Değerli Sonsöz Gazetesi okurlarım;
İnternet hayatımıza girdi gireli yaşam tarzımızda değişiklikler oldu.
Bütün bildiklerimizi öğrendiklerimizi unutup, sudan çıkmış ördek gibi şaşkınız.
Çok şey bildiğimizi sanıp ama hiçbir şey bilmediğimizi anlar olduk.
Doğru kullanıldığı zaman internet, bir nimet gibi işimizi kolay hale getiriyor.
Ama işin içine öyle fırsatçılar çıktı ki son zamanlarda öyle abuk sabuk paylaşımları gördükçe artık kimsenin kimseden sakladığı bir şey kalmadı. Öyle ki yediğimiz yemekleri dahi sosyal medyalarda paylaşanlar oluyor.
Yapılan bir ankette vatandaşların sosyal medyaya ne kadar güvendiğini sormuşlar, maalesef güvenirliği yok denecek kadar az.
Çünkü herkes her şeyi zamansız paylaşıyor şov yapıyor. Onun için normal sosyal medya takipçileri yapılan paylaşımlara fazla itibar etmeyip geçiştiriyor.
Bunlar zararsız gibi gözükse, şimdilerde zararlı paylaşımlar ve reklamları görür olduk.
Örneğin; Sanal para çıktı karşımıza, hayali bitcoin şirketleri sosyal medyaya reklam vermeye başladı. İnternet üzerinden alınan bu hayali para şu an oldukça popüler. Artık paralar sanal ortamda alınıp satılıyor. Tabi geçicide olsa kar edenler oluyor.
Şimdi de internete popüler sanal arsa alım satımı revaçta.
Yani görmeden bilmeden arsa veya ev satın alıyorsun belli bir süre sonra bu aldığın arsa değer kazanıyor.
Yani gerçekte hayal edip alamadığımız her hangi bir objeyi Dünya’nın her yerinden alabiliyorsunuz ve o bölge veya obje arık sanal alemde sizin mülkünüz oluyor.
Sıkıldığınızda yada ihtiyaç gördüğünüzde satışa çıkarıp satabiliyorsunuz.
Alıcı var mı evet. Hemen hazır sizi bekliyor.
Geçen gün İstanbul’da bir mezarlık dahi satıldı.
Adam ne yapacaksın buraya diyenlere ilginç bir cevap verdi.
Sanal alemde de ölenler olacak ve işte o zaman ucuza kaptığım mezarlığı kar elde ederek satacağım.
İnanılır gibi değil bu çılgınlık gibi gözükebilir ama gerçek.
Ve gerçek para vererek bunu alıyorsun.
Çok düşündüm bu alış verişte bir mantık göremedim.
***
Yıllar önce vizyona girmiş filmi izlemiştim.
Bu filmde aynı şimdi olduğu gibi gerçek ve sanal alemde gözlük takarak yaşanan maceralar anlatılıyordu ve oldukça ilgi çekmişti o dönemde.
Tarih 1990 olur mu öyle şey desek de 2022 de bunun ilk adımlarının atılması beni dehşete düşürdü.
7’de 70’e herkesin elinde evinde telefon bilgisayar, gerçekçilikten gittikçe uzaklaşan bir toplum.
Artık ne örf kaldı ne gelenek.
Babalar çocuklar üzerindeki otoriteyi kaybetti.
Herkes bir İnternet bağımlısı oldu.
Bunun için internet yasasının bir an önce çıkması gerekir. Ve bu tür reklamların internette ve sosyal medyada yasaklanmasını isterim.
Dost çakalınız.
