BİR FİNCAN KAHVENİN VÜCUDUNUZA 40 YILDAN FAZLA HATIRI VAR

08-10-2020

Herkese merhabalar. Benim için günün en keyifli anlarından bir tanesi hiç şüphesiz kahve saatleri. Kahveyi çok seven, tüketen ve öneren bir diyetisyen olarak gelelim keyifle yudumladığımız, enerjimizi katlayan ve insan sağlığına olumlu etkileri olan kahvenin faydalarına.

Hepimiz kahveyi en çok kafein içeriğiyle tanıyoruz ancak kafeinin yanı sıra antioksidan içerir ve bu sayede bağışıklık sistemini desteklemektedir. Yapılan araştırmalar, doğru ve yeterli kahve içiminin tip-2 diyabet riskini azalttığını göstermiştir. Parkinson hastalığı, Alzheimer hastalığından sonra en sık görülen nörolojik hastalıktır. Amerika’da yapılan son araştırmalarda düzenli kahve tüketen bireylerin Parkinson ve Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin %31 daha az olduğu tespit edilmiştir.

Fakat aynı çalışma sonucunda kafeinsiz kahve tüketenlerde aynı sonuç elde edilmemiştir. Dolayısıyla kahvenin içerisinde bulunan kafeinin koruyucu etki sağladığını söyleyebilirim. Yapılan araştırmalar kahve tüketimi ile sirozda %80’e kadar azalma görüldüğünü belirtmektedir. Kahvenin içerisinde bulunan kafeinin en önemli özelliği dinçlik, zindelik sağlamasıdır. Bu sebeple uyanık kalmamıza ya da uykumuzun açılmasına büyük etkisi olur. Yine bu sayede öğrenme ve algılamayı sağlamaktadır. Merkezi sinir sistemini uyarıcı etkisi sebebiyle hem metabolizma hızlanmasına hem de vücuttaki yağların yakılmasını arttırmaktadır.(yağ asitlerinin oksidasyonu)
Belirtmeliyim ki; her besinin fazlası zararlıdır! Aklınıza gelecek çaydan meyveye tüm besinlerin bir ölçüsü vardır. Yani saydığım bu faydalar doğru ölçüde tüketilmesine bağlıdır yoksa çok ciddi zararları olabilir!

Sağlıklı bir yetişkinin günlük maksimum 300-400 mg kafein hakkı olduğunu göz önünde bulundurursak günde 3 fincan kahveyi geçmemenizi tavsiye ediyorum.Çünkü kafeinin fazla tüketimi kalp ritminin bozulmasına,tansiyonun yükselmesine, kafein bağımlılığına,uyku düzensizliğine ve anksiyete bozukluğuna sebep olmaktadır. Ayrıca kafein alımı özellikle gebelerde düşük doğumlara ,bebeğin kalp atışı ve solunumunda hızlanmalara neden olabilmekte ve bebeğin beyin gelişimini olumsuz etkileyebilmektedir.Şunu da belirtmekte fayda var;kafeini tolere etme derecesi kişinin genetik ve fiziksel özeliklerine,kahvenin tüketim sıklığına ve miktarına göre de farklılık gösterebilmektedir.Yani kısaca her şeyin olduğu gibi kahvenin de azı karar, çoğu zarar.

Yemekle birlikte kahve tüketimi demir emilimini engellediği için yemeklerle birlikte tüketilmemelidir. Bu yüzden yemekten 1 saat önce veya 2 saat sonra içilmesi daha yararlı olmaktadır. Tüketilen kahvenin türü, pişirme yöntemi ve tüketim miktarına bağlı olarak etkileri değişebilmektedir.

400 ml üzeri kahve tüketimi diüretik(idrar söktürücü) etki yaratır. Susama hissini bastırarak yetersiz su tüketimine neden olur. Bu nedenle her 1 fincan kahve sonrası 1 bardak su tüketmeye özen göstermekte fayda var.
Peki, günlük alınması gereken kafein miktarını kontrol altına alabilmemiz için kahvelerdeki kafein miktarları ne kadar?

•Türk kahvesi (1 fincan= 30ml) = 30 mg 
•Filtre kahve (240ml) = 95 mg
•Hazır kahve (240ml) = 30-90 mg
•Espresso (30ml) = 65 mg
•Double-shot espresso (60ml) = 120 mg
•Latte veya Mocha (240ml) = 120 mg
•Kafeinsiz kahve (240ml) = 3 mg kafein içermektedir. 

(*bu veriler ortalama kafein içeriklerini göstermektedir.)
Herkese sağlıklı ve harika bir hafta dileğiyle.
Sağlıcakla kalın.

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?