Plakamızın 72 olması, ilçe iken sonradan il olmamamızdan kaynaklıdır.
Plaka numaraları, henüz biz il yapılmadan önce alfabetik sıraya göre yapıldığı için sonradan il olan Batman, 81 il arasında 72. sırada yerini aldı.
Alfabetik sıraya göre gidilseydi plakamız 72 değil, 12 olacaktı.
Plakanın 1 veya 72 olması o şehre herhangi bir avantaj sağlamadığı için sıralamanın bir önemi yok.
Ancak Türkiye’nin 81 ili arasında birçok alanda plakamızdaki sayıdan bile daha gerideyiz.
Ekonomik, sosyal, eğitim, şehrin gelişmişliği açısından plaka sayımızın bile gerisindeyiz.
Bunu söylerken içim sızlıyor tabi.
Şayet şehrimizde bir başarısızlık söz konusu ise bu, hepimizden kaynaklı bir durumdur.
Bakın yakın zamanda LGS sınavına girenlerin sonuçları açıklandı.
Batman, başarı sıralamasında 81 il arasında ne yazık ki 72. sıradaydı.
Şahsen bu sonucu öğrenince kendi adıma içim burkuldu, çocuklarımız ve şehrimizin geleceği açısından üzüldüm.
Kahroldum.
Oysa ben ne eğitimciyim ne de bu şehri yöneten biriyim.
Üstüne üstelik eğitimdeki yanlışları ve aksaklıkları da objektif şekilde bu köşede yayınlayan biriyim.
Eğitimi önemsediğimden dolayı her fırsatta, her yerde eksik ve aksaklıları da muhataplarına iletmişimdir mutlaka.
Buna rağmen başarısızlığa ben üzülüp kendime dert edinirken, bu işi yönetenler ise sanki hiçbir şey olmamış havasındalar.
Şahsen bu mesele, enine boyuna tartışılıp, masaya yatırılması gerekir.
Çünkü bir işte temel sağlam olmadı mı ne yaparsa yap üstüne koymaya çalışacaklarının sağlam olması mümkün değildir.
LGS sınavı, bir nevi eğitimde atılan temelin göstergesidir.
72. sırada yer aldığımıza göre de demek ki temelimiz hiç de sağlam atılmamıştır.
Şehrimizde eğitimin temelinin sağlam atılmaması ve Türkiye Genelinde 72. sırada yer almamızın bana göre 3 temel sebebi var.
Birincisi, eğitim daha çok çıkar ve menfaate dayalı olarak yapılmaktadır.
Örnek mi?
Hafta sonu kursları,
Okullardaki ticari anlayış,
Devlet kitapları yerine küçücük menfaatler için kırtasiyelerle anlaşılıp özel yayınların tercih edilmesi,
Okul bahçelerinin sosyal, sportif alanlar yerine otopark, düğün salonu ve halı sahaya dönüştürülmesi,
MEB kadrolarının çoğunun dershanelerde de ders vermesi veya ücret karşılığı evlerde ders vermeleri ve daha çok ek işlere yoğunlaşmaları.
İkincisi ve önemli neden ise okul idarecilerinin, sendika üyeliklerine göre belirlenmesi ve eğitime yön verilmesi,
Yani liyakat yerine adamcılık ve torpilin belirli olması.
Üçüncü neden ise tüm Batmanlılar olarak eğitimi yeteri kadar önemsemiyor olmamızdan kaynaklıdır.
İşte bu üç önemli neden, eğitimde başarısızlığa neden olmaktadır.
Umarım en yakın zamanda bu kenti yönetenler, eğitimdeki başarısızlığı sıcağı sıcağına masaya yatırıp nedenlerini ve çözüm yollarını bulurlar.
Yoksa bu gidişle 81.sıraya da gerileriz
