BEN BİR BÖLÜCÜYÜM...

01-08-2019


Vakitsiz öten horozlar gibi acılarım vardı
Beş vakit ezanın bile dindiremediği...


Şehirler büyüyor, Ben küçülüyorum. 
Durmadan büyüyor, büyüdükçe büyüyor gözbebeklerimde şehirler.
Ben sizlik sensizliğe çürüyor ve can çekişiyor bu şehrin gecelerinde. 
Ben çırpınıyorum acıların eşliğinde bir noktanın en büyük kederinden beslenen acılarla.
Şehirler büyüyor, ben küçülüyorum. 
Artık Söke'den bile küçüğüm oysa İstanbul'dan daha büyük hayallerim vardı bir Yunus'un gözlerinden düşerken düşkünlüğe.
Sen mi büyüksün ben mi büyüğüm diye İstanbul’u yenmeye and içmiştik bir zamanlar aşk içtiğimiz kafataslarında. 
İstanbul bu kadar büyürken şimdi ben kümeslerden egoist yaşamlar dileniyorum ve sessizlik dem vuruyor kalp krizlerime senden.
Artık iki yanlış da bir doğru etmiyor, iki yalnızdan da bir çıplak doğmuyor...
Şehirler büyüyor ben küçülüyorum…
Dinle bu gelen nefsimin isyan sesleri... 
Nefsim ciğer gibi yanıyor. 
Bir an bile gözlerimden ayrılmazken seni bu gözlerimden düşen gözyaşları da neyin nesi oluyor? 
Boğulmak üzereyim gözlerinde, çırpınıyorum, çırpındıkça küçülüyorum…
Şehirler vampir gibi acılarımdan besleniyor tan yeri atanda, çıplak vatandaşlar vatanında. 
Her anım mutluluğa gebeydi bir annenin rahmine düşen embriyoda.. 
Bir an yüzyıllara bedeldi bedelsiz acılar dergâhında sen varken... 
Sonra sen beni kaybettin, şehirler büyürken ve ben küçülürken... 
Sofiler dergâh sofralarında acılara zikir çekiyor mutlu olmak için sen yokken. Günler anlamsız ve yitik... 
Cumalar bitik, Pazartesiler daha bir silik. 
Günleri günlere ekliyorum. 
Cumayı Pazartesiye ekliyorum
Dünyayı Güneşe, güneşi aya, yıldızları evrene ekliyorum; toplamalar üstüne toplamalar yapıyor yine de hiçbir eşitlik seni vermiyor; oysa bir üçgenin iç acılarının toplamı hala 180 idi.
Seni düşlüyorum, mutlulukla büyüyorum. 
Sonra sensizlik bedenime düşünce gözlerinden, yine şehirler büyüyor ben küçülüyorum. 
Aç, çırılçıplak ve paramparça oluyorum.
Çapmalarım vardı gülüşlerinde kat kat büyüyen ve şimdilerde sensizliğe çoktan unuttuğum. Toplamalar da artık bana yalancı ve yabancı. 
Yâd ellerde sarıldığım bölmelerim var bölüne bölüne bir de bölünmüşlüğüm.
Ben bir bölücüyüm. 
Ben artık sensizliğe ihanet, aşka bir bölücüyüm.
Sadece acılara toplanabilen ve acılarla çarpılabilen bir bölücüyüm ben gözlerinde.
Irkçı faşist bir bir bölücüyüm ağzından düşen nazist ve narsist sözcüklerde... 
Evren eksi sen diyorum kocaman bir hiçlik çıkıyor bütün çıkmazlarımın çıkmaz sokaklarına…
Horozlar vakitsiz ötüyor ve artık hiçbir ezan acılarımı dindirmiyor gülüşlerinin eksik olduğu küflenmiş bölücü kalbimde.
Ben bir bölücüyüm.
Aşka ihanet
Sensizliğe müebbet...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?