İŞTE ÖYLE BİR PROTESTO

21-05-2018

Bu dünyanın bir köşesinde zalimler bir köşesinde mazlumlar durur.

Zalimin yaptığı her züllümde mazlum ah eder.  Ve mazlumun bir ahı arşı alaya gider

Arşı ala gökyüzünün en üst tabakası bizim de mazlumun ahının ulaştığı, Allah’ın katı olarak kabul etiğimiz yer.

O yüzden Yaradan a inanan vicdanı olan her insan zalim olmaktan korkmalıdır.

Düşünün ki yeryüzünde bir noktadan ibaret olan insanın en ufak ahı arşı alaya gidecek kadar güçlüyse zalimin yaptığı yanına kar kalır mı?

Keşke şu dünyada ne zalim olsa ne de herhangi bir yerde canı yanan bir mazlum olsa.

Ne çok güçlü olsa insanoğlu nede çok zayıf olsa.

Ne çok mutlu ne de çok mutsuz.

Ayarınca kararınca yaşasa ne güzel olurdu.

Sanırım dünya bu dengenin üzerine kurulmamış olsa çünkü Habil ile Kabil den bu yana hiçbir zaman akan kan durmamıştır.

Her dem zalim adaletsizliğiyle acımazlığıyla yakıcı yıkıcı kırıcılığıyla kendi mazlumunu yaratmıştır. Dünyanın sonuna kadar da bir köşede zalim bir köşede mazlum olacaktır.

 Dünyanın en büyük yükü olan mazlum ise sadece zulüm kendine yapıldığında feryat figan edene denmeyecektir.

Kimliğine diline dinine rengine bakmadan Adaletsizlik hakkaniyetsizlik kime uğramışsa onun yanında duran mazlumdur belki de…  

Günlerden Filistin günlerden Kudüs.

Kudüs’te üç semavi dinin de kutsal mekânlarının bulunması, kentin tarih boyunca uluslararası öneme sahip olmasına yol açtı. Kudüs, üç semavi din olan İslam, Yahudilik ve Hıristiyanlık için çok kutsal yerleri içinde barındırıyor.

Ama bu kutsal kabul edilen yerde yüzyılla aşkın bir süredir kavgalar savaşlar meydana gelmekte. Bu kavganın çıkış sebebi Kudüs’ün kutsal kabul edilişi ve Kudüs’te hak iddia etmelerinden kaynaklı.

Bu aralar insanlar farklı şehirlerde mitingler yürüyüşler yaparak İsrail’in Filistinlilere yaptığı zulmü protesto etmek için sokaklarda. İsrailli lanetleyerek zulme dur diyemiyorlarsa da zulmü hatırlatarak gözler önüne çıkartmaya çalışıyorlar.

Ve bu mitinglerde en güzel ve en dikkat çekici olan durum ise olaysız sorunsuz bir şekilde İsrail’i protesto edişleri.

Öncelikle vatandaşların bu tür ya da başka protestolarda, mitinglerde her zaman olaysız ve herhangi bir müdahale yapılmadan sakin geçmesini temenni etmek isterim.

İnsanlar memnun olmadıkları haksız buldukları şeylere kendilerince tepki vermek için yürüyüşler ya da mitingler yapacakken gereksiz müdahalelerden bazen çok tatsız görüntüler ortaya çıkıyor.

Bizler izlerken rahatsız oluyoruz. Bu yüzden görmek istediğimiz görüntüler her zaman böyle…

Bu protestolardan sonra insanların yollara dökülüp protesto etikleri eylemlerden sonra umarım İsrail’le yapılan ticari antlaşmalar durdurulur.

İnsanlar yaptıkları alışverişlerde ellerinde belirledikleri listelerde bu İsrail malı almayalım protesto edelim yerine gümrükten hiç geçmeseler daha iyi olacaktır.

Örneğin ithal tohumda İsrail’e bağımlı hale geldiğimiz söyleniyor. Her ne kadar ilgili yerler kişiler bağımlılık derecesini kabul etmeseler de ticaretin yapıldığını kabul ediyorlar.

Daha da tehlikelisi bu tohumların genetiği değiştirilmiş olduğu. Ticari antlaşmalar sadece tohumdan ibaret değil!

Yani bu sokaklarda yapılan protestolar yerine daha elle tutulur yaptırımlar yapılsa sanırım daha etkili olunacaktır.

Hoşçakalın…

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?