TEFECİLİĞİN MİMARI ÇİFTÇİLERDİR

12-02-2016

Çarşamba günü bu köşede Batman’ın tarım kenti oluşu ile ilgili bir değerlendirmede bulunmuştuk.

Tarım kenti olan Batman’ın aslında pek de tarım kentine benzemediğini belirterek bu konuda sorumluluğu olan Ziraat Mühendisleri ve Tarım Müdürlüğüne eleştirilerde bulunmuştuk.

Tabi ki hem kurumun hem de Ziraat Mühendislerinin, Batman’da tarımın gelişmesinde rolü çok büyüktür.

Ancak yine de iş, toprak sahibi olan çiftçide biter.

Batman çiftçisi belki de dünyanın en bereketli topraklarına sahiptir.

Büyük bölümü de sulu tarıma ve senede iki ürün yetiştirmeye elverişli bir durumdadır.

Ancak bırakın iki ürünü bir ürünü bile usulüne göre doğru dürüst yetiştiremiyorlar.

İnsanlığın ilk yerleşik hayata geçtiği ve 12 bin yıldır tarımın yapıldığı Mezopotamya’nın bereketli topraklarına sahip çiftçilerimiz ne yazık ki sahip oldukları zenginliğin farkında değiller.

Becerebildikleri tek şey 12 bin yıl önce olduğu gibi tahıl üretimidir.

Senenin toplam 1 ayı ekim ve biçim işi ile uğraşırlar, geriye kalan 11 ayda ise kazandıkları geçimlerine bile yetmemektedir.

Çünkü yılda sadece bir ürün elde etmektedirler.

Devletin tarımsal destekleri de olmasa geçimlerini bile sağlayamayacaklardır.   

Yine büyük bir kesimi de işin kolayına kaçarak sulu tarım yerine kuru tarımı tercih ederek buğday, arpa ve mercimek dışında hiçbir ürün yetiştirmiyorlar.

Tahıl üretimini bilimsellikten uzak bir şekilde yapmaktadırlar.

Daha fazla ürün elde etmek için aşırı derecede kimyasal gübre ve ilaçlarla toprağın verimliliğini yok ediyorlar.

İşin kolaycılığına kaçıyorlar, hasat sonrası tarlada kalan sapların bertarafı için anızları yakarak topraktaki bütün canlı ve mineralleri öldürüyorlar.

Kısacası ellerindeki servetin kıymetini bilmiyorlar.

Oysa bu bereketli topraklara taş ekersen yeşerecek özelliğe sahiptir.

Oysa dünyanın en zengin topraklarında birçok farklı ürün yetiştiriciliği yapmak mümkündür.

Yine tahıl üretiminin yanında hayvancılık, arıcılık, kümes hayvancılığı yapılabilir.

Ancak çiftçiler genelde bir ürün yetiştirmekle yetiniyorlar.

Hal öyle olunca birçoğu geçinemiyor ve nakit para bulmak için tefecilerin eline düşüyor.

Tefeciliğin Batman’da sektörel bir hal alması da beceriksiz çiftçilerden kaynaklanmaktadır.

Birçok toprak sahibi tefecilerin pençesine düşerek arazisini satmak zorunda kaldı.

Neredeyse tarım kenti Batman’da günümüzde toprak ağası tefeciler olmuş.

Bu yüzden tefecilerin mimarı olan çiftçilerin uyanık olması gerekir.

Tembelliği bırakıp sadece yılda bir ürün yetiştirmek yerine en az iki ürün yetiştirmeleri ve bunun yanında hayvancılık ve diğer işlerle de uğraşmaları gerekir.

Aksi halde çiftçilerin elinde kalan üç beş dönümlük arazi de tefecilerin eline geçecek.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?