OZON TABAKASININ ÜŞÜME İLE BAĞLANTISI...

27-03-2017

Bahar mevsiminin tüm yönleri ile bize yüzünü gösterdiği günlerden geçiyoruz.

Bazen güneş yüzünü gösterince sanırsın ki yazdan bir gün yaşıyorsun.

Bazen de bulutlar aniden toplaşıp sağanak bir yağmura dönüşünce hava buz kesiliyor.

Bu nedenle güneş görmeyen mekânlarda hala ısınma amaçlı olarak soba veya kalorifer yakılıyor.

Tabi ısınma, özellikle kamusal alanlar açısından külfetli bir iştir.

Bu yüzden özel sektördeki birçok kurum, özellikle de özel okulların bir kısmı kaloriferlerini hiç çalıştırmıyor.

Çalıştıran da çok düşük derecede çalıştırdığı için öğrenciler üşüyor.

Bir özel okulda öğrenim gören öğrenci, Mart ayından bu yana ısınamadığından dolayı sürekli hastalanıyordu.

Bu durum onun eğitimini de etkiliyordu.

Dayanmayıp okul idaresine “üşüyoruz ve bu yüzden de hastalanıyoruz” diye şikâyette bulunur.

Derdini anlattığı işgüzar idareci ise hiç beklenmedik bir cevap verir öğrenciye; “Ozon tabakası daha fazla delinmesin diye kaloriferleri yakmıyoruz”

Tabi hiç beklenmedik bir cevapla karşılaşan öğrenci ne diyeceğini şaşırır bir anda.

Lise öğrencisi aslında tam olarak ozon tabakasının ne olduğunu bilmediği gibi, okulda üşümesinin ozon tabakası ile bağlantısını bir türlü kuramaz.  

İlk fırsatta ise “ozon tabakası daha fazla delinirse ne tür zararı var?” ve “kaloriferlerin ozon tabakası ile ilişkisi nedir” bunu araştırır.

Yakılan fosiller sonucu bacalardan, egzozlardan çıkan dumanların doğaya ve dolayısı ile ozon tabakasına olan zararlarını öğrenir.

Her şeyden önce ozon tabakasının güneş ışınlarına karşı tüm canlıları korumak için bir nevi şemsiye görevini gördüğünü öğrenir.

Bu trajedi bize, eğitim yuvalarında bile bilim ve bilginin çıkar amaçlı kullandığını gösteriyor.

Lise öğrencisi yaklaşık 10 yıllık eğitim diliminde hiçbir öğretmeninin kendisine söz etmediği ozon tabakasını, okulun çıkarları söz konusu olduğunda öğreniyorsa vay halimize.

Ne yazık ki bu durum bizim toplumsal bir gerçekliğimiz.

Çıkarcı bir toplum olduğumuzdan dolayı bu tür hadiselerle sık sık karşılaşabiliyoruz.

Elbette ozon tabakasının ciddi manada tahrip olmasının, iklim değişikliği başta olmak üzere birçok doğa felaketine yol açtığı biliniyor.

Ancak okul yönetimi bu önemli meseleyi sadece kendi okulunun çıkarlarını korumak için gündeme getirmesi gerçekten düşündürücüdür.

Ozon tabakasını gözümüz gibi korumalıyız buna eyvallah.

Ancak öğrencilerin üşümesini engelleyecek çözümler de bulunmalıdır.

Okullarda özelikle ısı yalıtım sistemlerine önem verilmeli.

Bir de hala kömür veya fosil yakarak okulları ve dershaneleri ısıtanların, doğalgaz sistemi kurması zorunlu hale getirilmelidir. 

Ozon tabakasını kurumsal çıkarlarına alet eden eğitimciye de bir çift sözüm olacak:

Keşke daha önce akıl edip öğrencilerine ozon tabakasının önemini anlatsaydın.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?