PEKMEZCİ…

01-06-2017

Yaz boyunca tatlarıyla içimizi ferahlatan üzümler, kış için boyut değiştiriyor. Onu kışları üzüm pekmezi haliyle göreceksiniz. Bolluğun, bereketin Anadolu'daki sembolü bağ bozumu zamanında toplanan üzümler, önce bol suyla yıkanıyor. Ardından saplarından bir güzel ayıklanıyor. İçine sap, yabancı madde kaçmamasına dikkat ediliyor. Çizmeler giyiliyor ve leğenlerin içinde üzümler ezilmeye başlanıyor. Şıraları çıkıyor bir güzel. Daha sonra sıkılıyor. Anadolu’nun kimi bölgelerinde üzümün suyunun toplandığı bu havuzlara ''çaraş'' deniliyor. Çıkan su, bir süre dinlendiriliyor. Koca koca kazanlar ateşin üzerine konuluyor. Üzümün suyu içine atılıyor ve üzüm pekmezinin serüveni böylelikle başlamış oluyor. Kazanların içinde kaynayan üzümlerin kefi alınıyor. İyice kıvam alıyor. İçine odun külü ya da temiz killi toprak giriyor. Böylelikle asidik oranı azalıyor. Daha bir tatlılaşıyor üzüm pekmezi. Mayalanması, şaraplaşması da önleniyor. Ardından dinlendiriliyor. Yabancı maddeler, toprak ya da kül dibi çöküyor ve süzülüyor. Son aşama tekrar kaynatmak ve dinlendirmek. Güneş ışığında dinlenen üzüm pekmezleri, tadına tat, şifasına şifa katıyor ve kavanozlara dolduruluyor. Bu fotoğrafı  Gercüş Midyat arasında yol ağzı mevkiinde bağ buzumu zamanında çekmiştim.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?