On yedi yıl aradan sonra yine büyük bir sel felaketi ile karşılaştık. Maalesef can kaybımız var. Başta vefat eden Ailemiz olmak üzere hepimizin başı sağ olsun.
Daha yeni Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu’ ile Hazine ve Maliye Bakamı Mehmet Şimşek geçmişti Batman’dan. Üstelik Batman’da devam eden projelerin 13,5 milyar lira” ederinden bahsetmiş ve esas konularının “ulaştırma altyapısı” olduğunu dile getirmişken alt yapıdan kaynaklı bir felaketle karşılaştık.
Tüm bunlar bizlere daha çok yol almamız, daha çok proje yapmamız gerektiğini gösteriyor.
Yine de ümitvarız. Paranın kaynağını on yıl boyunca yönlendiren tecrübeli hemşerimiz Sayın Mehmet ŞİMŞEK bizlerin hemşerisi. Kendisi eskiye göre daha tecrübeli, önünde geçmiş yılların olumsuzlukları bulunmuyor. Yine aynı şekilde geçmişi bu topraklara uzanan Cevdet YILMAZ Cumhurbaşkanı Yardımcısı. Bizler için bir artı olsa gerek.
Daha da önemlisi Türkiye’nin neredeyse her alanında alt yapı ve üst yapı alanında büyük projelere imza atmış Sayın Ferhat NASIROĞLU’nun vekillerimizden olması. Batman’ı ilmik ilmik işleyebilecek, kabiliyet, beceri, imkân ve potansiyele sahip. Nasıroğlu; Batmanı çok iyi tanıyor. Ne yapacağını iyi biliyor. Üstelik küçük hesaplar peşinde değil…
Sonuçta Batman için ümit bahşeden büyük ve güçlü bir ekip görev başında…
Hak bu iken toplumun bu ekipten büyük beklentileri oluşuyor. Batman’ın en az elli yıllık önünü açacak, geleceğini güzelleştirecek, ekonomiyi canlandıracak, işsizliği bitirecek plan, proje ve çalışmalar bekleniyor.
Aslında Batman dört tarafı nehirlerle çevrili bereketli ve verimli bir ova. Etrafı her türlü hayvancılığın ve üretimin yapılabileceği dağlarla çevrili…
Dolayısıyla Batman sanayi, tarım ve hayvancılık alanında her türlü ürün yetiştirebiliyor. Bir başka deyişle elimizde her türlü ham maddemiz var. Bu ham hammaddeyi işletecek bilgi ve beceriye sahip insan kaynağımız fazlasıyla mevcut. Teknik eleman sıkıntımız yok. Kısacası elimizde her türlü imkân var. Unumuz var, Yağımız var, Şekerimiz var. Eee bir de ustamız mevcut…
Hal bu iken Neden helvayı da biz yapmayalım? Üretim yapacak fabrikalara ihtiyacımız var. Doğrusu bu konuda Bakanlarımızın izlenimleri bizleri ümitlendirdi.
Sayın Bakanlarımız güçlü girişimcilik yönümüzü tespit etmişler. Nüfusun hızla artmasıyla “Büyükşehir” olabileceğimizi söylüyorlar. Bakanlarımızın tespitleri önemli.
Batman'ın çok hızlı geliştiği, genç nüfus anlamında ülkeye ve bölgeye ciddi katkılar sağladığı anlaşılmış. Çok başarılı bir üniversitemiz olduğu görülmüş. Sağlık alanında da önemli bir üs haline geldiği anlaşılmış.
Hazine ve Maliye Bakanımız Sayın Şimşek: “Eğer bir şehirde iyi bir altyapı, güçlü teşvikler ve girişimcilik ruhu varsa o zaman o şehir mutlaka çok ileriye gidiyor. Batman'ı Türkiye'nin yeni yüzyılında en önemli büyüme motorlarından görüyorum. Bütün donanımlarıyla altyapısıyla Batman üretime hazır.” Diyerek bizlerle önemli tecrübelerini paylaşıyor. Bu dilekler bizleri de heyecanlandırıyor doğrusu.
Tabi ki bizde bu görüşlere eksiksiz bir şekilde katılıyoruz.
Ama Bakanlarımızdan beklentilerimiz Batman için somut katkılarının olması. Her ne kadar “Şu anda biz birkaç OSB'nin geliştirilmesiyle meşgulüz. Eğer biz bu fabrikaları da devreye alırsak ki alacağız. 22 bin kardeşimiz orada çalışacak. 100 bin kişiye iş ve aş olacak” deniliyorsa da bunlar daha gerçekleştirilmemiş düşünceler. Bir nevi Beyin jimnastiği.
Şimdilik somut olan 13,5 milyar liralık projelerin yürütüldüğü.
Çevre yolu diğer illeri bağlayan bölünmüş yol çalışmaları zaten çok geç kalınmış ve Batman için bundan çok daha önce yapılması gereken çalışmalar.
Doğrusu Bakan hemşerimizin geçmişteki ümitsizliğinin yerini “Muazzam gelişme” adı altında büyük bir heyecanına bırakması bizleri de oldukça heyecanlandırıyor.
Aslında bu güzel gelişmeler çok zamandır biliniyordu. Fakat bu gelişmelerin bizzat Sayın Ferhat NASIROĞLU’nun kendisinin deyimi ile “Derslerine çok iyi çalışıp, hazırladığı projelerle neyi, ne zaman, nerede, nasıl ne şekilde sunacağını bilmesi ve bu bilgileri tecrübeli sunum ile bakanlara aktarması bu heyecanın oluşmasını sağlamış görünüyor.
Diğer yandan Çevreci Gönüllülerimiz de boş durmuyor.
Gelişmelerin hemen akabinden Batman Çayı kenarında yapılmak istenilen Organize Sanayi ile kentin içme suyunun tehdit altında olduğu, endemik balık türleri ile kırmızı listede bulunan 6 kuş türünün yanı sıra 188 kuş türünün akarsu boyunca yuvalandığı ve burayı göç için kullandığı, bölgede yaşanan yaban hayatının tehdit altında olduğu, suyun korunması gerektiği; Bu nedenle “Batman Çayı'nın korunması için mücadele edileceği” dile getirilerek Batman çayı çevresinde Organize Sanayi yapılmaması gerektiğini vurguluyorlar. “Her şey rant için yapılıyor.” Diyerek uyarıda bulunuyorlar.
Bizlerde seyrediyoruz.
Wesselam…
