İpek Er’e mektup

İpek Er’e mektup
18-07-2022

Kara gözlerini yumduğunda üzerinden bu gün tam 2 yıl geçti. Bugün yaşasaydın halen çocuk denecek yaşta olurdun

Acılı coğrafya, birçok yaşıtın gibi sana da uzun ve mutlu bir yaşam hakkı tanımadı.

Daha çocuk denecek yaşta veda ederken bize, geride gözü yaşlı bir anneyi, büyük bir kederi ve oyuncaklarını bıraktın sadece.

Annen, çeyizini koyacağı bohçada halen kanlı elbiseni ve bebeklerini saklıyor.

“Bunlar İpeğimin çeyizi” diyor, bohçaya her dokunuşta.

Her dokunuşunda gözyaşlarının döküldüğü çiçeklerle ve kalplerle süslü çeyiz bohçana, çocukluk kokun sinmiş.

Her koklayışında iki gözü iki çeşme, ağlıyor annen.

Dünya aynı bıraktığın dünya, kötüler ve kötülükler hiç azalmadı.

Senden sonra da tecavüzler, kadın intiharları, namus adı altında cinayetler,  töre cinayetleri devam etti.

Genç kızlar ve kadınlar acımasızca ölüme mahkum ediliyor halen.

Sen son olmadın yani.

Senin gibi nicelerini aynı kader bekliyor bu yüzden de.

Fetişistler, zalimler, kalpsizler, egoistler,  sana yapılanları görmezden gelerek suça ortak olanlar çoğalıyor halen.

Ve en acısı, senin olayında olduğu gibi suçlular, sapıklar, tecavüzcüler halen aramızda serbestçe dolaşıyor.

Buna en çok Hakime Annen isyan ediyor.

Annen, ölümünü hiç kabullenemedi .

Çeyiz bohçanı gelin olacağın gün gelecekmiş gibi hazırlıyor.

Sana yakıştırdığı gelinliği halen beğenemedi.

“Gelinliği en az onun kadar güzel olmalı” diyor.

Senin hayatını karartanları savunan avukatların olmasına ise çok üzülüyor.

Seni ölüme zorlayanlar hak ettiği cezayı almadı.

Vicdanlı birkaç kişi dışında kimseler bu olayın peşine düşmedi.

Duyarsızlık olmasaydı, sesini çığlığını duyan olsaydı, senin kaderinde bu olmazdı zaten.

Senin gibi kimse annenin çığlığını da duymuyor.

Gülüşünü ve o kara gözlerini en çok da o özlüyor.

Bir o unutmuyor.

Bu mektubu sana yazmam bile seni hiçbir zaman unutmayacağımız anlamına geliyor.

Sana yapılan zulüm cezasız kalmasın diye haberlerini yaparken bile inanmayacaksın belki ama birileri “Batmanın imajını bozuyorsunuz” diye bize tepki gösteriyor.

Kimisi de “suçun mahali Batman değil, niye gündemde tutuyorsunuz” diyor.

Düşündükleri, kafaya taktıkları şeye bak.

Acının, ölümün mahali mi olur.

Gencecik bir kız ölmüş, fail ve failler ortaya çıkarılması gerekir, adalet yerini bulmalıdır.

İpek, sana bu Batman’ın Temmuz sıcağında yazıyorum.

Tıpkı ölümünde duyduğumuz o sıcaklık gibi bir yakıcı sıcaklık var.

Ancak senin bize güller içerisinde cennetten baktığını hissedince bir serinlik kaplıyor yüreğimizi...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?