledim o da hiçbir zaman gelmedi.İnsan oysa sevdiğiyle hep beraberdir.Nasıl ama?Mekanda uzaklık,sevgide yakınlık.Ama neden,neden?Sen neden hep içimde olmana rağmen;mekanlar hep uzak ve tuzak?Ve sonra çok kızdım ağzımdan salya sümük öyle bir beddua çıktı ki ben bile üzüldüm düşmanımın/senin haline...Yolun ve bahtın Tl olsun da Arjantin'de tanga;şey pardon, tango yapasan.
Ha bir de unutmayasan sevgilim seni hâlâ seviyorum TL'yi sever gibi...