KAMU KURUMLARI’NDAKİ DEREBEYLER

24-09-2014

Kamuda iş ve isleyişin istenen düzeyde olmamasının temel nedeni, yönetim ile ilgili sorunlardır.

Batman’da merkezi yönetim ve yerel yönetim bünyesinde 200’ün üzerinde, Milli Eğitim alanında da 300’ün üzerinde müdür pozisyonunda yetki sahibi idareci bulunmaktadır.

Genellemeden ziyade çoğunluğu esas alan bir değerlendirmede bulunacağız bu yazımızda.

Kentimizde bağımsız bir kurum tarafından bir performans değerlendirmesi yapılırsa ve buna göre puanlama yapılırsa, birçok yöneticinin sicil notu 50’nin altında kalır.

Batman’da müdürlerin en güçlü ortak yönleri, bünyelerindeki personeli yönetebilme becerilerinin olmamasıdır.

Yönetebilme becerisi olamayan birine dünyanın en iyi imkânlarını tanıyın, başarılı olması mümkün değildir.

Batman’daki kurumlarda masa başı ve teknik personel fazlalığı olmasına rağmen yöneticilere sorulduğunda, tüm kurumlarda, sahada ve geri hizmette çalıştırılacak personel sıkıntısı olduğunu söyler.

Bütün kurumların diğer bir ortak sorunu da bina ve büro malzemeleridir. 

Bu sorunun nedeni de dairede o kadar çok masa başı işçi, memur, sözleşmeli, 4-C’li müteahhit elemanı (hizmet alımı) var ki kim hangi odada, nereye oturacağını bilmiyor. Çoğu, torpilli olduğundan adeta dokunmazlığı var.

Kendisine masa ve bilgisayar bulan ve bu dokunmazlığı olan kamu çalışanları, akşama kadar bilgisayarda ya haber okuyor ya oyun oynuyor ya da sosyal medya aleminde dolaşıyor.

Bu kişiler biraz olsun çalışma isteği olan iş arkadaşlarının moral ve motivasyonunu bozuyor.

Kamuda işe gelmeyenlere bankamatik memuru deniliyor, işe gelip hiçbir iş yapmayanlara ne isim veriliyor acaba?

Bunlara kimse söz geçiremediğinden “kamudaki derebeyler” tanımı bence yerinde olur.

Dairede personel izdihamına müsamaha gösterirseniz, mesaisini masa başında oyun oynayarak geçirmesine göz yumarsanız, bu sizin iyi bir idareci olmadığınız anlamına gelir. 

Bilgisayar ve interaktif sistemler sayesinde önceleri 5 personel ile yapılan iş ve işlemlerin, şimdi bir kişi ile yapılması mümkün ama hala bir kişinin yapacağı bir iş için beş kişi görevli görünüyor. Bu çalışma biçimine bir an önce son vermek gerekir.

Personeli yönetememe ve planlı bir şekilde ihtiyaca göre çalıştırmama sorununun ne gibi sonuçlara yol açtığını iki örnekle izah etmeye çalışacağız. 

Batman’ın en merkezi noktalarındaki kamu kurumuna ait bir bahçenin durumunu ne kadar da anlatmaya çalışsam görülmeden ne durumda olduğunu tahmin etmek çok zor.

Bu yazıyı okuyanlara tavsiyem mutlaka gidip görsünler.

İsim vermesek de siz mutlaka hangi kurumun olduğunu tahmin edersiniz.

Burası, Emniyet Müdürlüğü ile üniversite alanı arasında bir yerde hizmet veren bir kurumdur.

Bahçesi, yılardır terkedilmiş bir binanın bahçesi kadar bakımsız ve kirli, çimler sulanmadığı için kurumuş. Kuruyan otlar, yakılarak temizlenmeye çalışılmış; bu şekilde çöpler arasında kalmıştır.

Eminiz ki bu kurumda hizmetli de, bekçi de, atıl durumda birçok personel de var.

Ne yazık ki hiçbir güç, bunları bahçe düzenlemesi ve temizliğini yapmak için çalıştıramıyor.

Hemen bu kurumun önünde bir ucu Valilik önüne çıkan, diğer ucu üniversite kapısına giden bir cadde var. Sanırsın ki bu cadde, imara açıldığından beri hiç temizlenmemiştir.

Personel yetersiz denilip burası, görevlisiz kalmış olabilir. Oysa bu caddenin civarında, bitişiğinde, kenarındaki onlarca caddede belediyenin temizlik görevlileri var.

Hangisine bu caddenin hali nedir diye sorulduğunda “bu benim sorumluluk alanım değil” yanıtı alınıyor.

Çünkü temizlik görevlilerindeki algı “sadece sorumluluk alanını temizle ve gerisine karışma” Anlayacağınız bir görevlinin sorumluluk alanı temiz ise ister bir köşede oturur isterse de eve gidip yatar.   

Bu iki örnek gibi daha yüzlercesini sıralayabiliriz.

İşte bu örneklerde, personel yönetim biçiminin ne sonuçlara yol açtığının açık göstergesidir.

Diğer kurumlardaki personel yönetiminden kaynaklanan sorunları anlatmaya çalışsak, ömür biter ama hikâyeleri bitmez.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?