Diyarbakır ya da Siirt istikametinden Batman’a gelirken şehre 10 km kala herkesin fark edeceği yegâne şey devasa bir toz bulutu. Batman’ın her tarafı toz sisi altında.
Şehre girişte özellikle Batman Park civarında Köprülü Kavşak çalışmalarından dolayı yoğun bir toz sisi var.
Kış aylarında da Batman’ı hatırlayacak olursak yoğun bir kalorifer dumanı ve bunun getirdiği keskin, berbat bir koku var.
Anlayacağınız ne yaz aylarında ne de kış aylarında burnumuz bir türlü huzura rahata kavuşamıyor bu memlekette.
Yol yapım çalışmaları, doğal gaz için alt yapı çalışmaları, kış aylarındaki yakıt egzozları, konut-inşaat çalışmaları, ihalesi Suriye’ye kesilen ve ilimizi günlerce yaşanmaz hale getiren toz bulutları derken Batmanlıların sağlığı zarar görüyor.
Yol yapım çalışmaları sürekli var. Olsun da! Ama yapılırken vatandaşı rahatsız etmeyecek şekilde ve kısa sürede yapılması lazım. Köprülü Kavşak bitmedi gitti. Öbür yollar öyle.
Doğal gaz çalışmaları yapılıyor. Yapılırken yollar da bozuluyor. O yolların yeniden yapılması olayı da var.
Doğal gazın gelmesiyle şehrimizde kış aylarında kirli hava oranı azalacak. Peki, yaz aylarındaki tozu nasıl bertaraf edeceğiz?
Batman’da hava sirkülâsyonu olmuyor. Yazın yaprak kımıldamıyor, şehrin havası değişmiyor. Çalışmalar yapılırken en azından kuru toprağı sulayarak nemlenmesini sağladıktan sonra çalışmalar yapılırsa tozu asgariye indirebiliriz. Bununla beraber uygun saatler tercih edilmeli.
Astım hastaları var, bronşit, koah hastaları var. Bunların düşünülmesi lazım.
Şuna da değinmek lazım. Yaz aylarında kokan çöpler etrafa kötü koku yayıyor. Bunlar Belediye temizlik ekipleri tarafından toplatıldığında dakikalarca etrafı ölü balık kokusu kaplıyor. Turgut Özal Bulvarı gibi işlek yerlerde hem de. Benim tavsiyem böyle işlek ve merkezi yerlerde çöp toplama ve temizlik çalışmaları gece saatlerinde yapılsın.
Artık bu memlekette burnumuz, ciğerlerimiz gün yüzü görsün.
Halkın sağlığının korunması adına gerekli önlem ve tedbirler neyse, yapılabilecekler neyse lütfen yapılsın.
Bu tozu tamamen yok edemeyiz, ama en aza indirmeye gayret göstermeliyiz.
Millet de bıkmış bu durumdan tabi. Herkes farklı bir noktaya bağlamış umudunu.
Mesela birinden şunu duydum. Batman semalarının tek kurtuluşu Ilısu Barajıdır. Buraya baraj yapılırsa ılıman bir iklime geçiş olacak. Yağmurlar yağacak. Şehrin havası temizlenecek. Ben de diyeyim, Atatürk ve Keban barajları Şanlıurfa ile Elazığ’ı ne kadar Trabzon’a benzettiyse emin olun Ilısu da o kadar benzetecek.
Anlayacağınız fiziki zararların yanında ruh sağlığımız da bozuluyor.
