SONSÖZ KİMİN?

01-06-2018

(ALLAH(CC)'IN...

10/YÛNUS–90: Bi z, İsrailoğullarını denizden geçirdik. Böylece firavun ve onun ordusu, azgınlıkla (zulümle), düşmanlıkla onları takip etti. 

(Sular), onu boğacak düzeye erişince, (firavun) o zaman: “İsrailoğullarının kendisine (O’na) inandığı ilâhtan başka (ilâh) olmadığına ben de iman ettim. Ve ben (de), Müslümanlardanım (teslim olanlardanım, İslâm’a girenlerdenim).” dedi.

10/YÛNUS–91: Âl’âne ve kad asayte kablu ve kunte minel mufsidîn (mufsidîne).

Şimdi (mi) (teslim oldun, öyle mi?) Ve sen, daha önce asi olmuştun.

Ve sen, fesat çıkaranlardan idin.

Denizin ortasında mağrur ve kendini her şey sanan; hatta Tanrı zanneden adam suların kendisine doğru geldiğini görmeye başlayınca az önceki azameti, cesareti ve Hz. Musa'ya ve dahi askerlere.

Bağıran mağrurlu gözleri bir anda yerini korkuya ve acizliğe bırakmıştı.

Aslında acizliğini biliyordu en başından bilmesine; lakin Samir'in benliğine kaptırmıştı benliği bir kez…

Bahçeleri, sarayları bıraktırmıştı ve intikam yemini ettirmişti benliği…

Gitgide büyüyordu gel-gitler gecenin bir yarısında yola çıkan kalplerde kartopu gibi...

Korkunun yerini gri bir şaşkınlık alıyor öfke ve kin büyük bir acze dönüşüyordu…

Ve Firavun dizlerinin üstüne çöküp yalvarmaya başladı...

Ağzından Ey âlemlerin Rabbi, yüce Rabbim ey merhametli Allah’ım, ben sana inanıyorum ve senden başka ilah olmadığına (Lâilaheillah) yemin ederim dedi.

Bir ses ÂL'âne/ şimdi mi dedi?

Zira Firavun'un kıyameti çoktan kopmuştu kalbine tesir edecek felaket bir kasırga gibi kalbini en şiddetli ızdıraba teslim etti etmesine lakin yer gök kendini çoktan terk etmişti ikiye.

Vallahi de billahi de biz sana inanmayı nasip etmeyecez denilen vakitti o vakit o mahur bestenin çalmadığı demdi henüz.

 Musa ağlıyordu, yaprak ağlıyordu, gök çatlıyordu kederinden, yer şak ediyordu kendinden; fakat ÂLâne/şimdi mi diyordu her damla gözyaşı.

Musibet şiddetli bir zaruret olmuş birdenbire onu zapt etmişti.

Sular suyla yıkanacak, sular içinde uyku zamanıydı; sular içinde doğarken Musa.

Kim bilir belki de suda doğum Musa'nın doğuşundan geliyor ve çocuklar bu yüzden suyu çok seviyordu...

Hem su değil miydi Musa'nın hikayesini başlatan ve sarayı yıkmaya getiren başlangıç..

İşte bu yüzden evladım sen hep su gibi aziz ol.

Reislerin, başkanların, kralların, kavimlerin efendisini bir damla su esir eylemişti, Musa’nın Rabbine döktüğü bir damla gözyaşıyla.

Şarkların/şarkıların ve garpların efendisinin suyla son dansıydı bu; çünkü sonsöz Allah'ındı ve her şeyin efendisi, tek ve mutlak hâkimi oydu.

Bunun üzerine Firavun secdeye kapandı ve secde vaziyetinde yalvarmaya başlamıştı; lakin iş işten geçmişti bütün pişmanlıklar suya uyumuştu ve o vaziyette sularda boğuldu gitti…

Söz verilmiş ve beden kurtarılmıştı ibret olsun diye.

Olmasın hiçbir bedende felaket. Sonsöz söylenmişti her zamanki gibi...

SONSÖZ Allah"ın olmuştu.

Niechtze de “Tanrı öldü” dediğinde altına Niechtze diye imzasını atmıştı; oysa hâşâ Allah ölmemişti...

Allah “Niechtze öldü” dediğinde ise Azrail çoktan canını almış ve Allah imzasını sonsöz ile atmıştı ve Niechtze ölmüştü.

Onlar hep tuzaklar kuruyor, iyilere zarar vermeye, iyilerle  dalga geçmeye onları aşağılamaya, deve işkembeleriyle taşlamakla uğraşıp duruyorlardı;oysa Allah ne diyor sonsöz Allah’ın diyor ve Allah onların tuzaklarını başlarına geçiriyordu...

Ve Mekke yavrulayan bir köpeğin başına yavrularıyla zarar görmesin diye dikilen askerle gönüller teslim alınarak alınıyordu burun bile kanamadan; cihadın ne olduğunu anlamayanlara inat küçük cihat bitti büyük cihat/nefis savaşı başladı dedirte dedirte...

Sonsöz bir aile, bir aşk bir mücadeleydi yeryüzünde.

Gönüllerde alev alev büyüyen, bir su gibi yürekleri yıkayan, suda doğumlar gerçekleştiren ve başlangıçlardan başlangıç destanları yazdıran bir şiirdi…

İnsanlığımızı kıyama kaldıran ve acizliğimizi secdeye kapatan bir gönül dostu, dosta, muhabbete bir çağrıydı Sonsöz, gerçek sonsözün sahibi SONSÖZ’ünü söyleyene dek.

Ne mutlu  dili ve yüreği döndükçe  sonsözü söylemeye çalışanların bir ferdi olan bizlere ve SONSÖZ söylenene dek zalimlerle mücadeleden vazgeçmeyenlere…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?