CAMİLERDE ÇAVBELLA, BAYRAMLARDA SEVGİLİLERLE ÇOCUKLAR.... .

21-05-2020

Camilerde çavbella, mezarlıklarda ya sev ya terk et.Nedir  hakikat dahi nerdedir adalet? Hastanelerde vefa gruplarına kin kusmalar, sokaklarda fırıncılara linç girişimleri. Karada, meydanda miçolar;denizde, evde maç/o/lar... Bunun neresinde La Casa De Papelvari beşinci boyut, beşinci sezon, beşi bir yerde  hikmet. Leyla ölmüş, hayat pahalı, insansa en ucuzundan satılır üç kuruşa  pazarda. Herkes giderken tersine, Mersin'de  mi  yoksa kas kuvvet adalet.  
Yeni  dünya düzeni yeni norm-aller  demiştik.Ükenin gündemindeki provakasyonlar ve safça saf tutmalar neden eski normallerde hâlâ ay/akıl tutulmalar? Yeni Dünya düzenine geçtik Koçero ;ama sen nerde olacaksın?Otur, düşün  ve karar ver, bebek gezegenler bile yürümeye başladı. Evde kal isyan et çocuk ;ama camilerde çavbella çalma.Fakirin cebinden de  çalma, kul hakkına da  girme. Hem mazlumun ahını da hiç  alma. Saz çal, gitar çal, piyano çal ne çalarsan çal ; ama gönül asla çalma.Hayat yarım elma, gönül alma..Kırdıysan gönül al ;ama sakın, kimsenin gözlerinin, gözyaşlarının  hırsızı olup gönül çalma... Ne mi yapacaksın isyan edeceksin yeni düzenlere, postmodern teknopaşalara ... Tövbe edeceksin bir milyon damla gözyaşıyla, akıttıysan bir damla gözyaşı. Dahi zerrei nokta kırdıysan bir kalp milyon kere iyilik edeceksin, zerreden küreye zerre menfaat beklemeden. Ve sonra aşkın formülünü hazırlayıp boydan boya tüm coğrafyaları insanlığa boyayacaksın. 
Bir ekmek,az biraz su, az biraz hoşgörü, az biraz sevgi, az biraz gülüş, bir düzine pozitivizm, bir tutam barış, on rihter ölçeğinde yürek/cesaret, bir deste buğday, yüz desibel müzik/sanat ve sınırsız kiloda aşkı al bir kazana koy ve karıştır, karıştır.Yorulmadan sabırla, emek ile  aşk ile, sevda ile, düş ile ve dahi ele güne rüsva etmeden beni.  Karıştır tam üç saat üç dakika otuz üç  saniye boyunca, sonra şiir ile  yüz derecede kaynat ve insanlığa dağıt. Sonra da sevdiklerinin ellerinden tut ve SEV; ama  hiçbir zaman TERK ETme...

Bişnev in ney – Dinle bu neyi
"Odun yanınca kül 
İnsan yanınca kul olur." (Mevlana) 

Dinle ve unutma dünyayı ya sevgili/aşk ya da çocuklar kurtaracak. 
En güzel gülüşlü olan  sevgiliye yahut en kara olan kız çocuğuna ne bir damla   gözyaşı, ne de   sen sizlik bırak. Bütün kötülere  meydan oku, bir aslan misali  haykırarak ve  de ki:
Hadi çocuk/sevgili  tut elimden daha gidecek yolumuz var biliyorsun.Bayramlar seninle güzel.. Seninle çocukça ve çocuklarla  yaşlanmak gerek bayramlarda. Dön, bak ardımızda ne mezarlar bıraktık önce doğrurup sonra da öldürdüklerimize, yıktıklarmıza ve  kalbimize gömdüklerimize.Çocukken serçe yuvası olan kalbimiz ne zaman mezarlıklar yuvası oldu bilemedim. Haydi tut ellerimden biz zor olanı seçelim,  aşkımızı inşa edelim;  yoksa yıkmak çok  kolay. 
Tıpkı  Akif'in dediği gibi 
“Hadi gel yıkalım şu Süleymaniye’yi desen,
İki kazma kürek, iki de ırgat gerek,
Ancak hadi gel yapalım şunu geri desen,
Bir Sinan, bir de Süleyman gerek.”

Sen benden daha heveslisin aslında. Al bak bunlar şımarman için çikolataların, bunlar da benim sevda çiçeklerim...
     Hadi kalk uyumanın zamanı değil duymuyor musun? İçimde çalıyor çanlar, bak göz kırpıyor gökteki yıldızlar, görmüyor musun..?
     Ohooo ne oldu sana her zaman sen ayaklandırırdın beni. Bak şimdi ben gösteriyorum sana doğacak güneşi.
     
      
     Hadi şimdi tut elimden beni kucakla, bir yol var önümüzde kendini hazırla. Ya beraber arşa varacağız ya da yıkılacağız. Yok yok sen sakın yıkılma. Sen yıkılırsan kim elimden tutup kaldırır yoksa...
        Sana her zaman ihtiyacım olacak yıkılışlarımda, dirilişlerimde, gülüşlerimde, sevişlerimde. Gülerken de ağlarken de birbirine birlikte  karışacak, kahkahalarımız da   salya sümüğümüz de bir ömür. Yani anlayacağın sevgilim ya tek başına kaybedeceğiz, bir bir bölünerek ya da birlikte bölüşerek kazanacağız. 
       Ve sakın unutma vazgeçmeden hiç birinden birlikte şımaracağız hepsine ...!!!

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?