HAYATIMIZI EMANET ETTİKLERİMİZ

HAYATIMIZI EMANET ETTİKLERİMİZ
15-03-2021

Tıp, hayatımızda çok önemli bir yer teşkil etmektedir. 
İnsanlığın ilk evrelerinden beri var olan tıp ilimi, her geçen gün ilerlemiş ve tedavisinin mümkün olmadığı düşünülen en amansız hastalıkların bile tedavisi bulunmuştur. 
Eskiden ilkel olarak yapılan tıbbi tedaviler, günümüzde yerini modern cihazlara bırakmıştır. 
Geçen her gün, modern tıbbın ilerlemesi ile neticelenmektedir.
Tıp deyince doktorlarımızdan bahsetmemek olmaz elbette.
Atatürk,
” Beni Türk Hekimlerine emanet ediniz” diyerek doktorlarımızın önemini ve değerini belirtmiştir.
Dünyadaki her meslek belli bir değeri taşır ve yaşam koşulları adına gereklidir. 
İnsanın hem kendisine hem de topluma mutlaka doğrudan ya da dolaylı yararı olan bir icraattır. 
Doktorluk ise adeta altın bir meslektir. 
Ancak, doktor olmak için uzun ve meşakkatli bir eğitim gerekir ve hatanın telafi edilemediği bir meslektir.
Doktor hastanın umududur. 
Sağlığına kavuşturduğu her hasta, doktoru için ödül gibidir. 
Çare bulamadığı her hastalık ise doktoru gece gündüz üzer, yorar, düşündürür. 
Başkalarının, yakınlarının bile bakmaya dayanamadığı hastasına, doktor sevgi ile sarılır, güç verir, yaşam sevinci aşılamaya gayret gösterir. 
Yaşamın uçuculuğunu, ölümün kaçınılmazlığını herkesten iyi bilir ama bu acıyı hastasından uzaklaştırmak, bu sonu geciktirmek için geceli gündüzlü çalışır.
Doktorlarımızı senede bir gün anmak yeterli değildir.
Dileğim odur ki, yaşayanlar dahil bir çoğu adına heykelleri dikilmeli, sokak-cadde adları verilmeli. Okul ve üniversitelerin uygun mekanlarına kısa hayat hikayeleri yazılmalıdır. Onların adına hatıra pulları basılmalıdır.
Bu sadece bir şükran gösterisi değildir. 
Bir motivasyondur.
Moraldir.
İnsanı yaşatmayı, acısını azaltmayı, insanlığa daha nitelikli bir yaşam sunmayı amaç edinen, kutsal, saygın ve onurlu mesleği büyük bir özveriyle yerine getiren, her koşulda, son zamanlarda özellikle pandemi sürecinde ülkemizin insanları için 7 gün 24 saat emek veren tüm sağlık çalışanlarının günü kutlu olsun.
Cemil Hoca, Mehmet Hoca, Aslı Hoca, Ahmet Hoca, Uğur Hoca ve...
Saygı özlem ve rahmetle.
Doktor Hocalarımıza doktorluğun onlara ne ifade ettiğini sordum birbirinden anlamlı aldığım cevapları sizlerle paylaşmak istiyorum;
Uzm. Dr. Emine Tınkır Kayıtmazbatır-Göz Doktoru
Hekim olmak başka insanların hayatına dokunabilmektir. 
Hiç tanımadığın insanlar için kendi ömründen harcamayı göze almaktır. 
Derde de şifaya da, yaşama da ölüme de şahit olmaktır. 
Işık ile buluşan bir gözde, bir çocuğun gülümsemesinde, yeniden atan bir kalpte, bir hastanın hayır duasında huzur bulmaktır. 
Çocukluk hayalimdir, tekrar dünyaya gelsem tüm zorluklarına rağmen yine olmak isteyeceğimdir.
Opr. Dr. Ümit Karaalp Göz Doktoru
Her şeyin karşılıklı yapıldığı, yapılan şeylerden ise kâr realizasyonu elde edildiği sistemler topluluğunda bütün bunlardan sıyrılma, bedenle beraber yüreğe dokunma, canlara can olabilme fırsatı sunan bir meslek hekimlik. Yürekten temennilerin, iyi niyetlerin gün sonunda yüreğimizde oluşturduğu mutluluğun tümgün yorgunluğunu aldığı hayatın içinden meslek.
Prof. Dr. Mustafa Kemal Çelen- Enfeksiyon Hastalıkları
Doktorluk, bir meslek değildir.
Adanmışlıktır.
Dr. Yazgı Köy-Patoloji Doktoru
Doktorluk benim için hayattaki her şeyden bilerek ve isteyerek vazgeçip insanlara yardım etme sanatı.
Dr. Nilüfer Goncagül Kaplan-Aile Hekimi
Hiç tanımadığın insanların (din,dil,ırk vs..) koşulsuz şartsız yardım taleplerine karşılık vermek, onları iyileştirmeye çalışmak İçin büyük sorumluluklar almak.
Ve yine o hiç tanımadığınız insanların hayır dualarını ve teşekkürlerini işitmek.
Doktor olmanın tanımı benim için bu.
Her teşekkürü duyduğunda tekrar tekrar şükrediyorsun.
Bence dünyanın en kıymetli mesleği kıymeti bilinmese de…
Dr. Gökhan Daş
Din, dil, ırk ayrımı yapmadan, iyilik ve sağlığı gönülden sunan, hayatı en kutsal değerlerle koruyan insandır doktor.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?