Eskiden Gazeteciler Türkiye'ye gelen yabancı turistlere soru sormak için mikrofon uzatır ‘Türkiye'yi sevdiniz mi’ diye bir soru sorardı.
Turistte cevap verirdi; “İstanbul çok güzel, Türkiş kebap çok güzel…”
Bizde sevinirdik bu sene turistler ülkemizi İstanbul’u kebabımızı beğendiğine, sonuçta ülkeye döviz yağıyordu, turistin ülkemizi beğenmesi kebabımızı beğenmesi para demekti sonuçta.
Bir de seneye başka turistlerin de ülkemizi ziyaret edeceği anlamına gelirdi.
Biz hancı onlar yolcu misali.
Bize göre Turist ve Turizm bacasız fabrika gibi görürdük.
Çünkü milyonlarca insanımızın geçimi Turizm’den geliyordu.
Bilhassa bölgemizdeki gençler sahip kentlerine gelip, rahatlıkla iş bulabiliyorlardı. Hatta öyle bir espiride vardı, “Kurtalanlı gençler, otobüse binip, Marmariste indiklerinde otobüste İngilizceyi ana dili gibi öğreniyorlardı.”
Ama gelin görün ki bu gelenek maalesef bitti. Çünkü gençlerimiz artık sahil yerlerinde iş bulmakta zorlanıyorlar.
Bunun sebebine gelince özelikle son on yıldır, aldığımız ve ağırladığımız göçmenler misafirler gelip gitmiyorlar. Ve Turizm bölgesinde çalışıyorlar.
Hatta göçmenler, “Türkiye çok güzel, kebap çok güzel, nargile çok güzel, Türkiye kolay ülke” deyip, diğer akranlarını ve akrabalarını çağırıyorlar.
Valizini, Çoluğunu çocuğunu toplayan soluğu ülkemizde ve sahil kentlerinde alıyor. Hatta kendilerine özgü mahalleler oluşturuyorlar. Bir taraftan Türkiye’nin nimetlerinden faydan alıp, diğer taraftan ise kendi örf ve adetlerini sürdürüyorlar.
Bir çok kentlerimizde artık Suryeliler Mahallesi, Afganlılar Mahallesi, Kazakistanlılar, Pakistanlılar mahallesi oluştu.
Türkiye’ye yerleşenler, barınma ve yemek ihtiyaçlarını karşıladıktan sonra Ucuza çalışıp, iş buluyorlar ve akabilinde işyeri açıp kendi işlerini kuruyorlar.
Ben bizzat şahid olduğum çok konu var böyle .
Onun için bizim gençlerimiz maalesef işsiz ve çaresiz.
Onun için Batman işsizler sıralamasında birinci.
Onun için İnsanlarımız ekonomik sıkıntı çekiyor.
İstanbul’da bir semtte dolaşırken, kendimi Mülteci zanettim sanki başka bir ülkedeymişim gibi geldi bana. Çünkü insanlar yabancı dil konuştuğu gibi, işyerlerinin tabelası ise hep yabancı Arapça, İngilizce hatta ve hatta Rusça bile gözüme çarptı.
Bu manzara korkutucu ve ürkütücü geldi bana.
Ne oluyoruz dedim kendi kendime kendi ülkemde yabancı kaldım.
Ülkemizde kayıtlı 5 milyonun üzerine sığınmacı var.
Bir o kadar da kayıt dışı göçmen, bu ülke nüfusumuzun yüzde 15’i demek.
Bu sayı ülkemiz için çok fazla bir sayı.
Her ülkenin kendine göre bir kazancı ve bütçesi var.
Resmi açıklamalara göre bizim misafir ettiğimiz sığınmacılara harcadığımız para 90 milyon dolar deniyor, bu hakikaten büyük bir fedakarlık ülkemiz ve Bizim adımıza.
Şimdi Afganlarda Pakistanlıda ülkemize akın etmekte ve bu durum artık kapasitemizi zorlamakta.
Bu insanlar sınırımızı bir şekilde geçip kalabalık ortamda kayıp oluyorlar.
Ama içlerinde hırlısı, hırsızı, made bağımlısı, dilencisi ne ararsanız var şu anda asayışı bozan bu yabancı uyruklu kişiler toplumumuzda ciddi endişe yaratmakta ve vatandaş tedirgin.
Ben insanım elbet her insana saygım var ama kendi ülkende kendi vatandaşımız hakkını işini saygınlığını korumak ve kollamak zorundayım.
"Önce can sonra canan "
Ülkemiz kalkınmaya olan bir ülke ve her bir kuruşa ihtiyacı var, işsiz birçok vatandaşlarımız var. Çok insan kıt kanaat geçiniyor, ülkemiz bir mülteci cennetti olmamalı, kendi vatandaşının cenneti olmalı...
Surçu lisan etti isem Af ola…
