EL İNSAF!

EL İNSAF!
03-01-2022

Döviz kurları yükselirken piyasada zam yapan esnafa neden zam yaptınız? Diye sorduğunuzda sebep olarak Döviz kurlarının yüksekliğini gösteriyorlardı.

Döviz kurları yaklaşık yüzde kırk kadar düştüğünde zam yapanların yaptıkları zammı indirmediklerine şahit olduk.

Bu defa Döviz kurları düştü. Yükselirken yaptığınız zammı, düşerken o oranda neden düşürmüyorsunuz? Diye sorduğunuzda elimdeki malı bitirmem gerekir demeye başladılar.

Bu cevaba El insaf! Demekten başka söz bulamıyorum. Çünkü daha ucuza alındığı halde sırf döviz yükseldi diye anında zam yapanlar, aynı şeyi döviz düşerken yapmadı.

Üstelik yükselen Döviz kurlarının yükselme oranından çok daha fazla zam yapanlara da bir şey diyemiyoruz.

Bir şey diyemiyoruz çünkü yeterli denetim yok. Dolayısıyla her şey insafa bırakılmış durumdadır. İnsafa bırakılınca da durum böyle oluyor.

Yeni yıla girince başka zamlarla karşı karşıya kaldık. Üstelik bu zamlar yenilir, yutulur cinsten de değildir.

Doğalgaza yüzde yirmi beş, elektriğe yüzde elli iki ile yüzde yüz otuz arasında zamlar yapıldı. Aynı zamanda kademeli tarifeye geçilmiş oldu.

1 Ocak 2022 tarihinden itibaren mesken aboneleri için aylık 150 kWh’e kadar olan tüketim miktarları için nihai fiyat 1,37 TL/ kWh, aylık tüketimlerin 150 kWh’ın üstündeki kısmı için ise 2,06 TL/ kWh olarak uygulanacaktır.

EPDK’nın enerji zamlarında bu kadar yüksek artışı Dünya piyasalarındaki hammadde artışlarına bağlaması pek gerçekçi görünmüyor.

Zira elektrik üretiminde en büyük paya sahip Kömür bulunmakta ancak elektrik üretiminde yerli kömürün de etkisi vardır.

Yerli kömürle elektrik üretimi için bu artışın olması gerektiğini savunmak çok doğru olmasa gerekir.

Elektrik üretiminde ikinci sırada yer alan Doğalgaz ile Elektrik Üretiminde dışa bağımlı olduğumuz için artış olması gerekir diye düşünebiliriz.

Ancak burada da görüyoruz ki, Elektrik Üretimi için alınan doğalgaza yapılan zam yüzde on beş olduğu halde meskenlere yüzde yirmi beş yapılmış.

Dolayısıyla burada da meskenlere yapılan ilave yüzde on artış ekstra bir zam olmuş diye düşünebiliriz.

Üçüncü sırada yer alan hidroelektrik üretim santrallerinin hammaddesi olan baraj suyunu da Dövize bağlamak mantıklı olmasa gerekir.

Aynı şekilde dördüncü sırada yer alan Rüzgar santrallerinin hammaddesi olan Rüzgarı da herhalde Dövize bağlamamak gerekir.

Beşinde sırada yer alan Güneş enerji santralarının ürettiği elektriği de aynı şekilde düşünmek gerekir.

Döviz kurlarının düşüşü ile tüketici, yakıt fiyatlarında indirim beklerken yılın ilk gününde yakıta gelen zam insanları şoke etti.

Sahnede yine EPDK vardı. EPDK döviz kurlarının düşüşüne rağmen yakıt fiyatlarının artışına nasıl geçit verebilir?

Geçmişte de anlaşılmayan durumlar oldu. Petrol fiyatları ve döviz kurları düşerken yakıt fiyatları arttı.

Yakıt fiyatları arttığı zaman doğal olarak iğneden ipliğe her şey artıyor. Herkes elindeki malzemenin artışını yakıt fiyatlarına bağlıyor.

Dolayısıyla piyasada oluşan fahiş artışları aşağıya indirmek bu durumda çok da mümkün gözükmemektedir.

Ancak girdi maliyetlerinin çok üzerinde yapılan artışları belirlemek için sürekli denetlemek gerekmektedir.

Ayrıca Pazar günü yazdığım bu yazının ertesi günü toplanacak Kabinenin memur ve emeklilere iyi bir zam yapmasını bekliyorum.

SİZİN DÜŞÜNCELERİNİZ?