OKUYORUZ AMA ATANAMIYORUZ

12-03-2015

Geçtiğimiz gün gazetemizde “TGK, öğrencilerin sorunlarına ortak oldu” başlığı altında bir haber yaptık.

Türkiye Gençlik Konseyi (TGK), Batman Üniversitesi’ne giderek Sağlık Kurumları İşletmeciliğini okuyan öğrencilerin kaygılarını dinledi.

Tabi öğrencilerin ortak kaygısı, okul bittikten sonra atanamama korkusu.

Sağlık Kurumları İşletmeciliğinde okuyan öğrenciler de bu konuyla alakalı korkularını dile getirmişler Genel Başkan Mekan Görük’e.

Allah var, kentin ve gençlerin sorunlarına oldukça duyarlı TGK.

Öğrencileri dinlemekle kalmamış, hazırladıkları raporu Ankara’da ilgili yerlere ulaştırmak amacıyla bir arkadaşı da görevlendirmişler.

Haberi yaptığımız akşam, internet sitemize 20’yi aşkın yorum geldi öğrenci arkadaşlarımızdan.

Hepsi de seslerini duyurduğumuz için bize ve TGK’ya teşekkür ediyordu. Öğrencilerin yorumlarını okuyunca yaşadıkları o büyük korkuyu bir kez daha hissettim.

Tabi ki biz Batman Sonsöz Gazetesi olarak gençlerin, sorun yaşayan kesimlerin, sıkıntıda olan insanların, çaresizlerin, beklenti içerisinde olanların sesi olacağız. Elimizden geldiğinde haberleştireceğiz, ilgili yerler bu haberleri görsün diye çaba göstereceğiz, girdiğimiz her platformda bu sorunları dile getireceğiz.

Ancak atanamama sorununu çözmek için, haber yapmanın dışında başka şeyler de gerekiyor.

Mesela kamuda istihdam alanı yaratılmalı, öğrencilere sadece bilgi değil pratik de öğretilmeli, mezun öğrenciler tecrübe ve bilgileriyle iş dünyasında aranılacak konuma getirilmeli...

***

Bakın, ben de Batman Üniversitesi’nde Kimya Teknolojisi Bölümünde okuyorum. Kendimi diğer arkadaşlara göre daha şanslı hissediyorum çünkü uğraştığım bir meslek var. Okuldan mezun olduktan sonra atanamasam bile kendimi gazetecilik alanında geliştirmeye dönük planlarım var.

Ancak diğer arkadaşları düşününce üzülüyorum tabi.

Düşünün ki kendi memleketlerinden kopup başka şehirlere okumaya gidiyorlar.

Ailelerinden uzaklaşıyorlar. Gittikleri şehirlerde bin bir sorunla karşı karşıya kalıyorlar. Yapılan masraflar ve aradan geçen onca zaman (2 sene ya da 4 sene) ise işin cabası.

Okul bitiyor, 2–4 yıl sonra memleketlerine dönüyorlar, çalışıp para kazanmak istiyorlar.

Bunca zaman tüketen konumundayken, bu saatten sonra para kazanmak, ailelerine maddi katkı sunmak istiyorlar. Ancak gel gör ki iş kapıları yüzlerine kapanıyor.

Ve durum nereye varıyor biliyor musunuz?

Üniversite mezunu bir genç, lise mezunu bir patronun yanında tuvalet yıkamaya, bulaşıklık yapmaya, getir-götür işlerine bakmaya başlıyor.

KPSS’ye girip çok yüksek puan alanlar yaşadı, gerisi Allah’a emanet...

Sokakta gün geçtikçe büyüyen bir işsizler ordusu var. Hükümet, bu konuda ne yapmayı düşünüyor, merak ediyoruz doğrusu.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?