MİLLET, OLUP BİTENİN FARKINDA...

11-08-2017

Daha önce birçok köşe yazısı yazmıştım.

Ancak sivri dilli siyasiler, halkı kutuplaştırma çabalarına tam gazla devam ediyor.

İktidar bunu yapıyor, ana muhalefet partisi de geri kalmıyor.

Bilmem ki bu tür siyaset ve söylemler sarf ederek, etik olmayan değerlerin dışına çıkarak, uygarlıktan uzak, sadece insanları geren ve adeta karşı karşıya getiren söylem ve demeçler neye yarıyor?

Bundan kim kazançlı çıkar anlamış değilim.

Dış güçler dedik, emperyalistler dedik, İsrail dedik ve yazdık eleştirdik hakarete varıncaya kadar yazmadığımız kalmadı (kendi adıma söylüyorum)

Onların hak ettiklerine inandığım için yazdım muhtemelen ataklarına ve yapacaklarına karşın boş durmayıp yazmaya da devam edeceğim.

Fakat içerde olup bitenler hiç de hoş değil.

Fazlasıyla insanın içini acıtıyor ve canını yakıyor.

Örneğin; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu güya Almanya’da Almanlara Türkiye’ye gitmeyin, can güvenliğiniz yok demiş.

Bunu Sn. Cumhurbaşkanı Erdoğan da TV kanallarında sert bir dille dile getirdi.

Haberlerde birçok kanallarda gördük duyduk.

Eğer doğruysa neden Kılıçdaroğlu’nun hakkında gerekli yasal işlem yapılmıyor?

Yapmamak da göz yummak değil mi?

Onu görmezden gelmek değilse nedir?

İktidar olarak ülkemizi her konuda korumak kollamak kalkındırmak asli görevleri değil mi? Üstelik böylesi bir ağır suçlamayı ispat etmek belgelemek çok mu zor?

Özellikle de teknolojinin sosyal medyanın çok ileri boyutlarda olduğu bu çağda.

Bir basın mensubu olarak bir vatandaş olarak inanın aklım karıştı.

Kılıçdaroğlu böyle bir demeç veya söylemde bulundu mu bulunmadı mı?

Söylemediği halde söylemiş gibi lanse ediliyorsa bu bir seçim yatırımı değilse ne olabilir?

Yahut CHP vekillerinin yine TV kanallarında Genel Başkanımıza kumpas hazırlanıyor biz onu kimselere yedirmeyiz deyimleri ve demeçleri yoksa doğru mu?

İşte kafa bulandıran ve net olmayan belgesi ispatı olmayan söylemler ortamı gri hale getiriyor.

Ancak tüm siyasiler kirli oynasalar da iftira söylemlerle birbirlerini suçlasalar da seçim yatırımı yapsalar da hatta ne yaparlarsa yapsınlar millet olup bitenlerin farkında ve millet uyumuyor.

İsterdim ki Kılıçdaroğlu eğer söylememişse söylemediğini ispat etsin.

Ancak onda da atak ve net bir duruş yok göremiyorum.

Bu durum hepimizi üzüyor geriyor.

Kimlere inanıp inanmayacağımız konusunda kararsız ve sınırda kalıyoruz.

İşte Türkiye’de siyasetin son durumu gelinen nokta içler acısı.

Önümüz mübarek kurban bayramı selamlaşıp halkımızı mutlu etmenin milli birlik ve beraberliğimizi perçinleştirmeye çalışacağımıza yapılan bu ucuz siyaset aklıselim insanları üzmez mi?

Yazık çok yazık fazlasıyla yazık geriye dönüşü olmayan ve olmayacak artı sosyal sosyolojiyle toplum psikolojisiyle bilardo oynar gibi oynamanın kimselere bir faydası olmaz aksine zamanla büyük bedeller ödetir diye ? de mi düşünmüyorlar anlamakta gerçekten güçlük çekiyorum.

Ama inanıyorum ki sosyal statüsü mevkisi ne olursa olsun bu ülkeye güzelim Türkiyemize, kadir şinas milletimize bilerek veya bilmeyerek zarar verenlerin mutlak surette yine bu millet tarafından karşılığı misilleriyle kendilerine ödetilecektir.Tarihin akışı hep böyle akmış sonuçta hiç kimsenin yaptığı yanına kar kalmamıştır.En yakın örnek Fetö de olup bitenlerin olduğu gibi,diye düşünüyorum.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?