Eğitim üzerine                                             

Eğitim üzerine                                             
23-07-2023

Meslek Lisesinin gözde olduğu dönemde meslek lisesini okudum. Okuduğum dönemde meslek liseleri sınavla öğrenci alıyordu.

En yüksek puanla öğrenci alan Elektrik bölümü çok tercih edilen bölüm idi. Elektrik bölümünden mezun olanlar hemen iş buluyorlardı.

Okuduğum dönemde aynı sınıfta olduğum arkadaşlar mezun olur olmaz işe girdiler. Kimi TPAO, kimi TEK, kimi PTT gibi işyerlerine başvurdu.

Üniversite okuma isteği olmayanlar işe girip hemen para kazanmaya başladı. Üniversite kazanmaya istekli olanlar kendi imkânları ile çalışmaya başladılar.

İlimizde dershane, rehberlik hizmetleri vs olmadığı için Diyarbakır’a, İstanbul’a, Ankara’ya vs diğer illere gidenler oldu.

Kimi bir sene, kimi iki sene dershane sürecini sürdürdü. Para ve emek harcandı. Bu süreç sonunda kimi istediği bölüme yerleşti, kimi istediği bölüme yerleşemedi.

Üniversite okuma sürecinde yıllar harcandı. O dönemlerde otobüs yolculuğu yaygındı. Yirmi dört saat süren yolculuk sonunda okuduğum ile yetişiyordum.

Yolculuk eziyet verici idi. Okumak da zahmetliydi. Bazen sabahlara kadar uyumuyorduk. Yemek pişirme, bulaşık yıkama, çamaşır yıkama ilave işlerdi.

Aileden uzak, evden uzak gurbette dört yıl geçirdim. Sonra iş bulmak için gayretler, çabalar, ricalar vs harcandı.

KPSS diye bir sınav olmadığı ve okuyan sayısı da az olduğu için şanslıydık. Aynı zamanda Yıldız Teknik Üniversitesi Elektronik ve Haberleşme mühendisliği bölümünden mezun olduğum için şanslıydım.

Yaklaşık bir yıl sonra iş buldum. Para kazanmaya başladım ancak beş altı yıl önce benim ile aynı yıl Meslek Lisesinden  mezun olup işe başlayanlardan daha az para kazanıyordum.

Okumayanların; mesai hakkı, servis hakkı, yakacak izni vs varken benim böyle bir hakkım yoktu. Okumanın bedeli bu muydu?

Sonraki yıllarda İngilizce için kurslara gittim. Kendim çalıştım. Nihayetinde iyi düzeyde bir İngilizce bilgisine sahip oldum.

Almanca öğrenmeye çalıştım. Sonraki yıllarda İş sağlığı ve Güvenliği Uzmanı (A sınıfı) sertifikası aldım.  Sonra Adalet Meslek Yüksek Okulunu bitirdim.

DGS sınavına girerek Erzincan Hukuk Fakültesini kazandım.  4 yıllık Hukuk Fakültesini 3 yılda bitirdim. Çalıştığım için staj yapamadım. Çalışanlar için de staj hakkı çıkınca staj yapmaya başladım.

Bir yıllık staj sonrası Avukatlık sertifikası almaya hak kazandım. Arabuluculuk eğitimlerini aldım. Sınavına girerek başarılı oldum.

Tüm bu eğitim sonunda Meslek Lisesinden mezun olup hiç Üniversite okumasaydım maddi olarak ve sorumluluk almadan daha karlı çıkacaktım.

O halde Üniversite okumak kaybettiriyor mu? Maddi olarak ve sorumluluk alarak kaybediyor olabilirsiniz. Ancak gelişim açısından ve manevi açıdan tatmin ediyor. Herkesin ne aradığına bağlı olarak değişiyor bu. Ancak olması gereken hem maddi hem de manevi yönden Üniversite okuyan kişinin niteliği ölçüsünde kazanması gerektiğidir.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?