ÖLÜMÜN HABERİNİ YAPMAK

06-01-2016

Yaşamın zorlulukları nedeni ile ölümlerin ucuz olduğu coğrafyada yaşıyoruz.

Basitleşiyor ölmek ve öldürmek.

Basitleştikçe artıyor.

Artıkça sıradanlaşıyor.

Önemsizleşiyor da.

Cumartesi günü yaşanan nişanlı gençlerin ölümü de bütün bun saydıklarımızın bir sonucudur.

Ölüm aynı bulaşıcı hastalık gibidir, bu coğrafyada.

Önü açıldı mı bir türlü sonu gelmiyor.

Kötü huylu tümöre benzer adet.

Yayıldıkça yayılıyor.

İşin en tuhaf yönü de ölümler basitleştikçe cenazeler daha çok kutsanıyor.

Yaşarken kıymet ve değer bulmayanlar ne acıdır ki ölünce değerleniyorlar.

Bize de bu süreçlerde güzel haberlerden daha çok ölüm haberlerini yazmak düşüyor.

Ölüm haberlerini yazarken sıkça hatalar da yapılıyor.

Oysa böylesi hassas durumlarda ölenin yakınlarının acısını da hesaba katarak konuyu haberleştirmek lazım.

Ölüm sebebi ve zamanını yazarken kesin bulgu ve belgelere dayandırmak lazım.

Çünkü yanlış bir bilgi çok istenmeyen sonuçlar doğurabilir.

Ne yazık ki bazen basın mensupları olarak ölçüyü kaçırdığımız oluyor.

Ölümler ile ilgili yapılan haberlerde yanlış, eksik haberlere imza atılıyor.

Tıpkı dün Balpınar Beldesinde yaşanan mülteci bebeğin ölüm haberi gibi

Bazı haber ajanslarının yaptığı habere göre ailesi çadırda yaşayan Faris Hıdır Ali’nin soğuktan donarak yaşamını yitirmişti.

Konuya haber olan bebek ve mülteci olunca haber siteleri, TV’ler manşetten verdiler.

Ancak Valilik ve Balpınar Belediyesi, haberi yalanlayarak bebeğin iki ay önce öldüğünü iddia ediyorlar.

Bu haberin amacını ve serüvenini tam olarak bilemiyoruz.

Ancak ortada ciddi anlamda aydınlatılmayı bekleyen soru şu;

Faris hıdır Ali isimli bebek neden öldü?

Soğuk’tan mı?

Gıdasızlıktan mı?

Hastalıktan mı?

Bakımsızlık ve kötü yaşam şartlarından mı?

Her sebebi ne olursa olsun bir kere bu biran önce aydınlatılması gerekir.

Bunu aydınlatmak ise öncelikle haberi kamuoyuna duyuran habercilere ve haberden sonra yalanlama yapan il yöneticilerine düşüyor.

Şayet Faris Hıdır Ali’nin soğuktan ölmediği iddia ediliyorsa neden öldüğünü ortaya çıkarmak da bu iddiayı ortaya atanlara düşer.

Aldığımız bilgilere göre Faris Hıdır Ali’nin ailesi halen çadırda yaşam mücadelesi veriyor.

Bir kere bu kışın ağır şartlarında yaşamak başlı başına bir sorundur.

Bu şartlarda yaşayan 15’e yakın aile varmış.

Yetkililerin bütün ısrarlarına rağmen çadırlarda yaşamaya devam ediyorlarmış.

Bu durumda yapılacak tek şey var, bu aileleri en yakın mülteci kampına getirip teslim etmektir.

Çünkü bu ağır kış şartlarında çadırda yaşamak kolay değildir.

Başka üzücü hadiseler olmadan zor durumdaki mültecilerin sorununa el atmak gerekir. 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?