BİR GARİP ŞEHİR

22-09-2014

Gariplik, anlaşılamamak tuhaf davranışlar göstermektir. Şehrimizin garipliği ise bir başkadır. Yaşadığımız şehri görüp üzerinde düşününce ibretlik durumlara tanık oluyorum. İnsanlarımız, maalesef bu garipliği oluşturmada özne konumunu aldılar.

Aslında “Bir Garip Şehir” yerine “Bir Garip İnsan” diye de başlık atabilirdim. Ama Şehrin fiziki görünüşü ile tezatlıklar oluşturan durumlarla karşılaşınca “Bir Garip Şehir” başlığını kullanmam daha isabetli olur diye düşündüm.

Önümüzdeki hafta Kısmet olursa, Bu Garip Şehrin oluşmasında etkin rol oynayan İnsandan yani “Bir Garip İnsan” dan bahsedeceğim.

Şöyle, yaşadığımız şehre ibret alma amacı ile bir göz atalım. Şehrimiz lüks binaları ve bu lüks binalarda yaşayanlara ait lüks arabalarla, Türkiye’de lüks yaşam standardının üzerinde bir Şehir.

İnsanlar o kadar lüks yaşıyor ki, nerede ise 3-4 yaşındaki araçların sayısı şehirdeki toplam araç sayısının yarısından fazladır. Her türlü marka otomobili bu şehirde bulmak mümkün. Üstelik her türlü marka ve model otomobiller de yüksek fiyatlı olan otomobillerdir.

Herhangi marka ve model aracın fabrikadan çıkması ile İlimize varması bir oluyor sanki. Ne ararsanız burada bulursunuz. Porsche, Mercedes, BMW, Wolksvagen, Audi ve daha birçok ünlü markayı Şehrimizde bulabilirsiniz.”Nereden geliyor bu değirmenin suyu” diyesi geliyor insanın.

İnsanlar birbirine bakarak yarış haline girmiş sanki. “Komşunun varsa bir Mercedes’i benim de olmalı diyorlar sanki” Diğer taraftan kenar semtlerin fakirliğini, Göç edenlerin açlığını kimse görmüyor. Sessizlerin çığlığı kulaklarımıza ulaşmıyor. “Duymadım, Görmedim, Bilmiyorum”  özdeyişini kendimize ilke edinmişiz.

Her tarafta inşaat yapılıyor. Binalar ardı ardına dizilmiş ama ne bir düzen, ne de bir intizam var. Bazı binalar 4 kat, bazıları 5 kat, bazıları 9 kat. Üstelik bu binalar yan yana dizilmişler. Bu neyin kuralı, bu neyin düzeni? Kimler, birine 4 kat ruhsat verirken diğerine 9 kat ruhsat vermiş?

Binaların etrafında yeşil, içinde otopark yok. Nasıl bir şehir, bu şehir? İnsana hiç mi değer verilmez? Lüks evler yapılmakta ama etrafına bir ağaç dikilmemekte. Lüks Siteler yapılmakta ama Lüks Sitelerde yaşayan Lüks arabalı insanların, arabalarını park edeceği bir alan bulunmamakta.

Evler diyorum da hani öyle 100–150 milyarlık da değil. Batman’da evler 300 milyara çıkmış. Ne gölü, Ne Denizi Ne de Ormanı olmayan bu şehirde fiyatlar nasıl bu kadar yükselir? İnsanlar bu evleri bu fiyatlara nasıl alıyor o da işin farklı ve garip diğer yanı.

Evler ve lüks arabalar. Lüks ama etrafında çöpler birikmiş. Çöpler etrafa saçılarak pis kokular yaymış. Lüks Site sakini elindeki izmariti, çöpü v.s. ne varsa rasgele atmış. Arabasını yasak olan yere park etmiş. Üstelik iki yer işgal ederek komşusuna da yer bırakmamış.

Biri, sitenin kapısının önüne park ederek yaya geçişini engellemiş. Bir diğeri Araç geçiş güzergahına aracını park ederek araç geçişlerini engellemiş. Diğeri, yol ortasında duraklayarak sohbet ediyor. Karşısındakine, komşusuna, yanındakine anlayışı olmayan insanlardan oluşan Lüks bir yaşam.

İnsana saygısı olmayan, İnsan olmanın sorumluluklarını bilmeyenlerin çoğunlukta olduğu Garip bir Şehir...

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?