EL- VARİS ALLAH: Mutlak varis, varlığın mirası zatına kalan. Zira her şey fanidir, baki kalacak olan ancak Allah’tır. Miras, özünde başkasının emeğine verilen isimdir. Mirasçı, mirasın sahibi olsa da üreticisi değildir. Allah her şeyi yaratandır. İnsana emanet olarak vermiştir. Her emanet sonunda Allah’a dönecektir. Onu üreten birilerinin birikimi, onların ölümünden sonra birilerine intikal etmiştir. Malını harcarlar. Akıl karımı? Kendini tehlikeye at, sorumlu ol, cezasını ahirette çek. Akıllı zengin: kazandığını yanında götüren. Ameline sahip ol. Evladını akrabanı sevindirmek için Allah’ı küstürme.
Unutma gerçek varis hayatı ve ölümü yaratan Allah’tır.’’ Ve Biz, evet Biz diriltiriz ve öldürürüz; ve Biziz mutlak varis olan’’( Hicir suresi;23.ayet).’’ Göklerin ve yerin mirası Allah’ın, ve Allah yaptığınızdan haberdardır.’’(AL-İ imran suresi;180.ayet). İnfak Allah’ın varis ismine imandır. İnfak etmeyenler, Allah’ın el-Varis ismine iman etmekte zorlananlardır. Allah soruyor: ‘’ Size ne oluyor da Allah davası uğruna infak etmiyorsunuz? Üstelik göklerin ve yerin mirası Allah’ındır.’’(Hadid suresi;10.ayet)
Ey insan! Senin varisliğin hakiki değil mecazidir. Hakiki varis sadece Allah’tır. Sen sadece emanetçi olabilirsin. Sana emanet edilene dikkatli ol ! Sakın Allah’a karşı mahcup olma! Gerçek miras kalıcı mirastır. Kalıcı miras senin amellerinle elde edeceğin cennettir. Varis ismine imanın gereği emeğe saygıdır. Emeğe saygı gösteren insan elin emeğini değil, kendi emeğini yer. Varis ismine kamil manada iman eden insan, bu cihana sahip olmak için değil şahit olmak için geldiğini unutmaz.
Her insan arkasında iyi bir varis bırakmak ister. ‘’ Zekeriyya’yı da( gündeme taşı)! Hani bir zamanlar o Rabbim! Diye yalvarmıştı: Beni (evlatsız) tek başına bırakma! Şu var ki, Sen varislerin en hayırlısısın! ‘’(Enbiya suresi;89.ayet)(Al-i imran suresi;37-41.ayetleri de okumak gerekir.)Zekeriya edebine uygun dua ediyor. Vahiy mirastır. Nesilden, nesle intikal eder. Mal ve servete yüzünü dönen, Allah’a sırtını döner. İnsan yüzünü Allah’a dönerse sırtı dünyaya gelir. Mala dönmek, senden aşağısına dönmektir. Mal ve servet kesiftir. Kendine tutunanı dibe çeker. Mal ve servet insanı koruyamaz! Servet sahipsiz kalınca, insanı yoldan çıkarır. Kaos oluşturur. Onun için Rabbimiz! Serveti vârissiz bırakmamıştır. Hakikatin taşıyıcısı olan Vahyin ifadesi: ‘’ Derken, bu ilahi kelamı (tebliğ işine) kullarımızdan seçtiklerimizi varis kıldık. Fakat onların arasında kimi kendisine zulmeder, kimisi orta ve dengeli bir yol tutar, kimisi de Allah’ın izni ile her iyi şeyde öncülük eder: bu, işte bu sonuncusudur büyük erdem! ‘’(Fatır suresi;32. Ayet) ‘’ Öyleyse sizler hayra çağıran, meşru ve iyi olanı öneren, kötü ve yanlış olandan sakındıran bir ümmet olun! İşte onlar, evet onlardır sonsuz mutluluğa erenler.’’(Al-i imran;104.ayet)
