Seni tanıyorum, köhneleşmiş zihniyet!
Sen kıbleyi şaşıransın. Dediğinden gayrı, bildiğinden ayrı, yaptığından farklı, düşündüğüne aykırı yaşayansın.
İnandığının gereklerini bağırıp, nefsine uyansın. Dünyevi zevklerini, ahiret söylemlerin ile sağlamlaştıransın. Enaniyetin esir ettiği bir benliğin var artık.
Tıpkı Hitler gibi, kendi sesinin âlemi zapt edeceğini sanıyorsun. Sen ancak kötülerin kalbinde, zalimlerin beyinlerinde, vicdansızların adaletinde yaşarsın.
Sana iyilerden nefes doğmaz. Yüreklilerden ses çıkmaz. Merhametlilerden el uzanmaz.
Anlıyorum seni, dağın dibindeki tavşancık!
Büyük görmeye başladın ayna da cüsseni, koltukta bedenini, meydanlarda sesini, masada elini… Benden gayrı olmaz diyorsun.
Benim bildiklerim olmasa âlem tepe taklak olur gibi hissediyorsun. Yolları ben yaptım, suyu ben çıkarttım, parayı ben çoğalttım, denizlerin üstünden altından ben geçtim bunların hepsi benim eserim diyorsun, lakin o istemese hiçbir şey olmazdı bunu biliyorsun. Sen küçücük bir tavşansın, oysa o çok büyük bir dağ.
Gördünüz ki çoğu şeyi tanıyor ve bir sürüsünü de anlıyorum. Ama süper güç zannetmeyin beni, bazen bazı şeyleri hiç anlamıyorum. Mesela; Neden Suudi kralı ölünce yas ilan edilmişti? Uzun bir süredir, çok uzun bir süredir, düşünmekteyim.
Fakat kuramadım bağlantıyı affedin, bocalamaktayım. Ben deli divane miyim, gerisinde mi kaldım zamanın, yoksa köhneleşti mi zihniyetim. Biri gelsin tutsun kulağımı, alsın gırtlağımdan lokmamı, parmağını gözüme soksun, ayağımı tekmelesin anlarım, anlayışla karşılarım. Fakat kralın yasını anlayamadım.
Neden çekildi yarıya bayrağım kralın hatırına, kavrayamadım. Kanım dondu kanım, içime sindiremedim. Somayı, karamanı ve en son kamyonetin kasasında ki canlara yandı canım krala ısınamadım. Dile güzel kamyonetin kasasında mevsimlik 15 işçinin vefatına haber bültenlerinde flaş haber diye on dakika ömür bile biçilmedi.
Hâlbuki kamyonetin kasasında gelen o ölüm Allah’ın emri, şoförlerin dikkatsizliği ve devletin sosyal eksikliği kaynaklı bir faciaydı. Bir yas tutulacaksa onlara tutulmalıydı.
Oysa hiçbir yas göremedim. Bu facia, Nani transferi kadar bile gündemi meşgul etmedi. İşte bunu hiç anlayamadım.
Seni çok iyi biliyorum, otobüs durağında menfaatini bindirecek tren bekleyen tilki!
Sen; Devletin milli birlik ve beraberliğini kendi çıkarlarına feda edecek kadar, Atatürk’ün eşit milliyetçilik anlayışını tek bir ırkın tekelinde yaşama ısrarı ve gayretinde olacak kadar faşist, şovenist ve kurnazsın. Ya dediğini duymamakta, ya duyduğunu algılayamamaktasın.
İyi bir ezberci olmadığını, okuduğuna sürekli bakmandan anlıyorum, fakat okuduğunu anlayıp anlamadığın konusunda ciddi şüpheler taşıyorum.
Günah ile hayrı karıştırmakta, çırpındıkça batmakta ve sen kendini denizde titanik sanmaktasın. Hâlbuki buradan bakılınca titanik değil batmak üzere olan eski püskü bir kayığı andırmaktasın.
Bir gün bittiğin zaman, senden geriye kalacak hiçbir şey kalmayacak kadar başarısız olduğunu ben buradan görürken, senin oradan ısrarların senin kendi özüne ihanetindir, bilesin. Ve Dediğine inandığın gün elbette ki kümesin kapısını açmayı da öğreneceksin.
En azından öğrenmeni diliyorum.
…
Sevgilerimle…