Bir ve beraberce bir kulluk

Sabahattin Hamidi

1 ay önce

Kıymetli okurlar; Allah’a binlerce şükür bir Ramazan'ı Şerifi daha da bitirdik.    

Bu mübarek ayın anlam ve önemine azami şekilde riayet etmeye çalıştık. Allah'ın rızasını kazanmayı hedefleyerek bir duruş sergilemeye çalıştık. Haramlardan uzak durarak, Allah'ı memnun edecek ibadetlerle meşgul olduk. Bir olmaya çalıştık, beraber olmaya çalıştık, kardeş olmaya  ve sıkıntılarımızı paylaşmaya çalıştık.

İşte bu Mübarek ayda geliştirdiğimiz birliği, beraberliği, kardeşliği ve yardımlaşmayı devam ettirelim. Bu şuur ve mantıkla bir kulluğu yaşamaya gayret gösterelim.

Evet, bu mübarek ayda sayılamayacak kadar hayır ve bereketlerin sahibi olduk. Rabbim kabul buyursun. Ama bunu diğer günlerde de yapamayacağımız anlamına gelmiyor. Çünkü bu taşımız olduğumuz sorumluluk, Müslüman kimliğimizi üstümüzde taşıdığımız müddetçe devam etmektedir. Müslüman olduğumuzun göstergesi sadece mübarek ay ve günlere, gecelere ait bir Müslümanlıkla sınırlı değildir. Yani bu günlerde çokça Müslümanlık, diğer günlerde daha az ve daha gevşek bir Müslümanlık mantığı olmamalı. Ramazan ayında bunu yapabildiğimize göre bütün bir yıla daha yayabiliriz. O gayretle bir kulluğu yaşayabiliriz. Peygamber efendimiz sav, Bunu bizlere hatırlatıyor ve ikaz eder tarzda şöyle buyuruyor.

Allah katında en sevgili ibadet şekli, az bile olsa devamlı olanıdır diye buyurmaktadır. Yüce Allah'da gösterdiğimiz kulluğun süreklilik arz eden bir kulluk olmasını emrediyor bizlere. Şöyle buyuruyor: Ey kul, Ey Müslüman! Ölüm sana gelinceye kadar boynunu Allah'a eğik tutacaksın diyor. İşini, aşını, emeğini, paranı, imkanlarını, servetini ve tüm muameleni, Allah'ın emrine sunacaksın diyor bizlere. Azda olsa, bir hayat boyunca Allah'ın istediği bir hayatı yaşamamızı emrediyor bizlere.

Ramazan ayı boyunca kardeşçe bir hayatı yaşadık. Azami ölçülerde Hak ve hukuklara dikkat ederek ve riayet ederek yaşadık. Bir, beraber ve kardeş olmaya çalıştık. İşte biz Müslümanların bu birlik ve beraberliği kıyamete kadar devam ettirmemiz gerekiyor. Bunu yapmak zorundayız. Bunu yapmadığımız için ümmet olarak bugün paramparça bir vaziyette yaşıyoruz. Onun için küfrün ve tağuti düzenlerin aramıza koydukları nifak tohumlarından ötürü adeta oyuncakları haline gelmiş bir durumdayız.

 Her isteyen istediğini istediği yöne sürüklemekte, bizleri birbirine düşman kılmakta ve öldürtmektedir. Her huzursuzluk, anarşi, katliam ve kaos Müslüman olan topraklar içerisinde cereyan etmektedir. Nerde zulümden söz edilirse, karşısında olan isim mutlaka Müslüman  olmuştur.

Dünyanın bir çok yerinde;

Arakan’da, Myanmar’da, doğu Türkistan’da, Mısır’da. Irak’ta, Suriye’de Hama’ da, Humus’ta, Filistin’de Çeçenistan’da, Sırbistan’da ve Afganistan’da bir vahşet yaşatılıyor Müslümanım diyenlere.

 Sebebi de bir ve beraber olmayı beceremediğimizdendir. Gerçek anlamda bir Müslüman ve ümmet olma idrakine varamadığımızdan kaynaklanmaktadır. Oynanan ve farkına kolay kolay varamadığımız oyunların farkına varmalıyız. Akıllarımızı başlarımıza almalıyız. Takınmamız gereken tavrı Yüce Allah buyuruyor:

"Unutmayın, inananlar birbirlerine düşman olamazlar, onlar ancak kardeştirler. O hâlde, müminler arasında çıkabilecek anlaşmazlıklara seyirci kalmayın, din kardeşlerinizin arasını düzeltin; Allah’tan gelen ilkeleri çiğnememe konusunda son derece titiz ve dikkatli davranın; müminlerin birlik ve beraberliğini bozup İslâm toplumunu zayıflatacak her çeşit olumsuz davranıştan sakının ki, O’nun tarafından şefkat ve merhamete lâyık olabilesiniz"(Hıcr;10.)diye buyurmaktadır.

    İşte böyle bir metotla hareket etmeliyiz. Allah'ın ipine topyekûn sağlam bir şekilde

sarılmalıyız. Bu şekilde bir yaşantı ile yaşadığımız zaman, değil bu coğrafyanın, bütün evrenin önümüzde hizaya geçeceğini asla unutmamalıyız.

   Yüce Allah'ın bizlere bahşettiği bayramlarımızdan bir tanesini daha yaşayacağız. Bu mübarek bayramın, yeryüzü sathı üzerinde yaşayan tüm Müslümanların birliğine, dirliğine, beraber ve kardeşliğine vesile olmasını, ülkemizdeki nifak tohumlarının son bulmasına, bölgemiz ve Batmanımızdaki huzurun tesisine, birliğine ve kardeşliğine vesile olmasını Rahman ve Rahim olan yüce Rabbimizden temenni ediyorum. Bu vesileyle;

 Tüm Batman'lı hemşerilerimin Mübarek Ramazan bayramını en halisane duygularımla kutluyorum.

 

YAZARIN DİĞER YAZILARI