Ramazan ayına ve akabinde bayramının da huzuruna ulaştıran Rabbirrahime(c.c) sonsuz şükürler olsun.
Allahu Teala’nın ne bizim orucumuza ne namazımıza ne de hiçbir ibadetimize ihtiyacı yoktur. Muhtaç olan biziz. Fatiha suresinde "İyyake na'büdü ve iyyake nestain / Biz yalnız sana ibadet ederiz ve ancak senden yardım dileriz." Ayeti bizim, Rabbimize muhtaçlığımıza en güzel örnektir.
Elhamdulillah ki sadece Allah’a muhtacız. Yoksa, fani dünyanın rızıkları insan elinde olmuş olsaydı halimiz nice olurdu. Hal böyleyken bile, insanlar Rabbimizi unutup kula kulluk etme gafletine hep düştüler ve düşüyorlar. Çoğu Müslüman olan bir ülkede bu kadar rüşvet, torpil, adam kayırma başka bir şey ile açıklanamaz çünkü. Müslümanlığın gereği sadaka, zekat verirken bile riyakarlık ve gösteriş aldı başını gitti maalesef. Rabbim, bizi kendinden başkasına yöneltmesin.
"Sevabını Allah'tan umarak iki bayram gecesinde kalkıp ibadet eden kimsenin kalbi, kalplerin öldüğü gün ölmez."( A.g.e., Sıyam: 67.)
Gerek hatamızla gerek kusurumuzla gerekse de acziyetimizle ama ennihayetinde salih niyetimizle bu mübarek ayı geride bıraktık. Şanı yüce olan Allah o kadar cömert ki, rızasına uygun en küçük amelimizde dahi bizi taltif ediyor (ödüllendiriyor.) Düşünün ki patronunuz size maaşınızı daha işe başlamadan fazlası ile veriyor ve görevinizi yerine getirdiğiniz için ayrıca muhasebesi yapılamayacak kadar büyüklükte tekrardan sizi ödüllendiriyor. Bu da yalnızca keremi bol olan Allah’ın şanına yakışır.
"Ey Müslümanlar topluluğu! Keremi bol olan Rabbinizin rahmetine koşunuz. O, bol iyilik ve ihsanda bulunur. Sonra onlara bol bol mükâfatlar verilir. Siz gece ibadet etmekle emrolundunuz ve emri yerine getirdiniz. Gündüz oruç tutmakla emrolundunuz, orucu tuttunuz ve Rabbinize itaat ediniz, mükâfatınızı alınız.
Bayram namazını kıldıktan sonra bir münadi şöyle seslenir:
"Dikkat ediniz, müjde size! Rabbiniz sizi bağışladı, evlerinize doğru yola ermiş olarak dönünüz. Bayram günü mükâfat günüdür. Bugün semâ âleminde mükâfat günü olarak ilan edilir." (el-Tergîb ve't-Terhîb Trc. 2:332.)
Gök semadaki yıldızlar adedince, çöllerdeki kumlar adedince, okyanuslardaki su damlaları adedince Elhamdulillah.
Bayramlar küslüklerin sona erdirilmesi gereken mübarek günlerdir. Kan davalı olsan dahi ki Peygamber Efendimiz Resulü Kibriya Veda Hutbesi’nde kan davasının sonlandırıldığını ifade etmiştir. O zaman bizler kim oluyoruz ki emre itaatsizlik ediyoruz. Çoğu Müslüman olan bir ülkeyiz demiştim yani küçük ya da büyük çaplı kan davaları halen olağanmış gibi varlığını devam ettiriyor. 40 yılı aşkındır devam eden ve onbinlerce insanın hayatına mal olan bir kavganın içindeyiz. Yoksulun kanı üzerinde palazlananlar, elbetteki bu kan sadece şeytanın ve sizin işinize geliyor. Yoksa, bayram havasında ve güllük gülistanlık bir yaşamı hangi vatandaş, yurttaş istemez ki.
Ezcümle; kanla beslenen vampirlerden hayır yok, bu baharı getirmek yalnızca bizim elimizde. Dili, dini ve ırkı fark etmeksizin karşımızdakine daha hoşgörüyle, daha sabırla ve daha iyi niyetle yaklaşarak bilatereddüt(tereddütsüz) refah ve huzur içinde gün ve günler görebiliriz.
Mübarek Ramazan Bayramınızı tebrik eder, Ehad (Bir) olan Rabbimin, bu güzel ismine layık kullar olup birlik ve beraberlik içinde nice güzel bayramlara kavuşmak duasıyla, hepinizi Allah’a emanet ediyorum. Sağlıcakla kalın.
