Bayramlar toplum adına iyi şeyler için her zaman bir fırsattır.
Toplumsal bağların güçlenmesi, sosyal hayatın canlanması, yardımlaşma ve dayanışmanın her zamankinden daha çok gündeme gelmesi ülkemiz ve ilimiz için bayram klasiklerindendir.
Evet, bayramlar fırsattır diyoruz, ancak ne yazık ki yakalanan bu fırsat sadece bayram için verilen resmi tatil günleriyle sınırlı kalıyor, bayram tatili bitince biz de asırlar öncesinden bize miras kalan o güzel hasletleri yeniden yitiriyoruz.
Yeniden o çağdaş, yeni moda sosyal hayat moduna giriyoruz!
Peki, ne var yeni sosyal hayat tarzında?
Bizi çeken tek şeyi bencillik…
Evet, sosyal çevremizi bile sadece menfaatlerimiz çerçevesinde şekillendirir, yardım ve sağduyu ifadelerine ve manalarına kulaklarımızı tıkar, aile kavramını en asgariye indirgeriz. Neticede kazandık sanırız, ya da uyanığız deriz.
Bunlar münferiden bakıldığında akıllılık, zeka gibi görünen şeyler olsa dahi sosyal manada sadece sahte dostluk ve ilişkilere kapı aralamak olduğundan sahte bir toplum ve sahte bir çevre yaratır ve sosyal yapının ruhunu yıkmaya bir nebze daha yaklaştırır.
İşte bayramlar bu manevi toplumsal yaraları tedavi etmek ya da tam iyileştirmek için bir fırsattır.
Kurban bayramının özüne bakıldığında zaten bir yardımlaşma bayramı olduğu görülecektir. Fakirlere kurbanlıklar dağıtılır, nakdi-ayni yardımlar yapılır, büyükler ziyaret edilir, hal hatır sorulur…
Bunu değerlendirmek gerekir.
Hele de kurban bayramında…
Yukarda belirttiğim gibi biz eski toplum yapısına kavuşamazsak ne yazık ki gelecek nesillere miras bırakacağımız bu kopukluk yıllar sonra en çok bizi hüzünlendirecektir.
Bir diğer boyut…
Bayramlarda yardımlaşma dayanışma toplumsal birlik bütünlük var da sonrasında unutuyoruz dedim ya...
Evet bayramda bile bunu yapmayanlar var.
Yok çekemiyoruz, edemiyoruz, boştur ifadelerini kullananlar var.
Bayram mı kaldı diyenler var. Eğer siz bayramı bayram gibi yaşarsanız bayram bayram olur. Size kalmış. Nasıl isterseniz. Bakın geçen seneki bayramlarda belki gördüğümüz, aramızda olan, yaşayan nice insan, bu bayram aramızda yok. Her gün onlarca insan ölüyor. Kimsenin garantisi yok. Ve kimse de malı mülkü kendisiyle öbür tarafa götürememiş.
Gelin, bayramı değerlendirelim.
Küslükleri, dargınlıkları bayramın uzlaştırıcı ruhu içinde eritelim.
Yardım edelim.
İhtiyacı olanların yardımına koşalım.
Ziyaretlerde bulunalım.
Çocukları sevindirelim.
En önemlisi de bayramda edindiğimiz ahlakı, yaptığımız güzellikleri bir yaşam tarzı haline getirelim ve bunu yılın diğer aylarına, haftalarına yayalım.
Bu en çok kişinin kendisini mutlu edecektir.
Psikologların da teyit ettiği bir şeydir ki, başka insanlara yardım etmek kişinin kendisine huzur kazandırır ve mutlu eder. Bazen bir çocuğun gülümsemesine sebep olmak insanın başını yastığa rahat koymasına vesile olabilmektedir. Başkaları için değilse bile kendimiz için bu bayramı, bu fırsatı değerlendirelim.
Fırsat eşitliği de var.
Herkese bayram…
Sağlıklı, mutlu, bütünleştirici bir bayram dilerim.
İyi bayramlar….
