KAÇAK İNŞAATLARIN BİR ÇÖZÜMÜ VAR MI?

30-08-2020

 Cuma günü gazetemizin birinci sayfasında, kaçak inşaat mağdurları çözüm bekliyor başlıklı haber dikkatimi çekti.
Haber başlığını okuduğumda ilk tepkim “hem bile bile kaçak inşaat yap hem mağdurum de” şeklinde oldu.
Haberde, Belediyenin imar kanunlarına aldırış etmeyip kaçak bina diken müttehit veya arsa sahiplerinin mağduriyetlerinden söz edildiğini sanmıştım.
Haberi okuyunca kaçak inşaatlarda bilerek veya bilmeyerek daire alanların mağduriyetinden söz edildiğini öğrenmiş oldum.
Meselenin geçmişine bir bakalım, sonra şehrimizde kördüğüm haline gelen kaçak inşaat sorunu nasıl çözülebilir ona biraz kafa yoralım.
30 Mart 2019 seçimlerinden sonra Belediye Başkanlığını kazanan HDP’li belediyenin ilk radikal kararlardan biri, kaçak yapılaşmaya izin verilmemesi yönündeydi. 
Nitekim bazı kaçak binaları yıktı, bazı binaları mühürleyerek yapımlarını durdurdu. 
Bu icraat kentte yıllardır göz yumulan çarpık kentleşmeye karşı olanlar tarafından memnuniyetle karşıladı.
Ancak bu işten rant elde edenler, başta HDP’li Belediye Başkanı Mehmet Demir olmak üzere belediye yönetimine büyük tepki gösterdi.
Yıkımlar sırasında arbede yaşandı.
Kaçak inşaat sahipleri ve yakınları belediye önünde gösteri yaparak tepkilerini ortaya koydu. 
Batman Belediyesine kayyum atanmasında, kaçak bina yapanların parmağının olduğu iddiaları ortaya atıldı. 
Mehmet Demir ve ekibinin görevden alınması kararı, bazı kaçak inşaat sahiplerini çok sevindirdi.
Kısa süreliğine de olsa adeta bayram ettiler.  
Belediyenin “bu bina kaçak inşa edildiğinde mühürlenmiştir” pankartlarının hepsi koparıldı, atıldı.
Hatta bir kısmı, atama ile göreve başlayan Belediyenin yeni yönetiminin kendilerine karışmayacağını sanarak büyük bir hızla inşaata kaldığı yerden devam etmişti.
Batman Valisi Hulusi Şahin de Belediyede göreve başladıktan kısa süre sonra kaçak inşaata aman verilmeyeceği ile ilgili adımlar atmaya başladı.  
Mühürlenen kaçak inşaatlarda çalışma yapılmaması ve bitme aşamasındaki kaçak binalara insanların taşınmaması için bu binaların etrafını saçla kapattırdı.
Seçilmiş Belediye Başkanına karşı ağzına gelen her türlü hakareti söyleyip, Belediye Binasını basmaya kalkışan kaçak bina sahipleri, Vali Şahin’in bu tavrı karşısında yaşadığı şok yaşadı ve ortalıkta görünmez oldu.
Böylece ortaya attıkları “Biz seçilmiş belediye başkanını görevden aldık” iddiaları boşa çıktı.
Çünkü Vali Hulusi Şahin, kanun, kural ve nizam noktasında kesinlikle taviz veren bir anlayışa sahip değil.
Hatta mevcut Belediye Yönetimi kaçak inşaat noktasında işi daha sıkı tutup yapı denetim ekibini teknik elaman açısından güçlendirdi, denetimlerin havadan ve karadan yapılabilmesi için drone’li denetime geçmeyi hedefliyorlar.
Batman’da şu kördüğüme dönüşen kaçak inşaat meselesinin hikâyesi kısaca bu şekilde.
Gelelim kaçak inşaatların mağdur taraflarına ve bu sorunun çözüm yolunun olup olmadığına; 
Bu sorunun  en büyük mağdurlarından biri kuşkusuz Belediye Yönetimidir. 
Çünkü sorumluluk bölgelerinde yapılan her  türlü kanunsuzluğa karşı işlem yapmadıkları anda kendileri mesuldür ve suç işlemiş oluyorlar. 
Bu nedenle Belediye Yönetiminde kim yer alıyorsa alsın hele imar gibi ihmale gelmeyecek bir noktada kanun ve kurallara göre iş ve işlem yapması kadar haklı ve gerekli bir tutum olamaz.
Diğer mağdur bir kesim de yaptıkları yanlışın faturasını ağır bir şekilde ödemek zorunda kalan kaçak bina sahipleridir. 
Kaçak bina sahiplerinin en önemli hatası, geçmişte yapılan kaçak binaları emsal gösterip bu hataya düşmeleridir.
Bu işin en büyük mağduru ise kuşkusuz kenarda köşede biriktirdikleri paralar veya aldıkları kredilerle kaçak yapılan binalarda daire alanlardır.
Elde avuçta ne varsa bu dairelere yatıran ve üstelik borçlanan mağdurlar, gazetemize verdikleri demeçte bu sorunun çözümünü istiyordu.
Gazetemiz aracılığı ile Batman Valisi ve Belediye Başkan Vekili Hulusi Şahin’e seslenen Muhammet A. ile Bedrettin G. Batman’ın genelinde kaçak yapı sorunu dikkat çekerek, 171 blok ve bu bloklarda 4800 daire nin  sorunlu olduğunu belirtiyor.
Demek ki sorun sandığımızdan da büyük bir meseleymiş.
Ortada milyonlarca lira harcanarak yapılmış inşaatlar ve binlerce mağdur var. 
Bu kaçak yapıların hepsini yıkmak bile başlı başına bir masraf gerektirir.
Çözüm olarak aklıma ilk gelenler;
Bu inşaatları mevzuata uygun hale getirmek,
Kat sayısı yüksek ise indirmek, 
Kendi sınırlarını aşmışsa alanı daraltmak, 
Yıkmadan mevzuata uygun hale getirip bu binaları ruhsatlandırma fırsatını tanımak.
Doğrusu kaçak inşaat mağdurlarının tümünün yararına olacak başka bir çözüm gelmiyor aklıma.
Umarım kimse kaçak bir daha inşaat yapma hatasına düşmez ve  büyük bir hata sonucu yaşanan mağduriyetlere de bir an önce çözüm bulunur.  

 

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?