GÜZEL İNSANLAR HALA BURADA YAŞIYOR

17-04-2017

Lao Tzu “Eğer üzüntülüyseniz geçmişte, huzur hissediyorsanız şimdi de, endişeli hissediyorsanız gelecekte yaşıyorsunuz demektir” demiş.

Bizimki gibi insana can, mal güvenliği, tutarlı bir yaşam vaat etmeyen, istikrarsız koşullarda yaşamaya mecbur eden bir yerde, nostaljiye kaçış, sürekli üzüntülü olma halinden ziyade bir ağrı kesici.

Güzelliği yeniden hissetmenin, yeniden yaşatmak için bir neden bulabilmenin çoğu zaman tek çaresi.

Uzun zamandır ortak bir hissimiz var: Kendimizi yalnız hissediyoruz.

“Fanusta” hissediyoruz.

Güzel sanatların, müziğin, estetiğin, güzel hislerin, güzel davranışın, medeni iletişimin günlük yaşamımızdan uzaklaştığını, yaşamımıza bunların tam tersinin yüceltildiği sığ bir anlayışın hakim olduğunu hissediyoruz.

Derinlikli ve manalı bir yaşamı sadece belirli bir inanca, belirli bir yaşam tarzına ve satın alma gücüne bağlayanların ortak yaşamımızı şekillendirdiği bir hayata mecbur edilmişiz gibi hissediyoruz.

Böyle düşünenlerin ve yaşayanların sesi o kadar yüksek çıkıyor, o kadar bağırıyorlar ki, yaşadığımız yerde tutunacak bir dalın veya insanın kalmadığını düşünüyoruz.

Herkes birbirine soruyor, herkes birbirine “vah vah”lanıyor: Nereye gitti o güzel insanlar? Sokakta birbirlerine nazik davrananlara ne oldu? Ortak iletişim diline ne oldu?

TRT Arşiv’de izlediğimiz eski programlarda herkesin birbirine azami nezaketle yaklaştığı o tatlı dile ne oldu?

O şekilde davrananlar ve konuşanlar toplu halde öldüler mi?

Hayır.

Sadece sesleri çok çıkmıyor.

Zaten “ses çıkaran” hayatlara hiçbir zaman sahip değillerdi, sahip olduklarını ve düşündüklerini göstererek, duyurarak yaşamazlardı, şimdi birileri avaz avaz bağırınca, pek görünmüyorlar haliyle.

Sokaklarda avaz avaz bağırmanın, gösteriş yapmanın, toplumsal yaşam kurallarına uymamanın “ayıp” olduğunu öğrenerek büyümüş, sıraya girmeyi “enayilik” saymayan, başkalarının hakkını gözeten, tanımadığı insanlarla medeniyet çerçevesinde konuşmayı bilen milyonlar bir anda yok olmadı bu topraklarda.

Buradalar. Bağırmıyorlar sadece.

Ama her şeye rağmen güzel şeyler olmuyor mu, olmayacak mı  memlekette?

Haksızlık etmeyelim.

Bu hafta  İl Kültür Müdürlüğünün organize ettiği ve içinde Global Gençlik Derneği olarak bizim arkadaşların da katılacağı bir dizi etkinlik başlayacak, salı gününden itibaren başlayacak ve 4 gün boyunca devam edecek.

Tiyatromuzla, Konserlerimizle, sergimizle. Hepinizi bekliyoruz İl Kültür Müdürlüğüne.

Kafa dağıtmak adına güzel bir hafta olacak buna emin olabilirsiniz.

Ben, Batmanda kültür sanat algısının zamanla değişeceğini ve hak edeceği yeri alacağını düşünüyorum zamanla. Ya siz?

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?