1 secde mutluluk yetecekti bize; ben, beni sende bulsaydım...
Ben, beni sen de bulurum bulmasına da sen bu aralar çitki tatlım modunda ortaya hem buruşuk hem de çok karışık....
"Dere boyu kavaklar
Deve boyu kavaklar
Açtı yeşil yapraklar"
Korku filminde çığlık çığlık kahkahalar...
Ben beni sen de arıyorum
Ve sende buluyorum her seferinde
Sense umutlarıma mezarlık oluyorsun
Umut mezarlığımda ölmüşlerim çok
Başım sağolsun ölmüş umutlarıma
Bir de giden sevgililer için
Allah rızası için El-Fatiha...
Ben beni sen de buluyorum da
Sen çitki (ne yapıyorsun)tatlım?
Süt dökmüş bir sokak kedisiyim artık kalemşör ciğerci kedilerin göbeğinde....
Hayat dediğinse bazen Pepe'nin pipisi'nde " Oldu da bitti maşallah, biz de görürüz şiddet uyguladığını inşallah tutarsızlığında. Nasılsa kız bizim, oğlan bizim... Bazen de nerden bakarsan bak Bay Pipo'nun purosundaki kim denklemli bir labirent çelişkisinde…
Üç yanlış bir doğruyu da bizi de her seferinde cehennemin dibine götürüyordu...
Ve bütün sevgililer Üç yanlışın kollarında yaşlılığa bayram açıyordu... Zalimler birdi ve zalimler için yaşasın cehennem diyordu mazlumun da aşığın da türküsü...
''Ben yare doyamadım
Ben o yare doyamadım
Doysun kara topraklar"
Doysun bir eli bedduada Dil'i geçmiş zaman kipinde babalar...
Koşun çocuklar, koşun insanlık indirimde... Bunlar batan insanlığın malları... Bir alana bir insanlık da bedava....
Aşka yasal cinayetler işleniyordu burjuvazi bir şakanın kakalaşmış kollarında...
Aşk amansız bir kadın hastalığı diye çiziliyordu bütün haber bültenlerinde.... köşe başlarında gözlerini dikmiş on dörtlük bir kız çocuğunun bedenine bakıyordu namustan ahlaktan dem vururken bir çayın son deminde...
Yalnız anlaşılıyorduk Uranüs'ün bacakları ve Venüs'ün bacanakları arasındaki Alamanca gel git hezeyanlarda....
Bir tıkırtı geliyor kalbimin ifşa olmuş tehlikeli oyunlarında..Enişte gülüyor, kedişte diye... Bütün erişteler modern bir yalnızlıkta az sonra yem olacak ya nasılsa bir futbol maçı transfer dosyalarında...
Yalnız da anlaşıldık, yanlış da...
Ben beni sende bulurum diye düşünüyordum ama neylersin ki kalbim tadilatta ve az sonra ikinci bir aşk porsiyonlarında satılacak pazarlarda, Mısır'a sultan olmak için...
Ben beni sende bulurum ve sadece bize 1 secde mutluluk gerekir zannediyordum... Sen ise umutlar mezarlığına çeviriyordun tadilattan bir türlü çıkamayan kalbimi ve çitki tatlım diye bas bas bağrıyordun...
Ölmüş umutlarımın mezarlığı hala diri duruyordu nedense... Ve
Sen meşhur, anonim bir şarkının nakaratında geçen bir sokak kedisi yedin yüreğimin aslan dehlizlerinde, bir zamanlar Amerika'da...
"Hadi gülüm yandan yandan
Biz korkmayız ondan bundan
Biz korkmayız ondan bundan"
Şimdi ise Şekerpare filminin meşhur replikleri kadar anlamsız ve virgülsüz bir cümle gibisin...
..........
"Mühürleyin evi Erzurum'a sürüyorum hepsini şark görevi yapsın ............?"
Hurşit(Şevket Altuğ): Peki bizim komiser nasıl biri?
Mois kılığında Ziver(Şener Şen): Alçak, düzenbaz, namussuz, rüşvetçi herifin teki.
Hurşit: Doğru. Tanıyor Ziver'i
Ve mutlu son...
"Nah Peyker! Nah! Oh şekerpare! Oh!"
...............
"Hadi gülüm yandan yandan
Biz korkmayız ondan bundan
Biz korkmayız ondan bundan"
"Kalk gidelim sevdiğim
Kalk gidelim sevdiğim
Devriyeler basmadan"
