Açıklamada “Bir ülkenin sosyal ve ekonomik olarak gelişme kaydedebilmesi için o ülke çocuklarının kendi dilleri ve kültürleri ile büyümelerinin önü açılmalı ve yeni nesiller için bunlar kayıtsız şartsız sağlanmalıdır. Ancak bunlarla toplumlar gelişip ilerleyebilir. Ülkemizde anadili Kürtçe, Arapça, Lazca, Ermenice, Hemşince, Çeçence, Süryanice.. vb. olan çocuklar kendi dillerinden koparılmaktadır. Bu durum tüm toplumu etkilemekle beraber en çok çocukları etkilemektedir. Bilimsel olarak da pedagojik ve formasyonel olarak da anadilin çocuklar için önemi açık ve nettir. Bu haktan mahrum olmak tüm çocukları negatif olarak etkilediği açıktır. Bizler bu topraklarda tüm halklar anadilleriyle eğitim almalıdır diyoruz. Bunun dışında hiçbir seçenek dillerin yaşatılmasında çare olamaz. Haftada iki saat seçmeli ders bu topraklarda yaşayan halklara hakarettir. Olması gereken herkesin kendi ana dilinde eğitim almasıdır. Ülkemizde ortaöğretim kurumlar yönetmeliğine göre 5,6,7 ve 8 sınıflarında okuyan öğrenciler Yaşayan Diller ve Lehçeler başlığı altında özel ve kamuya ait tüm okullarda kendi ana dillerini öğrenmek için 2 saatlik seçmeli ders haklarının olduğunu bilmeleri lazım” dedi.
