BARİ ZULME KARŞI AYIRIMCILIK YAPMAYIN

20-07-2014

İsrail’in mazlum Filistin halkı üzerine bomba yağdırması ve Suriye’de Kürtlerin yaşadığı yerleşim yerlerine İŞİD’in hunharca saldırılarına karşı Batmanda büyük bir tepki var.

Kobani'de Kürt bölgelerine karşı yapılan saldırılara karşı HDP ve BDP adeta seferber olmuşlar. Bir taraftan Rojava halkı için yardım kampanyaları yürütülüyor ve destek görüyor, diğer taraftan da her gün kentin değişik noktalarında yürüyüşler yapılıyor.

Batmandan yüzlerce kişi Rojava ile sınır olan bölgelere giderek buralardan da destek mesajları veriyor.

İsrail’in Gazze’ye saldırılarını havadan ve karadan sürdürmesi de Batman’da çeşitli etkinliklerle protesto edildi.

Hüda Par ile Düşünce ve İnanç Platformu bileşenlerinin organizasyonları ile Atatürk Parkında toplanan binlerce kişi, Gülistan Caddesine yürüyerek kitlesel basın açıklaması yaptı.

Yine Atatürk Parkı önünde Düşünce ve İnanç Platformu tarafından Gazze’de İsrail bombaları ile şehit olanlar için gıyabı cenaze namazı kılındı.

Zülüm nerede olursa, kimin tarafından kime karşı yapılıyorsa "dur demek, lanetlemek" insanı bir görevdir. Dolayısı ile ortaya koyulan tepkiler de doğru ve yerinde tepkilerdir.

Son günlerde İsrail ve İŞİD in mazlum halklara karşı yaptıkları zulmü kabullenmek doğru değildir.

Ancak her meselede olduğu gibi bu meselede de zulme karşı çıkma noktasında bir ayırımcılık ve ayırışıma dikkatimizi çekiyor.

İŞİD in zulmüne karşı ayaklanan kesimler, İsrail'in zulmüne karşı yeteri kadar tepkiyi göstermezken, Filistin için ağlayanlar, bağıranlar çağıranlar da Rojava ve Suriye’de yaşanan zulme karşı sessizliklerini koruyorlar.

Ortadoğu coğrafyasında yaşanan her türlü zulme ve şiddete, ayırımcılık yapmadan tepki göstermek gerekir.

BDP ve HDP’nin Rojava’da yaşananlara duyarlılık göstermesi, yerinde ve doğru bir duruştur.

Diğer taraftan da Düşünce ve İnanç Platformu bileşenlerinin de İsrail zulmüne karşı gösterdikleri tepki, olması gereken ve yerinde bir karardır.

Ama ortada bir yanlış var. Her iki kesimin de yanlışı, insanı üzen türdendir.

Her iki ayrı kesim Rojava ve Filistin meselesine yaklaşımında ciddi bir biçimde ayırımcılık yapmaktadırlar.

Dolayısı ile iki doğrunun yanında bir de yanlış var.

Bu yanlış, acıda bile kendini somut bir biçimde gösteren "ayrışma ve ayırımcılıktır"

Bu sorun, öyle sırdan bir sorun değildir.

Ayırımcılık yapmak, hele hele acıya ve zulme karşı ise ortada haklılık ve inandırıcılık kalmaz.

Yaşamın her alanında yapılan ayrımcılığı, bari acılara ve zulme karşı yapmayın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?