Kur’an-ı Kerimden ne kadar istifade edersek, kendimize ve topluma o kadar değer katarız. ‘’Onların ,ardından, kendilerinin yerini alan yeni kuşaklar kitaba varis oldular. Fakat bu değersiz dünyanın geçici hazlarına kapıldılar. Ayaklarına gelen bu türden her dünyevi hazzı fırsat bilip üzerine atladıkları halde, nasıl olsa sonunda bağışlanacağız bile dediler. Oysa onlardan Allah hakkında gerçekten başka hiçbir şey söylemeyeceklerine dair vahiy ile belgelenen söz alınmamış mıydı? ( Tevrat ta geçen günah işleyenlerin tövbe etmeden affedilmeyeceklerine dair ilahi söz.)Dahası , onun kitapta kayıtlı bulunan dersini almamışlar mıydı? Tabi ki, sorumluluğunun bilincinde olanlar için ahiret hayatı en hayırlısıdır. Hala akıllanmayacak mısınız?’’( Araf suresi;169.ayet) ‘’Ama kitaba sımsıkı sarılan ve Allah’a kulluğun hakkını verenler var ya: onlar iyi bilsinler ki Biz, kendilerini ve başkalarını düzeltmek için çaba gösterenlerin emeklerini zayi etmeyeceğiz.’’(Araf suresi;170.ayet)
Allah kullarına takvayı emreder! ‘’ İmdi Rabbinin adını an ve bütün varlığını O’na vakfet! ‘’ ‘’ O, doğunun da batınında Rabbidir; O’ndan başka ilah yoktur: Öyleyse kendini yalnızca O’na emanet et! ‘’( Münzembil suresi; 8-9.ayetler) Bilin ki yer yurt Allah’ındır, kullarından tercih edeni/ tercih ettiğini oraya mirasçı kılar. Müslüman Allah’a güvenir. Allah dostu doğru yol üzeredir. ‘’ İyi bilin ki ben, yalnızca benim deRabbim , sizinde Rabbiniz olan Allah’a güvendim. Hiçbir canlı yoktur ki, O’nun kontrolünü elde tutmamış olsun. Kuşkusuz benim Rabbim dost doğru yol üzeredir.’’(Hud suresi;56.ayet) Siz ey İnsan oğlu! Siz her açıdan yetersiz olduğunuz halde neden ilkesiz hayat istiyorsunuz?
Allah varislerin en hayırlısıdır. Miras konusunda insan iki durumda bulunur. Varis olan ve miras bırakan.El- Varis olan Allah’tır. İnsanın kendisine kalan mirası mutlak ve ölümsüz sanması, kendini aldatmasıdır. Dahası Allah’tan rol çalmaya kalkmasıdır. İnsan dünyada ne kadar mirasa konarsa konsun, yine de varisliğimecazidir. Asla gerçek varis olmayacaktır. Zira gerçek varis mirası elinden çıkarmayandır. Oysa insan ölünce, başkaları da kendine varis olur. Hiç şüphesiz El- Varis isminin tecellisi Müminlere vaat edilen cennettir. Cennet Mümine mirastır. Cenneti hak etmiş mümin, cennetin gerçek varisidir.’’ Ve dediler ki: Bize yaptığı vaatte sadık olan ve bizi cennete varis kılan Allah’a hamdolsun! ‘’(Zümer suresi;74.ayet) Elbette cennete varis olanların bir bedeli vardır. O bedel insanın yaptıklarıdır. Yani cennet insanın yaptıklarına Allah’ın ödülüdür. ‘’ Ve onlara nida edilecek: Yaptıklarınıza karşılık olarak sizin mirasçı kılındığınız cennet işte budur.’’( Araf suresi;43.ayet). Cennete varis olmanın şartlarından en önemlisi de Salahtır. ‘’ Onlar ki Salah’larının muhafızıdırlar, ve işte onlar cennete varis olanlardır.’’(Mü’minun suresi;9-10.a.) Allah’ım: Bizi Muhammedi mirası üretenlerden eyle! Ya Rab: sonsuz olan cennete varis olanlar arasına bizi de kat! Amin! Selam ve dua ile.
