27 Mart günü Berat kandilidir. İlk cümleme tüm Dünya Müslümanların Beraat Kandili kutlu olsun, mübarek olsun’la başlıyorum. Dilerim tüm insanlığa hayırlara vesile olsun.
Yüce Allah’ımızın sınırsız rahmetinin yer yüzüne indirildiği kutsal bir gecedir. Şaban ayının 15. gününe denk geldi. Yaklaşık demografik olarak iki milyar Müslüman’ı çok yakından ilgilendiren bu kutsal ay ve berat kandilinde hepimizin, herkesin bol bol dua etmesi aslında ne de çok mutluluk veren bir eylemdir. Bir misyondur.
Çok iyi biliyoruz ki Yüce Allah’ımız buyuruyor ki; ’’Yok mu bana dua eden dualarını kabul edeyim?‘’ Bu ve buna benzer nice af ve rahmet müjdeleriyle dolu bir gecedir. Zaten kelime anlamı da; af dileme, günahlardan beri olma, bağışlanmak dileme ve daha bir çok anlamlar içerir. Bağışlanma, arınma, tövbe etme, daha nice nice rahmet ve rahmani anlamlarla dolu eşsiz bir gecedir.
Akşam başlar başlamaz fecr’e kadar yani kelimenin gerçek anlamıyla tan vaktine kadar yine yüce Allah’ımız ilahi ve rahmet sıfatıyla tecelli eder. Bizleri af etmek için dua bekler. Bağışlanmamızın, af dilemenin, tövbe etmemiz için fırsatlar ve imkanlar dolu çok kutsal bir kandildir. Gündüzünü oruç tutmakla geçirmek çok büyük sevaplar almamıza vesile olur.
Katıksız ve saf bir iman, bir inançla bu kutsal değerlerimize, ilahi ve maneviyat dolu hislerle ibadet etmemiz, dua etmemiz mutlak bir şekilde yine bizlere yarayacaktır. Ancak kişisel olarak ben Mehmet asla ‘’Ben‘’ merkezli dua etmeyi sevmem. Biliyorum ki ben egodır. Özne olarak biz derim, Ümmeti Muhammed ‘’Sav.’’ derim. Peki neden? Biliyorum ki ve çok araştırmalarım bu yöne yöneltti. Yüce Allah’ımız bile Kur-an-i kerimde hep ‘’İnne‘’ der yani biz anlamında özne çoğul oysa Allah tektir pekala ena diyebilirdi. Yasin-i şerifte ena diyor. Pek az yerde bu ben öznesini kullanıyor. Hiç kullanmasaydı. İnançsızlara gün doğacaktı. Allah bir değil birden fazla Allah var derlerdi. Zira bakın sizin Allah’ınız bile biz diyor derlerdi.
Yer yüzünde tüm kötülük ve şerlerin temelinde bireysel ego Ben merkezli hırslar ve enaniyet olduğundan zaten içinde yaşadığımız bu gezegen iflah olmuyor. Bu yüzden yaradanımız bizlere ben demeyi ve tekil dualarda bulunmamızı istemiyor gibi geliyor bana. Beni affet ya Rab, diye dua edeceğime; bizleri af et ya Rab demeyi yeğliyorum. Her olumlu arzu ve istekte yani dualarımda özne mutlaka çoğuldur ben de. Yanılgı payımın saklı kalma şartıyla acizane böyle düşünüyor böyle dua ediyorum. Dilerim yanılmıyorumdur. Yanılıyorsam uyarılmayı ve hatamı düzeltecek kadar da açık sözlüyüm.
Yine bu kutsal berat kandilimizde ölülerimize, efendimizin hayatta olan olmayan ümmetine dualarda bulunmak, önceliği onlara vermek çok daha mertçe olur diye düşünüyorum.
Mal, mülk, para ve kapitale dönük dualarda bulunmaktansa kalıcı; Dünya ve Dünya ötesi dualarda bulunmayı tercih ederim. Biliyorum ki rızkımızı veren ve bizleri sınırsız miktarda rızıklandıran Allah’ımız vardır. Manaya, ahirete yönelik dualar ve istekler varken neden geçici hatta hatta bizleri şımartacak yoldan çıkartacak dualarda bulunayım ki. Bu paragrafımı kendime ve nefsime ithaf ediyorum.
İçinde bulunduğumuz bu virüs salgınında hayatlarını kaybetmiş tüm İslam aleminin kayıplarına ve bizlerden önce ahirete göçmüş efendimizin tüm ümmetine Allah’tan rahmet ve onların da cehennem ateşinde yanmamaları, kabir azabı çekmemeleri hususunda; rahmeti gazabını geçen ve af etmeyi çok seven alemlerin Rabbi olan yüce Allah’ımızdan rahmet ve mağrifet diliyorum.
Bitirirken hepimizin berat kandili mübarek olsun ; ettiğimiz edeceğimiz ve hakkımızda hayırlı olan ibadetlerimizin kabul olması için yüce Rabbimize hep duacıyım.Sağlık ve inançla ve duayla daha nice kandillere..Yine bizleri bu kandillere üç aylara eriştiren Allah ne güzel bir Allah’tır.Ona şükürler olsun hamd olsun.Bizleri kulluk şerefine ve sevgilisi olan efendimize ümmet etmekle bizleri sevdiğini ve değer verdiğini anlıyoruz.Ne mutlu ben Müslüman’ım Allah’ın kuluyum Hz.Muhammed’in ümmetiyim kitabım kur’an - i kerimdir diyenlere..
Allah sizinle beraber olsun siz değerli Batmanlı hemşerilerim ve kıymetli Batman sonsöz okurlarımız.
