MUHTARLARLA ÇÖZÜM MÜMKÜN MÜ?

17-02-2016

MUHTARLARLA ÇÖZÜM MÜMKÜN MÜ?

Muhtarların yetkilerinin çoğunun kamu kurumları tarafından yerine getirilmeye başlanması ile muhtarlıklar işlevsiz bir hal aldı.

Ancak bu ara muhtarlar sık sık gündeme geliyor.

Başta resmi nikâh kıyma gibi birkaç yeni yetkilerin verilmesi söz konusu.

Bir de çözüm sürecinde yaşanan tıkanıklık ve AK Parti hariç hiçbir siyasi partinin Saray’a gitmemesi üzerine muhtarlar yeni aktörler olarak devreye konuldu.  

Cumhurbaşkanı Recep Tayyib Erdoğan uzun süredir atıl durumdaki muhtarları Saraya davet etti.

Sonrasında Başbakan ve Bakanlar, muhtarlarla özel toplantılar gerçekleştirdi.

Batman’daki muhtarların bir kısmı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın davetine icabet etti.  

Bir kısmı da sadece dinlemek için değil “bize de söz verilecekse geliriz” şartını öne sürünce Saray’a götürülmedi.  

Cumhurbaşkanı ile görüşmelerde “bize de söz hakkı verilsin” diyen muhtarlar hala Saray’dan gelecek haberi bekliyor.

Bu arada AK Parti Hükümeti ve Devlet kanadı da Cumhurbaşkanı gibi muhtarlarla ardı arda toplantılar gerçekleştiriyor.

İlk olarak Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek muhtarlarla Kristal Park’ta toplantı yaptı.

Sonrasında Batman Valisi Azmi Çelik aynı yerde muhtarlarla toplantı gerçekleştirdi.

Basına kapalı olarak gerçekleşen toplantıda Vali Azmi Çelik, Batman’daki muhtarlarla iki ayrı grup halinde görüştü.

Valiliğin web sitesinde toplantının içeriği ile ilgili çok kısa bilgi veriliyordu.

Valilikçe yapılan açıklamada “Öğle yemeğinde muhtarlarla bir araya gelen Valimiz, İlimizde yürütülen hizmetlerin daha iyi seviyelere getirebilmesi amacıyla muhtarlarla görüş alışverişinde bulundu” şeklinde bilgi veriliyordu.

Valiliğin yanı sıra güvenlik ve asayişten sorumlu üst düzey yöneticiler de bu ara muhtarlarla birebir görüşmeler yapıyor.

Muhtarların bu kadar çok değer görmeye başlaması kuşkusuz çözüm sürecindeki tıkanıklık ve çatışmalı ortamdan kaynaklanmaktadır.

Bu toplantılara katılmadığımız için muhtarlara tam olarak ne söylendiği ve ne talep edildiğini bilemiyoruz.

Ancak şöyle bir gerçek de var ki sadece muhtarlarla çözüm sürecini sürdürmek mümkün değildir.

Toplantıya katılan muhtarlar da, bu görüşmeleri yapanlar da bunu çok iyi biliyorlar.

Muhtarların “biz çözebiliriz” gibi bir iddiası da yok zaten.

Bazı cesur ve harbi muhtarların, görüşmeler esnasında lafı gevelemeden söylediği gibi çözüm süreci iki şekilde başarıya ulaşabilir.

Birincisi; TBMM’de gurubu bulunan bütün siyasi partilerin ortak mutabakatı ile,

İkincisi; geçmişte olduğu gibi sorunun muhatapları ile müzakere edilerek çözüme ulaşılabilir.

Zaten muhtarların “her şeyi biz çözeriz” gibi bir iddiaları yok.

Muhtarla görüşme yapmak ve nutuk çekmekle bu sorun çözülemez.

Şayet “Muhtarlar halkın yereldeki temsiliyeti ve sesidir” deniliyorsa muhtarlara nutuk çekip, gürlemekten ziyade muhtarın sesine kulak verilmelidir.

Ayrıca muhtarların halk ile devlet arasında hangi alanlarda köprü vazifesi gördükleri bellidir.

Sosyal yardımlar ve yerel hizmetler konusunda gerçekten de önemli görev ve sorumlulukları vardır.

Bu alanda gerçekten özverili bir şekilde çalıştıkları ve çoğu kez muhatap bulmada zorlandıklarını da biliyoruz.

Bu misyonların dışında muhtarlardan başka bir şey beklemek yanlıştır.

Akan kanın durması ve çatışmalı ortamın son bulması için elbette her kesimin, her farklılığın ve rengin katkısı önemlidir.

Ancak bu sorunu tek başına ne muhtarlar ne de başka aktörler çözemez.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?