RAFİNERİ, GÜL SUYU ÜRETMİYOR Kİ!

17-12-2014

Uzun bir aradan sonra Tüpraş’ın bacalarında dumanlar yine tütmeye başladı.

Yaklaşık 3 ay önce Tüpraş üretime ara verirken, buna verilen tepkide kent ikiye ayrılmıştı.

Kimisi Tüpraş’ın üretime ara vermesinin Batman’ın ekonomisine zarar vereceğini söylerken, kimisi de rafinerinin eski olması hesabı ile Batman’da kirliliğe neden olduğundan kapanmasını olumlu görüyordu.

Rafineri yine üretime başladı ya tıpkı kapandığı zamanda olduğu gibi kentte bir ikilem oluşmuş.

Emektar rafinerinin üretime başlamasına sevinen de var üzülen de!

İki taraf da kendilerince haklı.

Tüpraş rafinerisinin mevcut durumu ile ilgili kurumun verdiği bilgilere bir göz atalım önce isterseniz.

1955 yılında işletmeye açılan Batman Rafinerisi, yıllık 330 bin ton ham petrol işleme kapasitesiyle Türkiye’nin ilk rafinerisi olma özelliğini taşımaktadır.

1960 yılında gerçekleştirilen bir darboğaz giderme projesi ve 1972’de yeni ham petrol işleme ünitesinin devreye alınmasıyla Batman Rafinerisi’nin yıllık ham petrol işleme kapasitesi 1,1 milyon ton/yıla ulaşmıştır.

Yerli ham petrol kaynağına yakınlık avantajına sahip olan Batman Rafinerisi, dönüşüm ünitelerinin bulunmaması nedeniyle basit bir konfigürasyona sahiptir ve Nelson Kompleksite Endeksi 1,83’tür.

Rafineri’de, 2013 yılında 1 milyon ton ile 1979 yılından sonra en yüksek miktarda ham petrol işlenmiş ve ağırlıklı olarak bitüm ve Kırıkkale Rafinerisi’ne gönderilen ara ürünlerden oluşan yaklaşık 982 bin ton üretim yapılmıştır.

2013 yılında 314 bin ton olan Mersin terminalinden yapılan satışların Kırıkkale Rafinerisi’nde gösterilmesinden dolayı toplam ürün satışları 808 bin ton olarak gerçekleşmiştir. Kırıkkale ve İzmir Rafinerileri’nden taşınan ürünlerle, AB standartlarında ürün satışı gerçekleştirilen Batman Rafinerisi’nde, bölge talebi ve altyapı çalışmalarının artışı paralelinde 2013 yılında da bitüm satışı % 2,7 oranında artırılarak 603 bin tona ulaşılmış, üretim ve satış rekoru kırılmıştır.

Batman Rafinerisi’nde üretilen yarı mamul kapsamındaki ürünler, Kırıkkale ve İzmir Rafinerisi’nden ise motorin ve benzin ürünleri karayolu ile karşılıklı olarak taşınmaktadır.

Rafineride A grubu emisyon izninin 2007 yılında alınmasıyla birlikte, kullanılan düşük kükürtlü fuel oil yerine doğal gaz sistem hatları çekilmiştir.

Batman’a doğal gazın gelmesi ile birlikte geçen seneden buyana bazı ünitelerde doğal gaz kullanılmaktadır.

Tüpraş rafinerisi ile ilgili teknik bilgiler kısaca böyle.

Rafineride doğalgazın kullanılmaya başlanmasından bu yana hava kirliliği noktasında bir azalma söz konusudur.

Ama nihayetinde bu rafineri gül suyu üretim merkezi değil, petrol ile çalışan bir üretim merkezidir ve ister istemez bir kirliliğe neden olmaktadır.

Gül suyu üretmediğine göre “bu rafineri kirletmiyor” diyemez kimse.

Yapılması gereken, rafinerinin bütün ünitelerini yenilemek ve doğalgaz kullanımını yaygınlaştırarak kirliliğin önüne geçmektir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?