HERKESİN KAZANDIĞI BİR SEÇİM

28-06-2018

Bir seçim sürecini de bayram havasıyla bitirdik!

Büyük beklentilerle yola çıkıldı.

Çok konuşuldu, çok tartışıldı, çokça vaatler verildi.

Bu süreçte en çokta karşılıklı atışmalara sahne oldu.

Biri bir şey söyledi diğeri cevapladı öbürü yalanladı öteki karaladı.

Günleri saya saya seçim zamanı olan 24 Haziranı etik.

Sayılı gün tez gelir derlermiş, seçim gününü de saya saya olmasa da çokça konuşarak getirdik.

Siyasetçilerin beklentileri büyük olunca kendileri de büyük büyük konuşunca halkta bu girdabın içinde yerini aldı.

Siyaset ekranlarda böyle ateşliyken halkın nabzı da aynı tansiyonda atmaz mı?

 Fikirler havada uçtu taraflar kılıçlarını çekti. Tek gündem olan seçim ve ne olacağı ile ilgili yorumlar yapıldı. 

Hakkını yemeyelim arada doların vaziyeti, patatesin soğanın son durumu altının halet-i ruhiye si de konuşuldu.

Gün geldi sandıklar açıldı.

Herkes sonuçlara kilitlendi.

İktidar istediği oy oranını alırsa yönetim şekli değişecek, çıkan sonuçlara göre rejim değişikliği olacak çıkmasa muhalefet, kurdukları ittifak ile kendi başkanlarını çıkarmayı planlayarak mevcut sistemin devamını uygulamaya çalışacaklardı.

Sandıklar açıldı herkeste bir bayram havası herkes pek bir mutlu çıktı.

Bütün siyasetçileri bir galibiyet havası sardı.

Ak Parti oylarını düşürse de cumhurbaşkanı adayını % 52.55’e tamamlayıp sistemin ilk kazananı olduğunu açıkladı. 

CHP oylarını yükselttiğini söyledi.

MHP bölünmesine rağmen oy kaybetmeyerek barajı aştığını iktidarında onsuz bir şey yapmayacağını belirtti. 

Yeni bir parti olan İYİ Parti bu kadar kısa sürede barajı aşarak mecliste yer edindiğini vurguladı.

HDP için barajı açacak mı? Açmayacak mı? Soruları gündemdeyken % 11. 63 barajını aşarak 67 milletvekilini mecliste yollayarak başarı elde etiğini düşündü.

Yani etrafta bir kazanmışlık edası, herkeste buda “bizim başarımız” havası dönüyor.

 Bu kadar büyük büyük oynayıp çıkan her sonuçta kendinizi kazanmış sayacaksanız adama “bu kadar yorgunluğa ne gerek var” derler.

Benim bu seçimlerden anladığım siyasette kazanan ya da kaybeden yok.

Önümüze bakarız mantığı çok güçlü bir şekilde siyaseti çerçeveliyor.

Bu seçimde siyasetçiler kaybetmedi bun anladık umarım seçim sonuçlarında halk kaybetmiş olmaz.

Ülkenin kemikleşmiş sorunları var görmezden gelinen yok sayılan bu sorunlara çözüm bulunmalı.

Birçok alanda da reform niteliğinde değişimler yapılmalı.

Başta eğitim, işsizlik, gelir dağılımındaki eşitsizlik, ekonomik kiriz, uyuşturucu sorunu, toplumsal ahlakın çöküşü gibi alanlarda acil iyileştirmelere gidilmeli.

Seçimin sonuçlarının hayırlı olmasını diliyorum.      

Yalnız bu sonuçlara siyasetçilerin sevinmesi yerine toplumsal ihtiyaçların karşılanmasını, sorunlara çözüm getirilmesini bekliyorum.

Hoşçakalın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?